Balkonda Çay-Poğaça
Fırından yenice çıkardığım mis kokulu pofuduk poğaçalarımdan 2 tanesini tabağıma alıp bir kupa çay eşliğinde, kendime ziyafet çekebileceğim salon balkonuma çıktım.
Bir kez daha kokladım masaya yerleştirirken poğaçaları...Kaç kişi bu kadar leziz poğaça yapabiliyor acaba diye geçirdim içimden...Hep hayalim olan, sorumluluklardan uzak, sakin, dingin bir zihinle koltuğuma oturdum...
Hava ne kadar güzel! ... Ne soğuk, ne sıcak... Belki de iç dünyamdır, şu anda çok güzel ve ılık olan... Ayrımını yapamıyorum...
Bir ısırık aldım poğaçadan. Gökyüzüne, bulutlara baktım çok güzeller. Gözlerimi yumdum teşekkür ettim içimden, tüm güzelliklere ve yavaşça açtım.. Bir yudum, bir ısırık daha,,,
Karşı kaldırımda 5-6 yaşlarında 3 erkek çocuğu ellerinde oyuncak arabalarla, güçlü araba sesi çıkararak oyunlar oynuyorlar... Ne güzel çocuk olmak, bazen kuş olmak, bazen araba...
Zevkle onları izlerken, bir çocuk daha yaklaştı yanlarına, elinde arabası... Yaklaştı ve durdu... Üçü de dikkatle baktılar yeni gelen çocuğa... İçlerinden biri ’’sen gelme giit’’ deyip arkadaşlarının kolundan çekti...
’’gelmesin, yüzü de zaten çilek gibi’’ dedi, arkadaşlarıyla oyuna devam ederken...
Elinde oyuncak arabayla öylece kalakaldı istenmeyen yavrucak...
’’Yüzü de çilek gibi’’... yanında olmasını istemeyip hata kusur bulamayınca da kendi miktarınca üretilen tuhaf kelime ve bahaneler...
Acaba çocuklar daha mı acımasız olabiliyorlar, diye düşünmeden edemedim...
Yine bu sokakta, her akşam üzeri kendine özel aksanıyla ’’taze yumurta var’’ diyerek geçen. ihtiyar satıcının çocuklarca alaya alınıp taklit edilmesi geldi aklıma...
Ve 15-16 yaşlarında ergen çocukların arkadaşlarına yaptıkları (çirkinlik) kendilerince şaka...
Senelerce izlediğimiz Hababam sınıfının, Şaban’a yaptıkları benzer çirkin şakalar ve taktıkları lakap...
İçim acıdı...Elimi bardağıma uzattım...Beyin ne kadar enteresan çalışıyor... Benzer olayları o gün ve o an gibi en canlı haliyle sıra sıra diziveriyor karşınıza...
Poğaçaya uzanacaktım ki ilk Liseli yıllarımda yaptığım o ilk poğaçayı hatırlayıverdim...
Heyecan içinde, saatlerce uğraştığımı...
Günümüzde toplumsal reçete gibi sunulan komşuluk ve olmazsa olmazı sıkça tekrar eden akşam misafirlikleri...
Özellikle bilinçsiz, çok bilmişlerin ’’yeter artık’’ dedirten iyi çay demleme kuralları, eleştiri, emek ve çocuk yüreğini hiçe sayan belki de kendi komplekslerini saklamak için kullandıkları ince alaylı sözleri. O günlerde başlayıp yıllarca devam eden ’’ben iyi yemek yapamıyorum’’ takıntı, telaş ve kaygısı...
Zihnimde dolanıverdiler hepsi birden zemheri soğuğu gibi...
Bütün bunlar; planlanmadan, doğaçlama yapılan güya şakalar...’’söyledim gitti, oldu bitti, güldük geçti’’ denilenlerden... Maruz kalan kişiye etkisi, travması hiç düşünülmeden yapılan sululuklar... Özür dilemek düzeltir mi kırılan kalpleri ya da bozulan zedelenen psikolojiyi veya sen yap arkasından hak helalliği dile, bitti gitti mi acaba...Hak helalliği almanın ve affetmenin erdemi de söylenir durur ya günümüzde...
Ki bunlar daha en basit en doğaçlama yanlışlıklar...
Poğaçaya uzanmak istemedim...Çaydan zoraki bir yudum aldım... Tadı kaçmış...Hava da serinlemişti zaten. İçeri geçtim..
YORUMLAR
Tebrikler güzeldi. " Düzelirmi kırılan kalpler" Tabiki düzelmiyor. İyi veya kötü hep bir izi kalıyor. Saygılar
Su dem
Esenlik dileklerim...Selam ve saygılarımla...
Katılıyorum, önceliğimiz kendimizdir elbette. Fakat insan zaman zaman elinde olmadan bir an belki bir saat farklı duygu durumları da yaşayabiliyor. Bu ruh halinin geçeceği bilinciyle o anı doğru yönetebilmek ve değerlendirebilmek en ideali...
Sayfamı ziyaretiniz ve kıymetli yorumunuz için çok teşekkür ederim... Selam ve saygılarımla...
Kendimize zaman ayırıyorsak eğer ödüllendirmek için meyfimizi hiçbir saçmalık bozmamalı öncelikle.Elimizle hayata elimizden gediğince dokunmak istiyorsak kendimizden başlamalı helalinden o iki poğaçayı yiyip çayımızı yudumlamalıyız.Dünya zaten bir gül bahçesi değil içindekiler de gül değil .Kalemi ve hassas yüreğinizi selamlıyorum .Sağlcakla.Saygıyla.
neneh. tarafından 30.11.2023 18:31:36 zamanında düzenlenmiştir.
Su dem
Sayfamı ziyaretiniz ve kıymetli yorumunuz için çok teşekkür ederim... Selam ve saygılarımla...