- 102 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
TARIM.
TARIMDA OLUMSUZ GELİŞMELER.
Bir zamanlar tarım ülkesi olan Türkiye, artık gelişmiş ülkelerin pazarı haline gelmiştir. Artık ekonomisi bağımsız olmayan, Türkiye siyasi olarak da bağımsız olamadığından tarım politikalarını dış nasihatlerle oluşturuyor.
Bu da sektörün gerilemesine, bu alana hizmet veren kamu kurumlarının özelleştirilmesine, tarım ürünlerinin dışarıdan alınmasına, tarımın istihdamdaki payının düşmesine, kırsal alanın boşalmasına, işsizliğe, kısacası kaosa yol açıyor.
Ülkemizde yaşanan olumsuz gelişmelere paralel olarak, son birkaç yılda buğday üretimimiz %4, arpa üretimi %24, kırmızı mercimek üretimi %40, kuru fasulye üretimi %22, pamuk üretimi %35, tütün üretimi % 60 oranında geriledi. Üretimdeki bu gerilemeyle birlikte Türkiye’nin tarım ürünleri dış ticaretinde ithalat ön plana çıktı.
Türkiye de uygulanan yanlış tarım politikaları sebebiyle çiftçiler haciz kıskacına atılmıştır. Türk çiftçisinin 14 sene içerisinde borcu 14 kat artarak 64 milyar TL yükselmiştir.
Mazot verilerini baz aldığımızda, mazotta uygulanan yüzde altmışlık vergiyi kaldırmadıkça bu ülkede çiftçi sürdürülebilir üretim yapamaz ve olduğu yerde debelenir durur. Debelendikçe de batar. Bugün olduğu şekliyle Anadolu’da borçlu olmayan, tarlasını bankalara ipotek ettirmeyen hiç bir çiftçi göremezsiniz...
Yandaşlarınızın vergi borcunu silmeyip tahsil edilerek tarım üreticisi çiftçilerimize tarımsal destek olarak vermiş olsaydınız çiftçilerimiz borçlanmayacaktı.
Türkiye 2017 yılında: 12.749.339 TON tahıl ve baklagilleri yurt dışından ithal etmemiş ve döviz ödememiş olacaktınız. Türkiye halkı ise yerli ve milli ürünleri ucuza tüketmiş olacaktı.
Türkiye Tarımın milli gelirdeki payının %40 azalmasına sebep olmuştur.
AK-P’nin iktidara geldiği 2002 yılında tarım sektörünün, Türkiye ekonomisindeki ağırlığı GSYH’nin yüzde 10’u iken, 2017 yılında bu oran yüzde 6’ya düşmüştür.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.