Trafiğe Çıkmak

• 15 Ocak 2022 Cumartesi 14:10:02

”Kalk Harun,çocuğu okula bırak!”
Akşamdan söz verir gibi olduğu için erken kalkacaktı.İtiraz etmemiş,”hık,mık” diye cevap vermişti.
“Benim alarm çalınca kalkarım.”
Böylece yarım saat kadar uyuma imkanı buldu. Gözünü açtığında, uyurken yarım saatin nasıl olup da birkaç saniye gibi çabuk geçtiğini düşündü. Bunu kim bilebilirdi ki?
Hanımı Nadiye tıpkı bir Kraliçe Arı gibi evin bütün işlerini idare eder,çocuklara da sözünü geçirirdi.Fakat kendisine Kraliçe demesini istemez,onun yerine “hayatım” gibi daha romantik biçimde hitap edilmesini isterdi.Harun saate baktı,10 dakika içinde giyinip aşağı çıkması gerekiyordu..Önce eli sivil elbiseye uzandı.Sonra vazgeçip takım elbisesini giymek istedi.Acaba kahvaltıyı dışarıda mı yapsaydı? Tekrar eve gelmezse 2 saat otuz dakika boş vaktinde nerede oyalanırdı? Kararsız kalmaktansa en kötü kararın bile daha iyi olacağı aklına geldi..Hemen takım elbiselerini giyip evin çıkış kapısını açtı.Arkasında kızı bekliyordu.Onu biraz şaşırtmak istedi:
“Bir şey unuttun’”
“Ne unuttum?”
“Düşün!”
“Ne?Söyle.”
En sonunda işaretle yanan lambayı gösterdi.Harun böyle yetişmişti,her zaman her yerde israftan kaçınmak gerekirdi. Çocuklarının ise asla böyle bir çabaları olmazdı.Üstelik babalarını bu konuları çok abartmakla bir nevi geri kafalılıkla suçladıkları olurdu.
Sabah vaktinde trafik daha evin önünde geçit vermemeye başladı.Apartmanın avlusundan önce dar bir sokağa çıkılıyordu.Fakat sol tarafa dönmeyi engelleyen tam karşıda park halinde bir araç vardı.Sağda ise yolun ortasında çalışır halde,ama bir türlü hareket etmeyen bir başka araç sanki onu sinir etmek için duruyordu.
“Sinirlenme baba,tansiyonun çıkacak!” dedi kızı. Bekleyişleri belki 2 dakika olmak üzereydi,araba hareket etti ve tam önlerinde yine durdu.10 yaşlarında bir çocuk arabayı kullanıyor,yan tarafta ise babası olabilecek biri işaretle talimatlar veriyordu. Harun onları ilk defa görüyordu. Sitedeki birkaç kiracının hepsi değişmiş olabilir miydi? Tanıdık simaları görmek git gide zorlaşıyor olmalıydı.Ne yapmak istiyordu bu adam? Araba arızalı olsa tamirci çağrılır. Sakin olmaya çalışarak üst üste kornaya bastı. TV haberlerinde her gün izlediğimiz kavgalar birden böyle başlıyordu demek. Neler görüyoruz,adam yolun ortasına 2.park yerine bırakmış koca arabayı,dörtlüleri yakmış.Yol çift yönlü ve sürekli hareket var. Zavallı insanlar oradan geçmek için bütün hünerlerini gösteriyorlar. Neyse,çocuk geri geri gidip park etmeye çalışıyordu.Aşağıdakinin işaretiyle ileri hamle yaptı.Böylece yol boşalıverdi.Harun yola çıkabildiği için nerdeyse adama ve çocuğa teşekkür edecekti.
Trafik,rahmetli babamın nedense çok tekrarladığı bir sözü hatırlatır bana: “Nerde çokluk,orda p.kluk!” 5 kardeş hepsi aynı tastan içilen çorbaya saldırıyorlarmış. Kıtlığın yaşandığı 1942-1944 yıllarında o günkü şartlarda yavaş yiyen aç kalabiliyormuş. O ise evin en küçüğü olduğundan çok mağdur olmuş garibim.
Ülkemizde aşağı yukarı üç kişiye bir araç düşüyor,27 milyon küsur kişi araç kullanıyor.Bunların içinde magandası,psikopatı olması da doğal bir durum haline geliyor. Allah iyilerle karşılaştırsın diye dua etmekten başka çare var mı? Özellikle trafikte. 14.01.22