- 337 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kartpostal Üzerine Kerim Özbekler'le yapılan 1 Röportaj...
Sayın Özbekler,
Merhabalar, umarım sizin ve sevdiklerinizin sağlığı ve neşesi
yerindedir. Hatırlayacağınız üzere, geçtiğimiz günlerde arkadaşım Eren sizlerle röportaj konusu üzerine iletişime geçmişti. Bizleri geri
çevirmediğiniz için, çok teşekkür ediyoruz. Röportaj sorularımız, ektedir. Bilgilerinize, saygılarımla.(16 Nisan Pazar-19.10)
Osman Eren Sargın (Bilkent Üniversitesi) Ankara
*****
RÖPORTAJ SORULARI;
1. Kerim Özbekler kimdir?
*1951 Nazilli doğumlu 1 Gazeteci+Yazar+Şair ve Yayıncıdır.
2. Koleksiyonculuk nedir, neden yapılır?
*Koleksiyonculuk, ilgi duyduğunuz bir materyalin biriktirilmesidir.
3. Sizin hayatınızda kartpostalın yeri nedir?
*Benim hayatımda kartpostalın yeri, güzel sanatlara ilgi duymamdır.
4. Koleksiyonculuğa nasıl başladınız, sizi buna iten etkenler neydi?
*Yıllar önce yeni yıl+Ramazan ve Kurban Bayramlarında insanlar birbirlerine kartpostal göndererek yeni yıl ve bayram kutlaması yapıyordu, bir çok yerde arkadaşım olduğu için bana da çok kartpostal geliyordu. Bunların arasında önce şehir kartpostalları, daha sonra manzara kartpostalları dikkatimi çekmeye başladı. Bunların hoşuma gidenlerini biriktirmeye başladım, hatta il kitapları yazdığım için 67 vilayetin yer aldığı zamanlar 67 ayrı dosya alıp bunların üzerine vilayetlerimizin trafik plaka numaraları ile vilayetlerimizin isimlerini yazmıştım. Bu dosyaların içine kartpostal hangi ilimize aitse o dosyaya koyuyordum, zamanla ilçe+kasaba ve turistik hüviyet taşıyan kasaba ve köy veya tarihi eser niteliği taşıyan kartpostalları da biriktirmeye başladım. O dosyalarda ayrıca vilayetlerimizle ilgili bilgiler bulunan kitaplar+broşürler+haritalar+planlar ve buna benzer bir çok bilgiler ve dökümanlar da bulunuyordu. Yazdığım bazı kitaplarda bunları kullanmak üzere saklıyordum.
5. Koleksiyonculuğun hayatınıza olumlu ve olumsuz etkileri nelerdir?
*Koleksiyonculuğun bana göre 2 nedeni vardır, birincisi amatör olarak bu işi yaparsınız. İkincisi profesyonelce bu işi takip edersiniz ama benim ki iki bölüme de giriyordu. Örneğin ben bir çok kez vilayetlerimizi ayrı ayrı tanıtan ve 50x1 metre ebatında ki kartonların üzerine yapıştırdığım kartpostallar ile bir çok kez ’’Kartpostal Sergisi’’ açtım. İnsanlar, daha önce böyle bir sergi görmedikleri için onlara ilginç geliyor ve sergiyi çok sayıda insan ziyaret ediyordu. Profesyonelce pek kullanamadım, kartpostalların revaçta olduğu dönemlerde bastırdığım kitaplarda klişe yaptırmak zorunda kalıyordum ve bunlar o zamanlar için tipo baskıda iyi randıman vermiyordu. Ofset baskıda iyi sonuç verse de çok pahalıya maloluyordu, bu nedenle kartpostalları kitap baskılarında hemen hemen hiç kullanamadım.
6. Kartpostallarınızı nerelerden temin ettiniz?
*Ben kartpostalları genellikle kartpostal basan İstanbul+İzmir+Ankara’da bulunan matbaalardan temin ediyordum, bir ara dünyada ki bir çok ülkenin turizm bakanlıklarına yazı göndererek oralardan da ilgimi çeken çok sayıda kartpostal edinmiştim. Bu arada bizdeki fotoğraf makinaları hep ithal olduğu için Türkiye’de genellikle panoramik olarak çekilen kartpostallar basılıyordu. Oysa fotoğraf makinalarının imal edildiği ülkelerin elinde çok gelişmiş fotoğraf makinaları olduğu için oralarda ki fotoğrafçılar daha kaliteli kartpostallar basabiliyordu. Bir örnek vermek gerekirse, dünyaca ünlü bir dergide Everest Dağı’nın tepeden çekilmiş fotoğrafını görmüş ve çok etkilenmiştim. Bu fotoğraftı ama kartpostal şekline de getirilebilirdi.
