Acil Servis

• 6 Ocak 2024 Cumartesi 00:14:40

Acil
Evvelki akşam devlet yatılı pansiyonunda nöbetçi idim.Bir delikanlı hasta olduğunu, dinlenmek istediğini söyledi.Bir saat sonra tekrar geldi, hastaneye gidebilir miyiz,diye. Hastalığın ızdırabıyla yaşlı adam gibiydi.Diğer nöbetçi arkadaşı aradım ve durumu anlattım."15 dakikaya gelirim, sonra gidersiniz." dedi. Yurt sahıpsız bırakılamazdı.15 dakika doldu gelen yoktu. Daha beklemeden, yani hastayı bekletmeden, de hadi gidelim dedik.

Acile çoktan gelmemiştim.Kapıda çocuğu indirip arabayı park etmeye gittim. Döndüğümde acil servisin hınca hınç dolu olduğunu görünce şaşırdım.Herkes mı hastaymış, burdakilerin hepsi acil hasta mı acaba? Sahi, pandemiden önce buralar bomboştu, hemşireler iple örgü yapabiliyordu. Yüz yataklı kocaman hastane yetersiz mi kalmıştı?
Tanıdık birine rastladım,karşılıklı "geçmıliş olsun" dileğinde bulunduk.Nerdeyse üç saattir bekliyormuş.Âcil hasta bu, beklemekten dolayı kalp krizi geçirse vatandaş devlete saygısından suçlayacak muhatap da bulamayacak.Artık sıra gelene kadar biz ne kadar beklerdik kimbilir? Emanetin canı burnundaymış, ya bu emanet çocuğa bir şey olursa?

Neyse ki bizim delikanlı uyanık ve zekiymiş.Arabadan inince hemen kayıt olmuş.Ben döndüğüm vakit ateş ölçtürmek için sıra bekliyorken buldum onu.Aferin,dedim. Ateşi 39.2 derece çıktı. Takriben otuz kişi oturmuş sıra bekliyordu. Bize bir yer veren oldu da oturup beklemeye başladık."Otur Dayı" dedi bir genç. Böyle yeğenler olduktan sonra sıkıntı yok evelallah, no poroblem no panik.

Kayıt yapan kişiye sıramızı sormaya gittim,meğer çocuğun ateşi yüksek olduğundan bizim hemen yeşil alana gitmemiz gerekiyormuş Ateşi ölçen söylemedi mi, diye sordu.Yok dedim, çocuğa sordum o da hayır dedi. Uleyn sizin yapacağınız işin anasını eşekler kovalasın! İşinizi düzgün yapmıyorsanız defolun gidin,sizi zorla mı çalıştırıyorlar? Ben nereden bileceğim yeşil alanı falan? Yani sıra sormaya gitmesek aval aval saatlerce bekle dur. Yorgun musun, işin mi var diyen olacak değil ya.

Çol beklemedik.Maskeli genç doktorla tıbbı sekreter ilgilendiler. Sekreter de bizim eski öğrenci çıktı.Tanıyamadınız mı diye sitem eder gibi oldu.Tanınmamak için maske takmışsın Nazlı,bir de soruyorsun,dedim. Neyse, çocuğa iğne yapıldı.Yarım saat beklememiz gerekiyormuş.Bu arada ilaçlarını almaya gittim.Çocuk, parasını vereyim hocam,dedi. Gerek yok, dedim hocam varken. Sonra tekrar ateşi ölçtürdük,ayniydı. Fakat bizim delikanlı, nasıl olduğunu soran doktora "biraz canım geldi,iyiyim" deyince bizi gönderdiler. Bir oh çektik. Yol kenarında fırın görünce "simit alalım mı adamım, akşam yemek yiyemediğini söylemiştin, ilaç yutacaksın" Olur, dedi. Bir saat on beş dakika sonra yurda dönmüştük. Doktordan rapor isteyip üç gün istirahatı da kapmıştı.
Yolda çocuğa bazı sorular sordum. Lise birinci sınıftaymış, bir dağ köyündenmiş.Genç adam ayrılırken hem teşekkür hem dua etmeyi ihmal etmedi.