VESAİRE -Roman -11'İNCİ BÖLÜM
11 inci bölüm
Sabah olmuş her zamankinden farklı olarak Merve erken uyanmış yoğun bakım ünitesi penceresinden annesini izliyordu,Hülya kalkıp Merve’nin yatağına baktı yatağın boş ve nevresim ile yorganın bozulmadığını görüp yerinden ani bir hareketle firlayip yatağa oturur vaziyette kaldı "yoksa ..yoksa anneme mi bir şey oldu.bu saatte Merve kalkmazdı ,hatta yatak hiç bozulmamış neler oluyor "dedi.Süratle koridora koşup yoğun bakım ünitesinde Merve’yi görünce biraz rahatladı, Hülya, endişeli bir şekilde Merve’nin yanına yaklaştı ve hafifçe omzuna dokundu. "Merve, neden bu kadar erken kalktın? Bir an için endişelendim, neler oluyor?" dedi. Merve, yorgun bir ifadeyle gözlerini ovuşturdu ve yanıtladı: "Hülya, annemin durumu şu an daha iyi. Gece boyunca nöbetçi doktorlar kontrol etti, her şey normal. Beni uyku tutmadı uzandım biraz yatağa ama nedense uyuyamadım biraz düşünmek ve biraz hava almak istedim o yüzden erken kalktım " dedi.
Hülya, biraz rahatlamış bir şekilde derin bir nefes aldı. "Bir an anneme bir şey olduğunu düşündüm. Ama neden yatağın hiç bozulmamış, ne oluyor?" dedi.
Merve gülümseyerek açıkladı: uyku tutmayınca yatağını düzenleyip annemi izleek istedim Ama şimdi biraz hava almak istiyorum, belki bahçede bir yürüyüş yaparım. Sen de gelmek istersen beraber gideriz."
Hülya, Merve’nin teklifini kabul etti ve birlikte hastane odasından çıkarak bahçeye doğru yürümeye başladılar.Hülya kantinden geçerken iki çay aldı ve banklardan birine oturup kuş sesleri eşliğinde çaylarını yudumluyorlardı.
Hülya, Merve ile hastane bahçesinde bankta oturmuş, içten bir sohbetin içine girmişlerdi Hülya’nın Gözleri hafifçe dolmuştu, ve ağlamakli bir tonla konuşmaya başladı:
"Merve, ben... ben anlatmak istediğim şeyi nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum. Ama son zamanlarda, burada yaşadığımız bu olaylar beni derinlemesine etkiledi. Sırrı’hapiste Nuri mezarda İkisinin de hayatımda artık yeri yok.
Gözlerindeki yaşlar gitgide artarken devam etti: "Ama Mert Doktor... O, bu zor zamanlarda yanımızda oldu, annemizi kurtardı. Onunla geçirdiğim zaman boyunca, içimde bir şeyler değişti. Bu sadece minnettarlık değil, daha fazlası. Ben... ben aşık oldum gibi hissediyorum. Ama nasıl anlatacağımı bilemiyorum."
Merve, kardeşinin duygusal sözlerini dikkatle dinliyordu ve anlayışla yaklaştı. "Hülya, duygularını anlamam için bir açıklamaya ihtiyaç yok. Herkes zaman zaman beklenmedik duygusal bağlar kurabilir. Mert Doktor, bu süreçte senin için bir destek olmuş olabilir. Aşk bazen böyle gelir, beklenmedik bir şekilde hayatımıza girer. Ona karşı nasıl hissettiğini düşünmek ve içindeki duyguları anlamak için zaman vermelisin."
Hülya, gözlerini silerken biraz daha rahatlamış gibi görünüyordu. "Teşekkür ederim, Merve. Seninle paylaşmak bile biraz daha rahatladım. Ama hâlâ nasıl davranacağımı ve bu duyguları nasıl ifade edeceğimi düşünmeliyim."
Merve gülümseyerek söyledi: "Her şeyin zamanı var, Hülya. Duygularınla başa çıkmak için kendi hızında ilerlemelisin. Kim bilir, belki de ilerleyen günlerde Mert Doktor’a hissettiklerini paylaşma cesareti bulursun. Önemli olan, kendini mutlu hissetmendir.