7. Koleksiyonunuzda hangi tema üzerine yoğunlaştınız, neden?
*Koleksiyonumu şehir+manzara+çiçek+çeşitli portreler ve şiirli kartpostallar üzerinde yoğunlaştırdım, şehir kartpostallarını yazmış olduğum il+ilçe kitaplarında kullanmak istiyordum. Manzara kartpostallarını genellikle fotoğraf çekerken zaviye tesbiti yapmak için biriktiriyordum. Çiçek kartpostallarını biriktirirken bazı çiçeklerin adını bilmediği farkettim, bilgimi geliştirmek için bunların benim için önemli olduğunu farkettim ama hala bazı çiçekleri görsem de ne olduklarını bilemiyorum. Çünkü çok konu ile uğraşırken maalesef hepsi insanın aklında kalmıyor. Portre kartpostallarını biriktirirken bunları basan matbaalar o kişinin biyoğrafisini de arkasına yazıyorlardı veya önüne kısacak ilave ediyorlardı. Bilgi edinmek açısından bunlar işime yarıyordu, şiirli kartpostallar ise şiir yazdığım için önemli ölçüde dikkatimi çekiyordu, bunları bayağı biriktirdim. Hatta bir ara kendi dörtlüklerimi ihtiva eden kartpostallar da bastırmak istedim ama matbaa kökenli birisi olmama rağmen bunu da gerçekleştiremedim, çünkü en az 100 tane basmanız gerekiyordu. Bunları kullanamıyacağım için bu işe de girişmedim, çünkü her yıl o kadar değişik kartpostallar piyasaya çıkıyordu ki bunları takip etmekten bu işi gerçekleştiremiyordum. O zamanlar 3 mahalli gazete çıkarıyor, 10 kadar büyük gazetenin muhabirliğini yapıyordum. Haber peşinde koşmaktan, gazeteyi basıp dağıtmaktan bu işlere ayırdığım zaman kısıtlıydı ama yine de sanıyorum belkide dünyada elinden yüzlerce kartpostal geçmiş şanslı birisi idim.
8. Koleksiyonunuzda bulunan kartpostallardan sizin için özel bir hikayesi olan var mı, varsa
nedir?
Çok çeşitli kartpostalların arasında en çok beğendiğim kartpostal halk arasında ’’Ağlayan Çocuk Kartpostalı’’ olarak bilinen kartpostaldı, bu sanıyorum 5-6 yaşlarında ağlayan bir erkek çocuğu kartpostalı idi. Bu kartpostal hep dikkatimi çekmiştir, daha sonraları bunun 50x70 ebatında büyük posteri de basılmıştı. Onu da elde etmiştim, o masum çocuk kartpostalı hafızamda yer eden tek kartpostaldır.
9. Koleksiyonculuğun zorlukları nelerdir?
*Bana göre koleksiyonculuğun zor tarafı elde etmek istediğiniz materyali bulamamaktır, kartpostal koleksiyonculuğunda ben bunu pek yaşamadım ama elde etmek istediğim kartpostalın yayınlanmasını bekler veya bu konudaki piyasayı iyi takip ederdim. Yeni çıkanları da alma imkanım olurdu, mesela kartpostallar gelir giderken bir ara posta pulları kullanıldığı bir zamanda zarfların üzerinde öylesine ilginç pullar geliyordu ki ben onları da biriktirmeye başlamıştım. Pul lar için tasarlanan defterlerden 6 tanesini doldurmuştum, sonradan bunların bir işe yaramadığını anlayınca pul biriktirmekten vazgeçmiştim.
10. Siz koleksiyonunuzu oluştururken ne gibi engellerle karşılaştınız?
*Kartpostal koleksiyonu yaparken hiç bir engelle karşılaşmadım, çünkü ben ayda 1 defa İzmir’e. Yıl da 1-2 defa da İstanbul ve Ankara’ya gidiyor ve kartpostal basan bütün matbaaların satış galerisine uğruyordum. Hoşuma gidenleri alıp geliyordum, mesela İzmir’de sahibi vefat ettikten sonra kapanan Ticaret Matbaacılık A.Ş. vardı. Büyük Efes Oteli’ne 100 metre mesafedeydi, 7 katlı. Bir katı 60-70 metre uzunluğunda bir yerdi. Kartpostal reyonunda belki 5.000-10.000 çeşit kartpostal vardı. İstanbul ve Ankara’da olan matbaalarda bu kadar çeşit yoktu ama oralarda da çok değişik ve bir koleksiyoncunun dikkatini çekebilecek kartpostallar basılıyordu. Benim bulunduğum ilçeye İzmir 180, Ankara 450. İstanbul 750 kilometre uzaklıkta olduğu için ben İzmir’e ayda 1 defa, diğer Ankara ve İstanbul’a ise yılda 1 veya en fazla 2 defa gidip geliyordum.
