Recebin Öyküsü..
Recebin Hikâyesi,
Not:
Gençken 90 lı yıllarda okul bahçesinde top oynarken tanıştığım
Recep Bülent ağabey ile sadece spor değil ayını zamanda,
namazlara da giderdik. Sonraları bizi sohbete götürmeye başladı.
İyi bir dostluğumuz oldu derken bir gün bize hayatının hikayesini aşağıdaki kısa öyküde ki olduğu gibi anlattı.
Biraz kurgu ve duygu katmış olabilirim. ancak benim kelimelerimin yanında yaşanan olayların vicdanında açtığı,
Daha da derinsel inkılapların yanında nedir ki ?
.
Ancak bir şey var ki direk insan: Allah’a onun indirdiği kitaba saldırdığı an, Yani Gayretullaha dokunduğu an çok geçmeden bir ihtar ile fırsat veriliyor, düzelmezse anlayamadığı bir musibet ile karşılığını, görmektedir. Bazen deprem bazen bir sel bir çığlık,
Bir sinek burnundan girip beynini kemirip ilahi ceza başlarına geçiriliyor.
Öykünün kahramanı hala aramızda yaşamaktadır.
Sırlar Âlemi.
Recep ağabeyle yolda yürürken sen nasıl namaza başladın diye sordum. Oda anlatmaya başladı.
O zamanlar ALLAH inancım yoktu Eşimle birlikte bankada çalışmaktaydım, derken gırtlak kanseri teşhisi konuldu bana.
Hastalığım artıkça başıma gelen bu musibet beni Allah’a daha yaklaştıracağına inkârım ve öfkem daha’da, zirvelere çıkmıştı.
Hastaneye yatırdılar beni doktorlar bana 2 ay veya 3 ay ömür biçtiler. durumu duyan dostlarım beni teselli etmeye çalışıyorlardı.
Allah’tan ümit kesilmez o dilerse hastalığım geçer gibi teselliler vermeye çalışanlara karşı nefret duyuyordum.
Teyzem mülayim ve inançlı biri idi. hastane koğuşunda beni ziyarete gelmiş, Kur-anı açıp okumaya başladığında bir anda sanki cinnet geçirdim elindeki kitabı alarak yere fırlattım ,’Allah affetsin’
Teyzem ağlayarak ve yerden Kur-an’ı alarak Allah seni islah etsin diyerek hemen odayı ve hastaneyi terk etti.
Neyse asıl imtihanım ve yaşadıklarım bundan sonrası olacaktı.
kaldığım koğuşta 2 kişi daha yatıyordu, aramızda ise sadece bir perde vardı, aynı gece her kez uyumuştu, ancak beni uyku tutmamış içimde,
ise sıkıntı ve daralma gelmişti, sanki boğulacak gibiydim, sırt üstü uzanmış gözlerim tavandaydı.
Birden TAVAN açıldı GÖK yüzü göründü.
Neler oluyor dedim rüya mıydı bu hayır gerçek ama nasıl olur,
Binlerce yıldız sanki üzerime öfkeli bir şekilde bana bakıyor, üstüme düşecek elimi uzatsam sanki değecek gibi çok yakın.
Korku tüneline girmiş gibi titremeye başladım. kalkıp kaçmak istedim odadan nafile bedenim taş kesilmiş hiç bir yerimi kımıldatamıyorum,
Yattığım yatak ise kıpırdamaya başladı yatak ile yerden yükselmeye başladım, yatak ile ben tavana kadar yükseldik, olanlara inanmıyordum,
Bir göğe bakıyorum bir yere yatak ile havalanmışım şaşkın ve hayretler içindeyim, Ne olacak diye şimdi diye beklerken sanki beynimin tam ortasına ok gibi vururcasına kulaklarım başladı çınlamaya, gök gürlemesinin şimşeklerin çakması çınlamalar kalbime iniyor,
Bedenime ateşler sarmış gibi bir şeyler içten içe yakıyordu sanki beni
Bir ses ve nida ki kalbim yerinden çıkacak bedenimden ruhum kaçacak yer arayacak gibi gök gürültülü sesin sahibi bu sanki bir başka boyuttan.