Hülya elindeki kitabin aslında Mert Doktorun yıllar önce sahafa sattığını ve yıllar sonra kitabın eline gecmesinide tesadüf olarak görmüyor bunda bir iş olduğunu anlattı Merve ’ye.
Merve’de "hayır olur insallah aynı eski Türk Filmlerine konu olacak bir hikaye" dedi ve ekledi."Kuzum sen bugün açık görüş var Sırrı’nin yanına gideceğim demiştin"dedi.Hülya "iyiki de hatırlattın ben unutmuştum.annem sana emanet bir şey olursa haber ver"dedi.
Merve "selam söyle bizden de birşeye ihtiyacı olursa haberdar etsin bizi " dedi
Hülya banktan kalkıp hastaneye girdi, odasından çantasını alarak çıktı.
Hülya önce eve gidecek Teyzesini ve uzun zamandır görmediği kardeşlerini görecekti Merve ara ara gelip evi yoklasada annesinin hastaneye yatışından sonra ilk kez eve geliyordu Hülya,
Neriman hanım hastaneye yattığı günden beri çocuklar perişan olmasın diye memleketten Asuman hanım gelmiş kardeşinin coçuklarına bakıyor ve her ihtiyacını anne şefkati gibi eksiksiz sağlıyordu.Asuman hanım öğretmen emeklisi idi eşi 3 yıl önce kanserden vefat etmiş kendi halinde evde tek başına yaşıyordu çocukları evlendikten sonra tek meşgalesi dikiş nakış yapmaktı günü bu şekilde geçiyordu.Asuman hanımın hastalığını duyunca çıkıp gelmiş Tekin ve Murtaza ile ilgileniyordu.
Hülya eve geldiginde kapıyı Murtaza açtı "Ablaaa" diye çığlık atarak boynuna sarıldı Hülya Murtaza’yı kucağına alıp öpüp kokladı "Nasılsın artis kardeşim "dedi "iyiyim abla annem nasıl iyileşip gelecek degilmi dedi"Hülya inşallah bu kapıdan Annemizi sağ sağlim eskisinden daha da sağlam getireceğiz inşallah dedi Asuman hanim "Hülya kızım hosgeldin nasılsınız "dedi Hülya hastane sürecini ve yaşananları anlattıkça Asuman hanım gözyaşları içinde dinliyordu.
Hülya Asuman hanıma "Bakkalı yanan ve komşumuz olan Sırrı’nın ziyaret günü bugün teyze bir uğrak verip hal hatır sormak istiyorum nede olsa bize hakkı geçti hem geçmiş olsun hem de bakayım bir ihtiyacı varmı diye onun için geldim."dedi. Asuman hanım "İyi yapmışsın kuzum sevaptır"dedi cüzdanından biraz para cıkartıp Hülya’ya vermek için uzatarak "Sırrı oğlumun ihtiyacı varmı bilmiyorum ama biraz para ver birazda temiz çamaşır alırsın kızım" dedi.Hülya para almamak için ısrar etse de "Al kızım sadakamız olur hem hayırdır "dedi Hülya parayı alıp cüzdanına koydu "Ben bir duş alayım hem.hastane kokusu gitsin üzerimden hemde rahatlayayım"dedi Teyzesi "lsabet olur kızım sıhhatler olsun insallah"dedi. Hülya banyoya doğru giderken dizini zigon sehpaya çarpıp sehpa üzerindeki annesi, ablası ve kendisini olduğu fotoğraf çerçevesini yere düşürdü yere düşen çerçeve camı kırılmış, çerçeve de parçalanmıştı Hülya resim zarar görmesin diye çantasındaki kitabın içine fotoğrafı koyup cam ve çerçeve kırıklarını toplayıp çöpe attıktan sonra banyoya girdi.
Duştan çıkan Hülya saçlarını tam olarak kurutmadan evden çıkarken "teyze ben çıkıyorum"dedi "Asuman hanim dış kapıya gelip "Akşama yemek yapayım güzelce birlikte yeriz hem sohbet ederiz özlemişim seni, hastaneye gideceksen de yarın gidersin hem bugün evinde dinlen kuzum "dedi yalvarır ses tonu ile. Hülya evi, yatağı,kardeşleri de düşünüp olur teyze hastaneye yarın gideyim hem hasret gideririm senle "deyip evden ayrıldı.
