0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
320
Okunma

İNSAN
Her insan yürüdüğü hayat Yolunda yoluna çıkanlara takılıp onları kendi yoluna sürüklemeye çalışmaktadır
Her kulda her insanda bu şekilde bir cazibe mevcuttur
Diğer varlıkları kendinden yana çekip
Kendi gittiği yola sürükleyip götürmek bu insanın fıtri karakteristik bir sıfatıdır.
İnsanın: bunun böyle olacağını bilmek suretiyle bilinçli hareket edip kime ne için niye ve nasıl takıldığına dikkat etmesi gerekir.
İnsanın hedefi şaşırmaması ancak bu şuurla mümkündür
Şüphesiz her insan yaratan rabbinin gülüdür
Yeryüzünün süsüdür
Her insan mühimdir önemsiz insan yoktur
Allah’ın birçok gizli ve açık kudretlerle donattığı mucize varlıktır
Bu nedenlerle
insandan her şeyi bekleyip her şeyi görmenin mümkün olduğunu idrak edip ona göre davranış ve sevk ve idaremize yön vermemiz gerekir
Bir insandan en yüksek kerametlerin ve mucizelerin doğabileceği gibi
Bir insandan en ahlaksız en zalim en zorbaca hareketlerin görülebileceğini de unutmamak gerekir
Şüphesiz yüksek donanıma sahip kimselerin hayırları büyük olduğu gibi şer leri dahi tehlikelidir
Bunu bu şekilde kavramış İnsan insanı tanımış insandır.
İnsanı tanımak demek ondan gelmesi muhtemel birçok risklerden korunmak anlamına gelir
Bizim de bu yazıda anlatmaya çalıştığımız budur zaten
İnsanı doğru değerlendirdiğimiz takdirde çok faydalı mucize varlıktır
İnsanı değerlendiremediğimiz takdirde en tehlikeli tuzaktır
Bunu unutmamak elzem ve haktır
Esasen az önce söylediğim gibi
İnsan hem faydası hem de zararı büyük olan mucize varlıktır
Bu nedenle;
konumumuz ne olursa olsun:
İster mürşit ister mürit
İster Alim ister hace ister hoca
İster ana ister baba ister evlat
İster yönetim yetkilisi
İstersen patron olalım
Eğer bir insandan gerekli umduğumuz verimi alamıyorsak
Bu durum
O insanı doğru yerde doğru yönde değerlendiremediğimizin belgesidir
Mürit :
mürşidinden umduğunu bulamıyorsa o da onu doğru yönde değerlendirememiştir
Mürşit’te:
müridinden umduğunu bulamıyorsa
O da onu doğru yönde değerlendirememiştir
Bu durumları tekrar tekrar gözden geçirerek insana yeniden yönelmek gerekir:
aklın yolu budur
ilmin yolu da budur
Allah resulünün sahabe ile iletişimlerini incelediğimizde;
Hadislerde:
Bir sahabeden istediği verimi alamadığı zaman
Onu gayet nazik bir sorgulama ile resulullah’ın yeniden gözden geçirdiğini nerede hata edildiğini tespit ettiğini görmekteyiz
Mesela sahabeden bir kısım insan Allah resulünün abdest aldığı suyu içmiştir .
Bu resulullah’ın hoşuna gitmediği için şu soruyu onlara yöneltmiştir
Bunu size yaptıran nedir.
İşte bu soru resulullah’ın aslında arkadaşlarını kendisinin nasıl değerlendirdiği konusunda nerede hata ettiğini kendisinin araştırması ve incelemesidir.
Oysa o vahiy alan bir insandır
Ama sonuçta o da bir insandır zaten kendisi de böyle söylemektedir
انا بشر مثلكم
Ben sizin benzeriniz bir insanım
Unutabilirim
yanılabilirim
hata edebilirim
Demektedir..
Bu durum
İsmet sıfatına engel değildir.
Çünkü İsmet sıfatı demek peygamberin vahiy desteği ile günahtan korunması demektir.
Peygamberi yanılabilir unutabilir ancak Allah hatırlatır vahiy onun eksik ve hatasını düzelttirir
Bu da ismet sıfatının tamamlanmasına Kemale ermesine yol açar
Bu olayı böyle anlamak gerekir
Mustafa Çoban...