- 767 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
BURSA'NIN DEPREM GERÇEĞİ VE TARİHÇESİ
Bursa’nın Başına geldiği bilinen en büyük facia 1855 Depremi olarak kayda geçmiştir.
Daha evvel tarihlerde tabi ki yine depremler olmuştur. Tarihte Kaydı Tutulmuş Bursa Depremleri
1. M.S. 1417 Bursa Depremi Şiddeti 7
2. M.S. 1674 Bursa Depremi Şiddeti 7
3. M.S. 1851 Bursa Depremi Şiddeti 8
4. M.S. 1855 Bursa Depremi Şiddeti 10
5. M.S. 1855 Bursa Depremi Şiddeti 7
6. M.S. 1858 Bursa Depremi Şiddeti 6
7. M.S. 1860 Bursa Yöresi Depremi Şiddeti 7
8. M.S. 1871 Bursa Depremi Şiddeti 6
9. M.S. 1872 Bursa Depremi Şiddeti 6
10. M.S. 1881 Bursa Depremi Şiddeti 5
11. M.S. 1884 Bursa Yöresi Şiddeti 6
12. M.S. 1887 Bursa Depremi Şiddeti 6
13. M.S. 1899 Bursa Yöresi Depremi Şiddeti 6 (1)
Görüldüğü gibi Bursa ve yöresinde tarihte bir çok deprem meydana gelmiş, bunlardan iki tanesi yakın zamanda meydana gelmiş ve büyük etki göstermiştir. Bunlardan ilki 2 Mart 1855 Depremi ikincisi ise 12 Nisan 1855 Depremidir.
2 MART 1855 (12 CEMAZİYEL-AHİR 1271) DEPREMİ
Tarihler 2 Mart 1855’i gösterdiğinde Bursa akşama doğru saat 6 sularında kararan bir hava, şiddetli gök gürültüsü ve şimşekler eşliğinde bardaktan boşalırcasına yağan yağmurla beraber saatler 9.15 i gösterdiğinde o güne kadar hiç kimsenin karşılaşmadığı sanki yer altından top sesleri geliyor gibi büyük bir gürültü ve sallantıyla halk arasında “Küçük Kıyamet” olarak adlandırılan ve 5 saniye kadar süren bir deprem meydana gelmiştir. Cevdet Paşa’ya göre deprem 30 saniye kadar sürmüş ve ardı sıra gelen artçı depremler nedeniyle ahali bir kaç gün korkudan ne yapacağını bilememiş. 2 Mart tarihli depremin şiddeti resmi olarak 7,5 şiddeti olarak kayda geçmiş ve depremde 300 kişi hayatını kaybetmiştir.
12 NİSAN 1855 (24 RECEP 1271) Bursa DEPREMİ
Çarşamba gecesini Perşembeye bağlarken saat 01 sularında meydana gelen şiddetli deprem, yaklaşık bir ay önce olan büyük depremin etkileri daha geçmemişken, halkı yine korku ve paniğe sarar.Yaklaşık iki dakika kadar süren deprem sonrasında, 2 Mart tarihinde meydana gelen depremde hasar alan binalar ve diğer bir çok bina yıkılmış, 500 kadar caminin, han, hamam ve 1000 kadar dükkanın yanıp yıkıldığı kayda geçilmiştir. Çıkan yangınlara bir de lodos eklenince bir çok çarşı ve pazar yanarak kül olmuştur. 12 Nisan depremi ise resmi olarak 7,0 şiddetinde ölçülmüş ve bu depremde 1300 kişi hayatını kaybetmiştir.
Osmanlı Devleti Kırım Harbinde olması hasebiyle mali kriz içerisinde iken yaşanan deprem hadisesiyle içerde zor durumlar yaşamaktadır. Hatta Avrupalı seyyahlar 1855 yılında bölgede belli başlı araştırmalar yapmak üzere gelmiş,görmüş ve kitap yazmışlar. En son Gemlik’ten deniz yolu ile ayrılmışlar. Reşat Ekrem Koçu hocamızın tercüme ettiği kitapta geniş bilgiler bulabilirsiniz. (2)
Bursa’daki 1855 depreminde büyük bir yıkım yaşayan şehirde Ulucami ve bir çok anıtsal yapılar zarar görmüş olup tamirat sırasında maddi zorluklar yaşanmıştır. Bunun yanı sıra şehirde ciddi gıda sıkıntısı olmuş, İstanbul’dan beklenen destek geç gelmiş hatta iki gemi yiyecek ekmek gönderen İngilizler İstanbul’dan önce depremden haberdar olmuşlardı. Cevdet paşa bu durumdan çok utanç duyduğunu yazmıştır.
Bursa Halkı bu depremde büyük korku yaşamıştır. Üstüne üstlük birde Şehirde çıkan yangınlar çok can almıştır. Ölenlerin sayısı hakkında çok rivayetler olduğu için net bir sayı yazmayı doğru bulmadım. Ancak yaşanan yıkım depremin büyüklüğünü gösteriyor.
1855 depreminin kış ayında yaşanması, depremin tahribatını daha da arttırmıştır. Deprem sırasında yıkılan sobalar şehirde birçok yangına neden olmuş, deprem gecesi şehrin dört yerinde büyük yangınlar çıkmıştır. Hayrettinpaşa, Karakadı, Yiğitköhne, Hasanpaşa, Ebuishak, Bedrettîn, Kirişçikızı, Köseleciler, Şerefüddîn mahalleleri yangınlarda depremden çok tahribat görmüştür. Çarşı’da da 1100 dükkân ile Karakadı ve Kayguluzade tekkeleri yanmıştır.
