0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
94
Okunma
M e r a k
Düşünüyorum da !..
Aslında düşünecek o kadar çok konu var ki!.
Bunlardan en çok düşündüreni -beni- yer altı doğal hazinelerle ilgili
olup bu merakımı yazıp içimi dökeyim istedim.
Efendim; metal maddelerin özelliklerinin keşif edilip demire, çeliğe dönüştürülüp
çeşitli alet edevatın yapılıp, kullanıldığı yüz - hatta bin- yıllardan beri bilinmektedir.
Son yüz yıl içinde ise petrol doğalgaz ve kara elmas diye adlandırılan kömür ...
İnsanoğlu yaşamının vaz geçilmezi, olmazsa olmazı olmuş, olduğunu görüyoruz.
Merakımdan beni hasta eden; bu doğal hazinelerin gizem ya da serüvenlerini yazmak,
içimi dökmek olduğudur çoktan beri.
Maden, orman ve petrol mühendisi arkadaşlarla olan sohbetlerimizde merakımı açıp
sorduğum olmuştur.
Merakıma cevaben yaptıkları açıklamalara göre:
K ö m ü r ü n; temel maddesi ağaç, yani ormanlar(mış)
P e t r o l ve d o ğ a l g a z ı n ;canlı hayvan - mahlukat - ölüleri imiş...
Peki bunların yüzlerce metre yer altı derinliklerine gömen kimdir?!.
Kömürü düşünelim; belki bin metre, hatta daha fazla, derinlikte yer almasını
izahı kolay mıdır !?
Bilim adamları için bel ki; ama benim için hiçte öyle değil, olmuyor.
Öyle ya; ormanların üstüne bunca metre kalınlıkta taş toprak nasıl yığıldı?
Zaman zaman küremizin altı üstüne, içi dışına; dışı içine mi gömüldü!
Yoksa zaman zaman gökten taş toprak mı yağdı, ne oldu?!
Bilime saygılıyım, inanıyorum ama;
Doğrusu kafam basmıyor, hafızam almıyor!..
Keza;
Petrol ve doğalgaz için de aynı şaşkınlık , aynı akıl ermezlik içindeyim!..
Şaşkınlık içinde olduğum bir husus da; kömür madeni neyse de,
- diyelim ki:- o, devasa ağaçları doğal nedenlerle içine aldı...
Peki bunca derinliğe nasıl indi depolandı,
Diyelim ki yer alt üst oldu;
peki bu rezerv denen depo hiç mi bitmez.
’Desek ki diğer madenler bitiyor mu ki!
’Peki diğer madenler nasıl oluşu denir.
Petrol;
Yüz yıldan beri çıkarılan bunca petrolün kaynağı sebeb-i hikmeti...
Bilimin tespit ettiği gibi : ’canlı mahlukatın ölüsünün
kokuşmuş halidir ’ dersek
’Peki küre üzerinde yer yer depolanmasına ne demeli
’Peki bu hiç mi bitmez; sürekli besleyen kaynağı var mı
Öyle ya bir kaynak bir pınarı düşünelim
Sürekli beslenmese kurur kuruyor
’Peki oluşan devasa boşluk ?’
’Sanırım su ile dolduruluyor’
’Desenize Fırat Dicle ne güne duruyor!?’
Doğal Gaz;
Daha düşündürücü bir hal doğa mı desek
yaradılış mı desek.
Bir ilahiyatçi arkadaş bunlar:
’olmadan olacağı bilen yaratıcının gücündendir..!’
Bir bilirkişi sosyal bilimci dostum:
’Bunlar jeolojik oluşumların sonucudur; jeolojik çağlar deyip geçmeyelim
şu kadar milyarlık yaşlı küremizin milyonlar süren devinim, değişim
oluşumlarıdır’ dedi.
’Peki dedim doğal gazın petrolün sürekli beslendikleri kaynak...’ soruma;
’ Araştıracağım; doğrusu güzel bir soru...’ dedi.
Yaşlıydı... Ömrü vefa etmedi!..
Ona rahmetler okurken beni yeni bir merak sardı:
Mühendislerin dediği mi doğruydu;
İlahiyatçinin dediği mi!?
Bilen birileri açıklasın da, bu meraktan kurtulayım.
Yoksa bu merak hasta edecek beni!
Diyeceksiniz ki neden ilgilendiriyor, bunca seni..
Dedik ya: merak işte!..
- A r ş i v -