0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
121
Okunma
Hayat: Bir Yolculuk
Hayat, her gün yeni bir sayfası açılan, bazen hüzünle bazen neşeyle yazılan bir kitap gibidir. Kimi zaman rüzgârı arkana alırsın, kimi zaman fırtınaya karşı yürürsün. Ama ne olursa olsun, devam etmek zorundasın. Çünkü hayat, durduğun yerde değil, yürüdüğün yolda gizlidir.
Bazen kaybedersin, bazen kazanırsın. Ama aslında her kayıp, içinde bir ders taşır. Her düşüş, yeniden ayağa kalkmak için bir fırsattır. Önemli olan, bu yolda ne kadar güçlü yürüdüğün değil, düştüğünde nasıl kalktığındır. Çünkü gerçek güç, yıkılmamaktan çok, yıkıldığında toparlanabilmektir.
Hayatın içinde iyiler de vardır, kötüler de. Kimileri sana ışık olur, kimileri gölge düşürür. Ama unutmamak gerekir ki karanlık olmasa, ışığın kıymeti bilinmez. Kötülük olmasa, iyiliğin gücü anlaşılmaz. Bazen en büyük iyilikler, en büyük kötülüklerin ardından doğar. İşte bu yüzden, kötülüğe takılmadan, iyilikle yol almak gerekir.
Mutluluk, büyük şeylerde değil, küçük anlarda saklıdır. Bir dostun içten gülümsemesinde, bir sabahın sessizliğinde, bir çocuğun kahkahasında, bir bardak çayın sıcaklığında… Şükredebildiğin sürece, sahip oldukların sana yeter. Çünkü insan, eksik sandığı şeyleri düşünerek mutsuz olur ama elindekilere şükrettiğinde huzuru bulur.
Ve en önemlisi: Hayat bir yarış değil, bir yolculuktur. Herkesin kendi temposu, kendi yolları, kendi hikayesi vardır. Başkalarının hızına bakıp kendini yavaş sanma, çünkü her çiçek vaktinde açar. Sen yeter ki yürümeye devam et, yollar sana kendini gösterecektir.
Bu yolculukta en güzel yol arkadaşın iyilik, en büyük rehberin vicdan, en güçlü silahın ise sabrın olsun. Çünkü sonunda, en güzel yerlere ancak kalbi temiz olanlar ulaşır.