Dükkanların önünden geçerken uğradığı mağazadan Sırrı için bir kaç malzeme alarak sade bir hediye paketi yaptırdı
Hülya cezaevine girip Sırrı Tekin’i ziyaret edeceğini danışmaya söyledi ve açık görüş yapılacak odaya geldi elinde bir paket dolusu iç çamaşırı poşeti vardı.
Aileler mahkumlar ile konuşuyorlardı bayağı bir kalabalıkta yoktu görüş yerinde.
Danışma anons bölümünden "Sırrı Tekin Ziyaretçin var .Sırrı Tekin Ziyaretçin var ziyaretçi salonuna gelmeniz rica olunur" diye anons geçildi. Hülya ziyaretçi salonunda boş bir masaya oturarak beklemeye başladı anons devam ediyordu."Sırrı Tekin..Sırrı Tekin."
Sırrı şaşkın şaşkın ziyaretçi salonuna geldi.Sırrı’yı gören Hülya ayağa kalkıp Sırrı’yı karşıladı,Hülya’nın masasına oturan Sırrı şaşkındı "Hoşgeldin Hülya "diyebildi.Hülya "Hoşbuldum" dedikten sonra Sırrı Hülya’yı beklemediğini hatta mahalleli tarafindan herkesin kin ve öfkeli olmasından dolayı kendine cephe almış olduklarını düşündüğünü belirtti.
Hülya ciddi bir ifadeyle konuşmaya başladı: "Sırrı, öncelikle sana geçmiş olsun dileklerimi iletmek istiyorum. Hepimiz seninle birlikte bu zorlu süreçten geçiyoruz, ve senin yanındayız. Dükkanın yandığı haberi geldiğinde çok üzüldüm. O dükkan senin emeğinle ayakta duruyordu ve şimdi kaybettiğini düşünmek beni gerçekten üzüyor."
Sırrı, Hülya’nın samimi ifadesini takdirle karşıladı. "Teşekkür ederim Hülya. Evet, dükkanda Nuri tarafından hırsızlık yapıldığını öğrendiğimde sinirimden ne yaptığımı bilemeden dükkana geldim dükkanı yakmışım.inan o anı hatirlamıyorum.Baba mirası ve uzun yılların emeği vardı o dükkanda. Olayların bu denli büyüyeceğini bilmiyordum inan , kendi dükkanımı bilerek isteyerek yaktım diyelim de diğer ev ve işyerlerine sıçraması beni derinden üzdü ayrıca yanan ev ve işyerleri masraflarını mahkeme benim ödememe karar verdi hapisten çıksam da beni zor bir süreç bekliyor hem maddi hemde manevi olarak zorlanacağım,bakkal dükkanı ile birlikte tüm servetim yandı kül oldu bu saatten sonra bu sakat bacak ile bana kim iş verir ancak dilenme gerek ki bu masrafların üstesinden kalkabileyim. İnşallah Allah canımı alırda burda, bu zorlu süreci yaşamamış olurum "dedi.Hülya "Allah korusun nasıl söz öyle Sırrı sen hele çık hapishaneden biz mahalleli olarak insallah bir şey yaparız.Dünyanin sonu değil ya" dedi
Sırrı, Hülya’nın sözleri ile biraz rahatlamış ve derin bir oh çekti "inşallah bununda üstesinden gelirim senin bu zor zamanımda yanımda olman, benim için çok değerli. İnsanların desteğiyle her şeyin üstesinden gelirim inşallah, Umuyorum ki dükkanı yeniden inşa etmek ve hayatımı yoluna koymak için güç bulabilirim."
Yan masada oturan ve görüşü bitip ziyaretçisini uğurlayan mahkum Sırrı’nın yanına yaklaşarak "Gardaş gözün aydın,bacım hoşgeldin sende Hani kimin kimsen yoktu be Sırrı gardaş,görüş gününe kimse gelmez diye ağlıyordun buyur bu ne gardaş" dedi.Sırrı’nın omzuna vurarak.İsmim Hakkı bacım Sırrı’nın koğuş arkadaşı kader arkadaşıyım hoşgeldiniz bacım "dedi Hülya ayakta duran ve saçı sakalı birbirine karışmış bu davetsiz misafire "Hoş buldum ben Hülya Sırrı’nın mahalleden komşusuyum ufak tefek bir şeyler getirdim hemde geçmiş olsun diyeyim diye uğrak vermiştim" dedi Sırrı "oturmazmısın gardaş" dedi sandalyeyi çekip Hakkı biraz utanır gibi olsada ben çay alıp geleyim o zaman dedi kantinden çay alıp gelen Hakkı çayları uzatıp masanın köşesine oturdu.
