- 338 Okunma
- 1 Yorum
- 4 Beğeni
Aşkın Portakal Kokusu
Hey aşk, biliyor musun?
Sabahın köründe seni bulurum diye yine yola koyuldum. Hızlı yürürken kaçırmayayım diye, her adımı tek tek yokladım durdum.
Biliyor musun?
İnsanın adımları bile "seni" arayınca şımarıyormuş. Bir şımardılar ki sorma gitsin. Yılkı atı gibi hırçın, özgür ve serseriydiler. Zaten deli olan gönlümü divaneye çevirdiler.
Yolun sağından yürürken birden soluna geçtiler. Yağmurdan sırılsıklam aşık olmak, esen fırtınadan ritimsiz kalmak, zerre kadar umurlarında bile değildi.
Sonra birden ne oldu biliyor musun?
Ayaklarım el freni aniden çekilmiş bir araba gibi hızla durdular. Eğilip onlara baktığımda "tak" diye bir portakal düştü önüme ve beni seninle buluşturdular.
" Hay Allah" dedim. Başımı yukarıya doğru kaldırıp gülerek ağaca seslendim "bu portakalı benim için mi düşürdün" dedim. "Evet" demez mi!
Elime aldığım portakalı gözlerimi kapatarak kokladım. Şehir merkezinin ortasında, sağanağın altında, bu gün de bir portakal kokusuyla seni çıkardı karşıma.
Bu gün de seni buldum aşk, bu gün de seni buldum.
Hey aşk, ben her gün seni yeniden bulmak için yola koyuluyorum. Seni her yerde herşeyin içinde buluyor, buldukça daha çok seviyor ve sevdikçe daha çok bulmak için heves ediyorum.
Serpil Çavuşoğlu
Tarih : 07/01/2022