11. Başladığınız dönemde kartpostalların yaygınlığı nasıldı?
*Başladığım dönemde kartpostal basımı çok yaygındı, benim gibi bir çok kişi kartpostal biriktiriyordu. Zaten o zamanlar ortalıkta çok fazla telefon yoktu, bilgisayar yoktu. Bunlar olmadığı için insanlar haberleşmelerini yılbaşı+Ramazan ve Kurban Bayramı haricinde mektupla, bu günlere yakın zamanlarda kartpostal kullanarak birbirlerinden haber alıyorlardı. Ben, göndereceği kartpostalı titizlikle seçen çok insan gördüm.
12. İnsanların koleksiyonunuza tepkileri nasıl oluyor?
*Türkiye’de ki insanların hepsi de sizin ilgi duyduğunuz alana ilgi duymayabilir, bu nedenle koleksiyoncular genellikle birbirlerini bu tür yerlerde tanır. İşbirliği yapmak isterlerse iş birliği yaparlar, örneğin kartpostal veya pul değişimi gibi. Onun haricinde hiç ilgilenmiyecek birisine koleksiyon gösterilmez, ben sergilediğim için hiç tepki görmedim. Halk ilgi ile izleyip gidiyordu ama buna benzer sergileri yapan bazı resmi kurumlarda izleyici bulmak zor oluyordu. Bu konuda bir örnek vermek gerekirse, bir ara kütüphane müdürü bana ’’Bizim burada açtığımız sergiyi çok fazla gezen olmuyor, senin açtığın yerde biz de kitap sergisi açabilirmiyiz ?’’ demişti. Ben de kabul etmiştim, açmışlardı. Ben bu konuda aktif olduğumdan eser üreten kişilerin çoğunu sergiye alıyordum, hepsi de memnun olarak sergiye iştirak ediyorlardı.
13. Koleksiyonunuzu nasıl korumayı başardınız?
*Koleksiyonu özel odamda tutuyorum, benden başkasının koleksiyonu elde etmesi mümkün değil. Zaten hepsi bir yerde olmadığı için, nerede olduğunu da bir başkasının görmesi mümkün değil.
14. Başladığınız dönemle, şimdiki dönem koleksiyonculuğunun farkları nelerdir?
*Koleksiyonculuğun dönem farkı olmaz, aynı güzergahtan gidenler yine aynı yolları izlerler. Yalnız şu an ortada kartpostal olmadığı için böyle bir koleksiyonla uğraşan insan sayısı azalmıştır.
15. Türkiyede nerelerde kartpostal koleksiyoncuları yaygındır?
*Şu an için İstanbul başta olmak üzere tarihi kartpostal koleksiyonu yapanlar bu işi bulundukları il ve ilçelerde sürdürüyordur, belediyeler+kütüphaneler+müzelerde çeşitli kartpostal koleksiyonları olduğunu biliyorum. Bu kuruluşlar zaman zaman ellerinde bulunan bu koleksiyonları da çeşitli gün-festival-fuar vb.gibi yerlerde de sergiliyorlar ama bu koleksiyonu yapsa yapsa en çok gazeteci ve yazarlar yapabilir, bu koleksiyonu en çok yapan bir il veya ilçe ismi bildirmek bence imkansızdır. Belki matbaalarda, yani bu işi yapan matbaalarda kendi bastıkları kartpostalların koleksiyonu mevcuttur ama bu matbaalardan da bazıları kapandı.
16. Kartpostal koleksiyonlarında yaygın olan ve nadir olan içerikler nelerdir?
*Şehir ve tarihi kartpostalların daha çok koleksiyona dahil edildiğini söyleyebilirim, mesela şehir kartpostallarının bütün belediyeler. Müzeler ve kütüphaneler için önemli olduğunu biliyorum, tarihi kartpostalları ise yine belediye+kütüphane+müzeler başta olmak üzere kitap yazarları veya arşivinde bulunmasını isteyen gazeteciler ellerinde bulundurmak isterler. Çünkü gazetecilikte arşiv çok önemlidir, yazarlar veya bu tür sergi açmaya meyilli kişiler içinde bu tür içerikler oldukça kıymetlidir.
17. Bulunması zor kartpostal parçaları nelerdir?
Ben bugüne kadar böyle bir olayla karşılaşmadım,
18. Kartpostal koleksiyonculuğunun yaygınlaşmasını engelleyen koleksiyonculuk çeşitleri var
mı?