Hakkı Devlet memuru olduğunu ve amirlerinin yaptıgı yolsuzluk ve zimmete para geçirme olayını bir üst makama bildirdiğinden kurum tarafindan evrakların altında imzası olduğu için suçlu bulunmuş 2 yıl sekiz ay ceza vermiş mahkeme, üç ayı kalmış cezaevinden çıkmasına. Bir yıldan fazla ceza aldığından memuriyete geri dönemeyecegini ama çıkınca dava açıp kazanırsa işine dönecegini anlattı Hakkı .
Hülya "Geçmiş olsun inşallah rabbim hakkınızda gönlünüzden geçenleri hasıl eyler inşallah" dedi.Hakkı "amin bacım "diyerek elini yüzüne sürdü.
Hülya elindeki paketi Sırrı,ya uzatıp "çam sakızı çoban armağanı kabul buyur" dedi.Sırrı biraz mahcup birazda utanarak "Ne zahmet ettin Hülya burda her şeyimiz tastamam inan gerek yoktu"dedi.Hülya "kabul buyur lütfen buradaki şartları bilmediğim için affına sığınarak bunu hazırlayabildim zaten içeri yiyecek içecek almıyorlar "dedi Sırrı "teşekkür ederim Hülya hakkını nasıl ödeyeceğim ki" dedi Hülya "Lafı bile olmaz Sırrı"dedi .Hülya Hakkı’ ya dönerek kusura bakmayın size bir şey alamadım diğer gelmeme inşallah size de bir kaç parça hediye getiririm"dedi mahcup olarak. Hakkı "Estağfurullah bacım almış kadar oldum bunu duymakta güzel bir duygu Allah razı olsun"dedi
Hülya ben müsade isteyeyim.artik.dedi ne ihtiyacın varsa bana bildir lütfen Sırrı" dedi .Hakkı’ya dönerek sizinde ihtiyacınız olan bir şey varsa lütfen bildirin Diğer görüşte getirin insallah "dedi. Hakkı "Bacım az bir sürem kaldı zaten zahmet etme"dediyse de Hülya olmaz bir şey getirmem gerek deyince Sırrı söze girdi "Hakkı kitap okumayı sever sen en iyisi kitap getir Hülya "dedi Hakkı hala ısrar edip"Yok bacım okuduğum bir kitap var hem çıkmaya yakın o biter idare ediyorum o kitapla" dedi. Hülya çantasındaki kitabı cikarip Hakkı ya uzatarak "Bu kitabı okumanızı tavsiye ediyorum, çok güzel bir kitap hem okuduktan sonra fikirlerinizi alır kitap ile ilgili hasbihal yaparız inslalah " dedi Hakkı mahcup bir şekilde kitabı aldı"okuduktan sonra size vermek şartı ile kabul ediyorum hem notlar alıp kitabı tahlil etmiş olurum inşallah Sırrı gardaşım da çıktıktan sonra bir yerde oturup çay içeriz inşallah" dedi
Ziyaret saati bitme anonsu verildi Hülya müsade isteyerek Sırrı ve Hakkı’ ya "Allah’a emanet olun"diyerek vedalaşarak ziyaretçi odasından çıkarak cezaevi ana nizamiyesinden çıktıktan sonra "Özgürlük ne güzel bir şey ya rabbi rabbim tüm mahkumlara sabır versin insallah "dedi
Vakit hayli geç olmuş akşam güneşi şehiri selamlıyor gibi duruyordu iyiki de teyzesi bu gün evde yatmasını söylemişti çok yorulmuş ve dinlenmeye ihtiyacı vardı Hülya derin hayallere dalarak ağır ağır evin yolunu tuttu.
11’İNCİ BÖLÜM.SONU
(11-20)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.