- 270 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kin ve Sevgi Üzerine
KİN VE SEVGİ ÜZERİNE
Önce düncel
Sevgili okuyucular, yaklaşık 2500 yıl önce Atina’da yaşayan ve ölümsüz tragedyalar yazan Sophokles: “Ben bu dünyaya kin değil, sevgi paylaşmaya geldim,” diyor.
19. yüzyılın ikinci yarısında yaşayan Fransız yazar Alphonse Daudet, kini şöyle tanımlamış: “Kin, zayıfların öfkesidir.”
Eserlerinin çoğunu okuduğum ve romanlarına hayran kaldığım Dostoyevski: “Sevgi ile kin, aynı kalpte uzun süre barınamaz,” demiş.
Meşhur Fransız filozof Alain’in “Sevgi her zaman karşılık görür, kin de…” özdeyişini ve Budistlerin kutsal kitaplarından biri olan Dhammapada’daki şu cümleyi yazmadan geçemeyeceğim: “Kin, hiçbir zaman kinle söndürülememiştir; kini sadece iyi niyet yok eder. Bu, değişmez bir kanundur.”
İnsanlığa mal olmuş meşhur şahsiyetlerin “kin ve sevgi” üzerine söylediği özlü sözleri toplayıp yayımlamaya kalksak sanırım bir kitap eder. Şimdilik beş örnekle yetinelim. Burada şöyle bir soru sorabilirsiniz: “Hep yabancılara ait örnekler vermişsin; bu konu hakkında bizim aydınlarımızın hiç mi sözü yok?”
Olmaz mı efendim! Hem de yüzlercesi var. İşte birkaç örnek:
Hz. Ali: “Kin güden insanın sevgisi olmaz.”
Hz. Mevlana: “Kin tutma, zira kin yüzünden sapıtanların kabirlerini kindarların yanına kazarlar.”
“Gel, gel, ne olursan ol yine gel / İster kâfir, ister Mecusi / İster putperest ol yine gel / Bizim dergâhımız ümitsizlik dergâhı değildir / Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel / Şu toprağa sevgiden başka bir tohum ekmeyiz.”
Bir hadis: Biri “Mahmûmü’l-kalp ne demektir?” diye sordu. Efendimiz (SA) şöyle buyurdular: “Bu, Allah’tan korkan tertemiz kalptir; içinde hiçbir günah, zulüm, kin ve haset yoktur.” (İbn-i Mâce, Zühd, 24)
İki ayet: “Ey iman edenler; adil şahitler olarak Allah için hakkı ayakta tutun. Bir topluluğa olan kininiz sizi adaletten alıkoymasın…” (Maide Suresi, 8. ayet)
“(Cennette) Onların altından ırmaklar akarken kalplerinde kinden ne varsa çıkarıp atarız…” (Araf Suresi, 43. ayet)
Sevgili okuyucular; yazımın düncel bölümünü lise birinci sınıfta okuduğum, okurken âdeta çarpıldığım ve belleğime nakşettiğim, Yunus Emre’ye ait çok kısa bir şiirle sonlandırıyorum.
“Adımız miskindir bizim
Düşmanımız kindir bizim
Biz kimseye kin tutmayız
Cümle âlem yârdır biz
Dünya haramdır hamlara
Lakin helaldir haslara
İçinde sevgi olmayan
O dünya murdar bize”
Ne diyor derviş Yunus? “Bizim düşmanımız kindir, cümle âlem bizim için sevgili gibidir,” diyor. “Sevgisiz bir dünya murdardır,” diyor.
Şimdi de güncel:
Sevgili okuyucular, şu cümleyi işittiniz değil mi?
“Dindar ve kindar nesil yetiştireceğiz.”
“Evet, işittik; hem de defalarca!” dediğinizi duyar gibiyim.
Lafa gelince “Allah, Kur’an, Peygamber” diyen, nutuklarında Mevlana’nın ve Yunus’un insan sevgisinden bahseden, Hz. Muhammet’in “Ben, ancak güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim.” hadisini dilinden düşürmeyen; fakat İslam’ın asla tasvip etmediği kindar nesil yetiştirme arzusunu meydan meydan ve bağıra çağıra ilan eden bir zihniyet var bu güzel ülkede.
Çok üzgünüm…
Kalın sağlıcakla!
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.