*Yok, zaten bunları basan matbaaların kapanmasından sonra ortaya çıkan bazı dijital küçük baskı makinalarında çektiğiniz bir fotoğrafı kartpostal şeklinde 10 tane basmak bile mümkün ama bunun biraz maliyeti pahalı. Bunu göz önüne alan bir koleksiyoncu çektiği bir fotoğrafın kartpostalını elde edebilir, bununla birlikte eski bir kartpostal elde etmek bir koleksiyoncu için daha büyük bir başarıdır. Günümüzde bu tür kartpostalları elde edip sergi açan kişiler de vardır, bu tür kişiler zaten bunları bulmak için bazen kapı kapı da dolaşabiliyorlar.
19. Koleksiyon yapmak ve koleksiyoner olmak için gereken özellikler nelerdir?
*Kartpostal koleksiyonu yapmak çok kolaydır, örneğin bir zamanlar kartpostallar belirli bir düzen içinde 12x16 ebatında ki normal mektup zarflarının içine girecek şekilde basılıyordu. Daha sonra Türkiye’ye giren çeşitli baskı makinalarının çeşitlerinin artması nedeni ile 12x17 ebatında daha kaliteli kartpostallar basılmaya başladı, bu baskıları yapan matbaaların bazıları zarfları da kendileri yapıyordu. Bu işin o zamanlar çok büyük bir piyasası vardı, bu nedenle zarf fabrikaları da sonradan büyük kartpostalları içine alabilecek büyük zarflar yapmaya başladılar. Ne yazık ki daha çok gelişme olurmuydu, mutlaka olurdu ama cep telefonları ve bilgisayarın Türkiye’de hızla yayılması ile kartpostal sanayii çöktü. Koleksiyoner olmak için istekli olmak şarttır, koleksiyon için örneğin şehir kartpostallarını bir zarfta, manzara kartpostallarını bir zarfta. Tarihi kartpostalları bir zarfta toplamak mümkündür, ayrıca ’’Resim Albümleri’’nde de bu işi gerçekleştirebilirsiniz. 3.yol ise kartpostal ebatınındaki karton kutularda bu koleksiyonculuğu gerçekleştirebilirsiniz. Bilgisayarı kullanarak da fotoğrafını çektiğiniz kartpostalları kendinize ait web sitelerinde veya bu konuda yayın yapan sitelerde teşhir edebilirsiniz. Bugün için bu tür yayın yapan bir genel site yok ama Fransa’dan yayın yapan bir web sitesi bir çok ülkedeki ressamların eserlerini kendi ülkelerine ait bayraklar altında dünyaya teşhir ediyor. Üye olan bütün ressamlar buraya eserlerini ücretsiz olarak yapıştırıp, fiyatınıda belirtmek sureti ile satabiliyorlar. Bu olay, kartpostallar içinde düşünülebilir.
20. Kartpostal koleksiyonuna başlamak isteyenler için önerileriniz var mı?
*Yok, bugün için birilerine kartpostal koleksiyonu yap demem. Amatör olarak yapmaya kalksa, boşuna zaman harcaması olur. Profesyonelce bu işi yapmak isteyenlerin zaten böyle bir tavsiyeye ihtiyaçları olmaz, onlar ne yapması gerektiğini iyi bilir.
21. Kartpostal koleksiyonculuğu yapmanın yöntemleri, kartpostalları toplamanın ipuçları
nelerdir?
*Kartpostal koleksiyonculuğu yapmak isteyenler, öncelikle kartpostal satılan yerleri tesbit etmelidir. Orada buldukları kartpostallardan beğendiklerini almalıdırlar, daha sonra diğer yerlerden eksikliklerini tamamlamaya çalışmalıdırlar. Bunun dışında evinde eskiden kalmış kişilerden veya kitap satan sahaflardan da bazen eski kartpostalları bulmak mümkündür. Belediye+kütüphane ve müzelerdeki kartpostallar kayıtlı olduğundan buralardan her hangi bir kartpostalı elde etmeleri mümkün değildir.
22. Koleksiyonculuk çeşitleri arasında kartpostal koleksiyonculuğuna bakış nedir?
23. Diğer koleksiyonerlerle ilişkileriniz nasıl? Arada rekabet oluyor mu?
*Böyle bir piyasa yok, koleksiyonerlerin toplandığı bir mekanda yok. Dolayısı ile bu işi yapanlar kendileri kullanmak için bu işi yapabilir, bu nedenle rekabet bana göre söz konusu değil. Yalnız, bir koleksiyon yapan kişi elindeki kartpostalı bir başkasına kolay kolay vermez.
NOT.Fotoğrafta, Nazilli 23 Nisan Parkı içinde açılan 1 ’’Kartpostal Sergisi’’ başında Bingül Dürük (Solda) ve Kerim Özbekler (Sağda) birlikte görülüyorlar. Bu sergi ’’Tarihi Kartpostal Sergisi’’ olup, Bingül Dürük’e aittir. Kerim Özbekler de, bir çok defa ’’Şehir Kartpostalları Sergisi’’ açmıştır.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.