- 420 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
KAMUFLE
Bazı insanlar vardır. Her şeyini paylaştığın insanlar.. Bilindik hikaye işte ekmeğini, suyunu, derdini, mutluluğunu.
Sanki beşikten mezara kadar seninle olduğuna, olacağına inandığın insanlar. Ya da insan diyelim biz buna;
İşte o insan tabiri caizse senin ciğerini bilir. Seni mutlu etmek istediğinde bunu nasıl yapacağını bilir.
Seni üzmek istediğinde ki, bu olasılığı asla kabul etmezsin ama bu onun için kolay bir şeydir.
Çünkü seni nerden vuracağını bilir. Hem en güvendiğin, hem de en tehlikeli kişidir senin için.
Başlangıçta o insana güvenmekle başlarsın. Sevmekle devam edersin. Eğlenirsin, ağlarsın onunla...
O her zaman, her halukarda yanında gibidir. Zamanla hislerini sadece paylaştığına değil yaşadığına inanırsın.
Aynı şekilde onun içinde sen aynı yerdesindir. Onun benliğinde. Ne tuhaf oldu benlik kelimesi burda.
Ama öyledir işte ya inanmak istediğin ya da sana inandırılan budur.
Koca bir zaman geçer hayatına başka, başka insanlar dahil olur. Ama onun yerini kimse alamaz.
İlk onunla paylaşırsın senin için önemli olanı. İlk onunla ağlarsın çoğu zaman belki.
Bir gün uyandığın da,, ya da çoktan olan bir şeyi bir gün fark ettiğinde anlarsın ki, o öyle değil.
Aslında sinyalini vermiştir çoğu zaman öyle olmadığının gözün kör olmuştur görememişsindir.
Kötü söylemiştir, iyi anlamışsındır. Yanlış yolu göstermiştir sorgusuz, sualsiz yürümüşsündür ardında.
İlk düştüğün de kaldırmıştır seni belki ama sonra ki darbeyi o vurmuştur gizliden.
Ya kendini çok iyi kamufle etmiştir, ya da sen görmezden gelip sobelememişsindir kıyamadığından.
Eski bir oyundur saklambaç ve çocuklar bedenlerini saklarken kalplerini asla saklayamazlar.
Bu yüzden bazen oyunbozanlık olur. Darınılır, küsülür. Belki sizde çocukken çok küstüğünüz o oyunda birbirinizi asla tanıyamamışsınızdır.
Büyüdükçe tanıyıp alıştığınız bu yeni benliğiniz, yani onun öne çıkan benliği bu yüzden kolay kolay hazmedilemeyebilir.
Büyüdükçe insanların iki yüzünün olduğunu fark etseniz de, konduramadığınız insanlardır onlar.
Konduramadığınızdan çok daha fazla kırıldığınız insanlar. Sizi nerden vuracağını çok iyi bilen avcılardır.
Ve zamanla daha az şeyler paylaşmaya başlarsınız. Daha az birlikte olur daha az güler ve ağlarsınız.
Sonra birden biri gelir ve o her şeyinizi anlattığınız kişinin yerini alıverir. Fark etmeden, anlamadan.
Garip bir şekilde ona yakınlık duyar, onunla paylaşırsınız tüm sıkıntılarınızı sevinçlerinizi.
Sizinle onun gibi ağlamaz, belki onun gibi gülmez ama beklemezsiniz de bu yeni birinin onun gibi olmasını.
Beklemediğinizden kırılmazsınız ama rahat hissedersiniz de onun yanında kendinizi.
Belki beklentisiz ama daha samimidir size .. Üzülürken geçmişte ki gidene teselli olursunuz bu yeni biriyle.
Ve anlarsınız ki, kimse kimsenin yerini tutamaz değil. Tutulan tek şey saplantılı düşüncenizdir.
Mutluluğu tek bir kişiye şartlandırmamak gerekir. Biraz izin verip, müsaade edince birlikte mutlu olduğunuz başka kişilerde olabilir.
Üstelik kendini kamufle etmeden, sevgisini de, öfkesini de size çekinmeden gösteren biri.
...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.