Hatta şehrimizin simgesi Ulucami’nin iki kubbesi yıkılmış dört kubbesi ise büyük hasar görmüş.
Hisar semtindeki kalenin bazı duvarları da yıkılmış.
Deprem ile şehir merkezindeki pek çok hamamın zemini hasar gördüğü için sokaklardan günlerce sıcak suların fışkırdığı görülmüş.
40 gün arayla biri 7.4 diğeri 7 şiddetindeki depremlerde Muradiye tarafında nispeten daha az hissedilirken Bursa Ovası, Meskenler Deresi, Ulu Cami çevresi, Hisar altı en fazla hasar görenler yerler olmuş.
Muradiye’deki İpek Fabrikasının çatısının çökmesiyle çıkan yangında 40 çalışanıyla birlikte fabrika sahibi ölmüş. Şehirde sadece konutlar değil taş yapı inşa edilmiş resmi ve dini yapılar da yerle bir olmuş.
Merkezdeki 150 cami minaresinden sadece 4 minare ayakta kalabilmiş.
Yanı sıra Tophane’de "Manastır" olarak anılan türbe tümüyle birlikte I. Murad Türbesi yıkılırken Yeşil, Emir Sultan ve Üftade türbeleri de kısmen tahrip olmuş.
Ayrıca Mahmutpaşa Hanı’nın dışında kalan 12 han ciddi hasar görmüş.
Bursalı Gökmenzade Hacı Çelebi, Osmanlı Türkçesi ile yazdığı İşaretnüma adlı eserinde bu ve Bursa bölgesinde yaşanmış diğer depremleri aktarır. (3)
Bu yaşanan depremler bize Bursa’nın bir deprem şehri olduğunu gösterirken Uludağ’ın sönmüş bir yanar dağ olduğunu göz önünde bulundurarak son verilere göre Bursa şehrimizde 7 aktif fay olduğunuda hesaba katarsak yetkililer bu bilgiler ışığında teknolojik tedbirler almak zorundadır. Maalesef 6 Şubat depremi bize Marmara depreminden ders almadığımızı göstermistir. Halen hasar tespit çalışmaları devam eden depremin yıkımı gözler önünde iken japon deprem uzmanlarının geliştirdiği deprem izalâtörleri zorunlu olması gerekmektedir diye düşünüyorum.
Ulusumuzun yaşadığı bu acı depremde ulusumuzun dayanışması ve Yabancı ulusların verdiği destek ve yardımlar arama kurtarma ekiplerinin özverili çalışmaları milletimizin üzerinde olumlu tesirler bıraktı.
Özellikle arama kurtarma köpeklerinin yaşattığı duyguları anlatmak çok zor, bu deprem sonrası insanımız psikolojik olarak çok etkilenmiştir. Televizyon kanallarının ve sosyal medyanın etkisi hissedilmektedir.
Gemlik ilçemizin taşınması gerektiğini bildiren uzman raporları ve kararları hafızamızda ancak yaşanacak olası bir depreme taşınma yetişir mi bilemiyorum.
İlçemizde ise mutlaka eski binalara analiz yapılması gerektiği aşikâr.
Son olarak Ulusumuzun yaşadığı bu deprem faciasında kaybettiğimiz yurttaşlarımızın ruhları şâd olsun. Geride kalan ailelerin başı sağolsun. Ulusça zor günlerden geçer iken hepimize büyük sorumluluklar düşmektedir. Allah yardımcımız olsun...
Kaynakça: 1. "Boğaziçi Üniversitesi - Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü"
2. 1855 de Anadolunun Bir Köşesi (çeviren Reşad Ekrem Koçu) İzmit-Geyve-Torbalı-Mudurnu-Nallıhan-Beypazarı-Sivrihisar-Gemlik
J.E. Dauzats
3.Arslantaş, Nuh. "Zelzele". İslam Ansiklopedisi. Türkiye Diyanet Vakfı. 1 Kasım 2020
İlhan Erdem
YORUMLAR
Paylaşımınızı okudum. Yazınızda kaynak da göstermenize rağmen M.S. 1855'te Bursa'da gerçekleştiğini belirttiğiniz 10 şiddetindeki deprem bana inandırıcı gelmedi. Zira böyle bir deprem Allah muhafaza gerçekleşse Anadolu'da sağlam hiçbir yer kalmaz. Bu nedenle araştırdığımda 28 Şubat 1855 tarihinde merkez üssü Bursa'nın Kemalpaşa ilçesi olan büyük Bursa depreminin resmi olarak kaydedilen büyüklüğünün 7.5 olduğunu gördüm. 11 Nisan 1855'te de ilk depreminin 7,0 büyüklüğünde artçısı olmuş. Dünya tarihinde ise şimdiye kadar gerçekleşen en büyük deprem 22 Mayıs 1960'da Şili'nin Valdivia şehrinde yaşanmış. Depremin büyüklüğü ise 9.5 olarak tespit edilmiş.
Söz konusu yazınızı insanlarımızı uyarmak açısından çok faydalı ve son derece önemli buldum. Bursa'da Allah vermesin 7 büyüklüğün üstünde daha önce depremler olduğunu hiç unutmamalıyız. Böyle bir deprem olduğunda insanların enkaz altında kalmaması için binalarımızı güçlendirmeli, gerekirse yıkıp yeniden yapmalıyız. Deprem ülkemizin bir gerçeği. Her şehrimiz ve yerleşim birimimiz depreme karşı her an olacakmış gibi hazırlıklı olmalıdır.
Osman Akçay tarafından 5.3.2023 14:36:27 zamanında düzenlenmiştir.