^HADDİNİ BİL ,HADDİNİ BİLMEZSEN,BİZ BİLDİRİRİZ SANA^
Kaçmak istiyorum bu buhrandan olamaz bu yaşadıklarım gerçek değil, diyorum amma velâkin vücut kilitlenmiş kıpırdayamıyorum ki bağırmak istiyorum imdat çığlıkları atmak istiyorum ne olur kurtarın beni bu durumdan demek istiyorum ağzımı dilimi oynatamıyorum ki,
Yine Birden Tavan kapandı ve Yıldızlar kayboldu,
Ama ben hala yatak ile birlikte havadayım,,
Aniden sanki biri emir verdi’de bırakın dercesine
yatakta olan ben zemine sert bir şekilde düştüm,
Sanki odaya bomba atılmışçasına bir gürültü koptu, ve yerde yuvarlanmaya başladım demir karyola paramparça oluverdi sanki hem bana hem ’de yatağa üstüne balyoz vurulmuş gibi bir sahne,
Ortalık darmadağın koğuştaki diğer hastalar o sesle yerlerinde fırlamışlar ve perdeyi aralamışlar, bir bana bakıyorlar birde o dehşetli sahneye, bomba patlamış sandılar önce ama ne barut var nede ,
bir belirtisi hiç bir şey anlamadılar.hastanedeki nöbetçi hemşireler görevliler odaya geldiler,
Her kez bir şok içinde olanlara anlam vermek ne mümkün,
Koğuşta yatan hastalardan biriyle kavga ettik de ondan böyle oldu zannettiler,
Peki ben kötü bir serap görmüşüm rüyadan uyanacağımı bekliyorum, Ama ne mümkün ölsey’mişim de yerin dibine girseymişim diyorum kendi kendime,
Beynim kaynar sular içine girmiş gibi acılar içindeyim, Neden yaşadım bunları ne yaptım ben diye kendime gelmeye çalışıyorum, ,
Silkindim kendime geldim, Koğuştaki diğer hastalar hastane yetkilileri soruyorlar bana neler oldu burada,
Anlatsam kim inanacak ki dahi kendim bile hala şüphedeyim,
Az bir zaman sonra sanki tüm bedenim abdest almışçasına
Ne yaptım ben dedim kendi kendime ne kadarda zalim’mişim,
Allahın Kitabını yere atmak ha al işte buldun belanı diyerek kafama kafama vuruyorum,
Bir anda gönlüme sanki bir NUR indi başladım ağlamaya,
Vücudum titriyor içimde sanki volkanlar patlıyor,
Aman ALLAH’IM, ’aman’ ki ’aman’ kalbim yerinden çıkacak,atmasını tüm alem duyacak ve ben bağırmak istiyorum,
SEN VARSIN ALLAHIM AFFET ALLAHIM BENİ AFFET diye TÜM CİHAN DUYSUN İSTİYORUM.
Günler geçti taburcu ettiler beni ilaç falan verdiler,
Ömrüm az kalmış son anların yaşa falan dediler,
Eşim ve ben sanki İslami yeni duymuş öğrenmiş ve Dine girmişçesine ibadet etmeye başladık.,
Bankada çalışıyordum faizli diye oradan’da istifa ettim.cemaatlere gitmeye başladım.,dinimi öğrenmeye son günlerimde olsa yaşamaya çalışıyordum. Yaşadıklarım benim imanımı arttırmış güzel bir tokat olmuştu.
Hastaneye kontrole gittiğimde durumumun hangi evrede olduğunu anlamak için kan aldılar,
Doktorum yanlışlık oldu herhalde deyip tekrar tekrar kan aldılar, Doktorum bana recep bey, hastalığınızdan eser kalmamış
Ne oldu böyle nasıl oldu imkansız deyince, doktora aldırmadan secdeye gittim.ne kadar kaldıysam doktorun seslenişi ile kalktım,ve dedim ki asıl Mucize bu değil doktorum ,
Asıl Rabbimin bana nasıl bir ders verdiğini haddimi bildirdiğini bir bilseniz secdeden sabaha kadar başınız kaldırmazdınız...SON:
Olayın kahramanı ala hayattadır. Selam ve Esenlikler dilerim.
YORUMLAR
Açiz kelamlarımın hata ve kusurlarından herşeyi bilen Yüce Allah'a sığınırım...
''İslah'' kelimesi Aziz teysesinin halis niyetine binaen doğruyu bulma yönünde olmalı. Yoksa kurtların kuzudan men edilemeyeceğini bilen Rabbim o kardeşimizi helak ederdi.
Hani! kitabımızda aklımızın almadığı nice kıssalar var ki inanmak ve inamamak kul iradesinde. İnanmayan, ancak ve ancak bizim idrake nail olamadığımız işaretlerle nasip olanlara gösterilmekte. Ne mutlu onlara ki kurtuluşa ererler.
Gören için herşey ayan, görmek istemeyen içinse her perde beyan... Nano teknolojisinin sırrına ermişken dünya, Allah'ı göremeyen insanlığa ne demeli? Bilmiyorum...
Paylaşımınız için teşekkürler.
Allah şifa vermiş uzun ve hayırlı ömürle de şereflendirsin o kardeşimizi inşllah!
Selam ve en içten saygılarımla...
".teyzem mülayim ve inançlı biri idi.
hastane koğuşunda beni ziyarete gelmiş, Kur-anı açıp okumaya başladığında bir anda sanki cinnet geçirdim
elindeki kitabı alarak yere fırlattım ,Allah affetsin beni . teyzem ağlayarak ve yerden Kuranı alarak Allah seni islah etsin diyerek hemen odayı ve hastaneyi terk etti."
.............
Teyzesinin islah duasi kabul oldu demek..
Böyle ibret vari olaylar yer yer vuku bulmasinin pek tabiiki hikmetleri coktur
.Sadece bunlar Seriat`ta delil olarak kabul edilmezler.daha cok yasayanlari baglar.
Paylasimin icin Allah(cc) razi olsun emegine saglik