- 76 Okunma
- 2 Yorum
- 3 Beğeni
"YOLCULUKLARIMI KİM ALDIYSA YERİNE KOYSUN!"
ARKA KAPAK YAZISI:
Ok olup saplanırdı belleğime ayartıcı bilgi
alıp götürürdü yürüyerek gidilemeyen yerlere
sisli uzakların büyüsüydü bilginin riski
sıkıntıdan değildi çıkılan yolculuklar
kaçıştı Armageddon’daki şeytanlardan
Tanrının tuttuğu kiralık katillerden
yüzü cephaneyle dolu toplumlardan
dağların ve yolların anısıyla yürümekti
varılamayacağını bile bile o düşsel ülkeye
çağrılmadan gelip aramıza katıldı yenilgi yazıcısı
zaman sakladı içinde yok edilme biçimlerini
ne büyük yanılgıydı zamanın her şeyin ilacı sanılması
gördüm onun onarılamayan yaralarını
gözleri kan fıçısıydı toprak savaşlarından
çaresizce bakıyordu kandan çürümüş tarlalara
gördüm boşlukta uçuşan düşünce ve anlam leşlerini
mızrak izleriyle doluydu zamanın sırtı, gördüm
***
Seslenmiştim o uçurumlar ülkesinden sesim kısılana kadar:
“yolculuklarımı kim aldıysa yerine koysun!”
Kimseden cevap gelmedi.
sesim demirden bir duvara çarpıp
yerdeki su birikintisine düştü
o su birikintisi bir şairin okyanusudur.
Sonra
Öfkelendim ve bu kitabı yazmaya karar verdim.
Kimdim ben, neden yazıyordum?
Yıllarca bu iki sorunun cevabını aradım.
Bu kitapta:
Zihnimden yükselen mevsimlerin yayılışını anlatmak istedim
her yazmak istediğimde ressamlar sokağından geçişimi
sözcüklerin, seslerin ve renklerinin yurdundaki kanunları
anlatış bitse de bitmek bilmeyen yolculuklarımı
uyuduğumda bile rüyalarda devam eden yolculuklarımı
düşlerin ve gerçeklerin bir olup kurdukları sevimli pusuları
peşimden hiç ayrılmayan kusursuz hüznü
tedirginliğimi ve huzursuz ruhumu göstermek istedim
ateşin üstünde yürümekten kavrulmuş ayaklarımı
anlamaktan ve görmekten kanayan bilincimi
kimsenin kurtarmak istemediği bir ülkenin tükenişini
içi boşaltılmış vatanseverliğin, bayrak sevicilerin sahteliğini
din sözleri ticaretini, paranın tanrı yapıldığı tarikatları
“ırkları, dinleri ve bayrakları var ama içinde insanları yok”
diye haykırdığımda nasıl kurşuna dizildiğimi
kalpsizliğin ve sevgisizliğin komutanlarını
dünyayı çirkinleştirenlerin yüzlerine yerleşen çölü
acı çekme pahasına göstermek istedim
şiiri sadece sözcük oyunları alanı zanneden yığınları
onların bağırışlarının yücelttiği küçük insanları
devrimi, aşkı, haksızlığa başkaldırmayı, isyan etmeyi
derinliğin derinliğinin sona erdiği zamanlarda
diplerde dolaşmanın yöntemlerini anlatmak istedim
sezgilerimdeki kronik ağrıyı ve ona giydirdiğiniz şıklığı
bazen belleğin çalılığından aniden havalanan sözcük sürüsüne
kuşların düğünü dediğimde harekete geçen romantik bulutları
bir şair olmadığımı, asıl mesleğimin iskele tamircisi olduğunu
bütün bunları yolculuklarımla anlatmak istedim
ve avazım çıktığı kadar bağırdım
“yazmak” denen o keskin kayalıklardan:
“Yolculuklarımı kim aldıysa yerine koysun!”
(Kitabın yayınlayan Klaros Yayınları ekibine teşekkür ederim.)
YORUMLAR
Yolculuğun bir başlangıcı var mıydı bilmiyorum,
kendimi de bilmiyorum . Bu kadar "çok bilenin"
olduğu bir kaosun kadirbilmezliğinde yürüyorum yalın , yalnız ...
Arada kanatlarına özgürlük takan isyancı kuşlar konuyor bilincime , bilincim ürkek ve meraklı takılıyor peşlerine . Daha önce tatmadığı bir tat
bırakıyor ruhumda bu takılış , zaman geçtikçe
bilincimin isyanı artıyor kuşların kanadında.
Kadınlar vuruldukça , çocuklar vuruldukça , insanlık biryerlerde kayboldukça ve çirkinleşmek olağanlaştıkça kuşları da toplayıp
havalanıyor mavisine kir bulaşan göğe , bilincim.
Yazdıklarıyla toplumun kirli yüzüne su tutan
değerli kalem , kitabınız düşlerinizdeki yolculukları anlamaya ve yarenlik yapmaya layık okurlarla buluşsun umuduyla hoş geldi .
Tebrik ederim.
Selam ve sevgiler.
Hayırlı olsun.
Yazdıklarıyla çok değerli ürünler veren, şiir ve yazılarını okumaktan keyif aldığım kalemin, kitabın içeriğinde bahsettikleri esasında yurdum insanın inanmışlığında (sadece dini inanç olarak bahsetmiyorum) gördüğü ama farkına varmadığı, varamadığı çıplak şeyler.
Toplumun değer yargılarının değişmesi önceliklerinin farklılaşması insani ilişkilerin yitirilmesi sanırım bu çağın en büyük hastalığı olsa gerek.
Yazarın toplumsal sorunları dile getirdiği bu içsel yolculuğuna okuru da çok iyi bir şekilde katabildiğini anladığım biz okurların da bu içeriğe katılması, anlaması anlamlandırması da bir o kadar değerli olacaktır.
Kitabın tekrar hayırlı ve başarılı olmasını diliyorum.
Selamlar saygılar.