Ademin Arızaları
Bir nefes
Bir kalp atışı
Bu dünyada yaşamak için olmazsa olmaz şart. Bu dünyaya bağlayan, onunla var olduğumuzu hissettiğimiz… Nefes alıp verirken, var olduğunu hissettiğimiz ne varsa yok olması gibi. Her an ölüm kısa aralıklarla, nefes nefese hatırlatırken.
…
Bir heves
Bir dava satışı
Dünya konu olunca onu bize bağlıyan hevesler. Bizi düşündürmeyen, körü körüne peşinden sürükleyen hevesler. Var olan ve kalıcı davadan uzaklaştıran. Aslında herkes bir ticaret yapıyor, hacmi büyük veya küçük.
…
Bir ses
Bir cana can katışı
Tam boğuluyoruz diyoruz, depresyon bize dünyayı zindan edecek sanıyoruz ki… İmdat arıyoruz. Bir ezan sesi… Çocuğumuzun sevinçle yanımıza sokuluşu, eşimizin iyi ki varsın deyişi yani aşk… Dünyadan, dünya düşüncelerinden koparıyor bizi…İyi ki var dedirten aşk ve sevgi.
…
Bir kafes
Bir suda batışı
Ten de bir kafes, ruhumuzu saran. Ruh batar mı, asla … Beden dünya normlarına uygun olunca, her bedenin ağırlığı nehire, denize, okyanusa girse çekiyor derinlerine. Ten küçülüyor, güçsüzleşiyor dünya boyutlarının karşısında. Dünya sanki meydan okuyor ten kafesine sığmış ruha…
…
Bir piyes
Bir ömrün yetişi
Her canlının içine sığan ömür, üç aşağı beş yukarı aynı acıları, mutlulukları, aldıkları ve verdikleriyle bir ömre sığıyor. Herkes sınavda, tercih etme lüksüne cahilane atılıyor. Tercihi ise bilgisizliğinden olsa gerek sonuçları hüsranla bitiyor. Bir tepeyi aşarken inişi de öğretiyor. Bir ömür eşittir acılar denklemi karşımızda sapasağlam duruyor..
…
Bir kısas
Bir sona itişi
İntikam, kin, gurur… Bizi yapılana karşı kısas yargısı veriyor. Öfkeyle kalkan zararla oturuyor. Her yanlış kısas bir başka acı son oluyor. Sona giden yolu hızlandırıyor.
…
Bir kıyas
Bir çarenin bitişi
Hep başkasının en güzelini yaşayıp da bizim yaşamadığımız kıyaslar. Neden deyip sorguladığımız, kaldıramadığımız gerçeklere isyanlar… Başkasının yaşadığı sonuçları bize çare olmuyor.
…
Bir teras
Bir ruhun ötüşü
Kimsenin duymadığı yükseklikte bir teras… Bağırış! Çaresizliğimizin Hiroşima’ya atılan bombadan farkı olmayan sonuçları doğursa da! Bir anlık boşalış, ruhun bedenden çıkışı… Sonuçlara çare olmasa bile. Kim bilir kaç Hiroşima’ya atılan bomba biz rahatlayalım diye atılacak.
…
Bir Yunus
Bir iman duruşu
Sevgiye ulaşan, Yunuslar… Kuyuda Rabbine sığınan Yusuflar… Yokluğu keşfeden dervişler. Dünyayı kendisine hizmetçi yapmışlar. Küçülmüş dünyanın sunduğu ne varsa bastığı topraklarda! Gerçekten ezilmiş, küçülmüş dünya. Ölmeden ölmüşe dünya, ne sunsa altın tepside değer görmemiş. Dünya top olmuş, her vurduğunda acının kalesinde gol olup, hükmüne son vererek, mutluluk kazanan olmuş. Sevgi ve ilahi aşk, bu dünyanın sunmadığı çareler. O çareye tutunan, ne kadar az olmuş. Bu yüzden dünya var olmuş, kimleri toprağının içinde çürütmüş, kazanan o olmuş…
…
Bir tas
Bir ölünün yunuşu
Dünyanın izini siler diye tasla dökülen suyla yıkanmış beden. Asla kirlenmemiş, apak bir kefenle sarılmış ten. Artık, dünyayla iletişim kurduğu ne varsa kendini terk etmiş. Yokluğunu görmediği, dünyadan ayrılmak istemediği tercihleri ruhuna gösterilmiş. O çürüyen tene hangi kafes bulunurda yeni bir alemde yaşanılır kimse bilmiyor. Dünya verdiklerine rağmen kaybettiği bir şey de yok. O kıyamete kadar kulları karşısında hep kazanacak değil mi?
…
Saffet Kuramaz
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.