TÜRKÇE SÖZCÜK TASARIMI (2)
Sayın Milliyet gazetesi yazarı Melih Aşık yazısında:Türkçenin kelime sorunları
kapsamında.’SUBASMANI’ sözcüğünün fransızcadan gelme olduğunu ’SOUBASSEMENT’ sözcüğünün ’subasmanı’nın aslı olduğunu söylüyor.
Türkçenin yabancı sözcüklerin saldırısı altında olduğunu söyleyen değerli
yazarımıza.katılamıyoruz.Esasta hem fikiriz fakat usulde ayrılıyoruz.’SUBASMANI’nına karşılık,BİNAETEĞİni öneriyor,yazarımız.
Subasmanı doğru bir karşılık.Bunu Türk ulusu otantik (HALİS) olarak yapmıştır.Asıl ,bize düşen :buradaki yöntembilimi çözüp sorunsallaştırmak değilmidir.
Böylecede diğer sorunlara karşı gelebilecek masterplanı oluşmazmıyız.
Dili ulus yapar.Ulustan iyisini kimse yapamaz.Yapma tekniğini anlamak içinse tekniği anlamamız gerekmez mi? YÜCE ATATÜRK te bilim yoluyla Türk dilinin istiklalini
istemişti.
Doğru bir kuramınız yoksa doğru çözüm de olmaz.Uygulamada olmaz.Otuz yıldır dilimizi izlerim.Yabancı dillerin gerilediğini göremiyorum.Mümtaz Soysal geçen bir yazısında motivasyon sözcüğüne neden YÜREKLENDİRME sözcüğünü kullanamadığımızı soruyor! Neden kullananamıyoruz? İşte bunu anlamsallaştırdığımz an bilimsel tavır almaya
başlamış oluruz ki o vakit bilim bunu çözer.
Türk dili tasarımve usulleri oluşturulmalıdır.
Usul olarak. SUBASMANI mı, BİNAETEĞİ mi Türkçeye daha uygun olur?
Subasmanı : Binanın çevresinde beton bir çıkma yoksa su binanın temelini basar (!)
Fransızcada da aynı içeriğe sessel benzeyen Soubassement te ilk veri ise buda yaygın ve
kullanılıyorsa.THİCK den TIKLAMA yapıldığı gibi bir yol izlenmiş oluyor.Burada esasen YÖNTEME dikkat etmek lazım.
Bu yansıtmacılık halkın dışavurumu ve yalın bir sözcük tasarımıdır.Ama bir yöntemdir. Türk dilinin bir tasarım metodoloji sorunu varken SUBASMANI,BALYEMEZ TOPU,
gibi yabancı sözcüklere sessel benzer türkçe karşılık bulma ontolojisi ve epistemolojisi geliştirmemiz gerektir.
Ayrıca halkın benimsemeside bir kazançtır.Dilin borsasıda halkın kullanması değilmidir. YALÇINER YILMAZ RESİM ÖĞT. DARICA İ.Ö.O. DARICA
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.