- 281 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
SORUNSUZ ÜLKE İÇİN FORMÜL 2/2
aSORUNSUZ ÜLKE İÇİN FORMÜL 2–2
MİLLİ EĞİTİM
40. Ülke genelinde ilkokuldan, yüksek okulların son sınıfına varıncaya kadar. Her sınıf ve bölümler için, ders saatleri dâhilinde kademeli olarak televizyon aracılığıyla, her sınıfa TV ler konulup, öğretmenleri ve asistanları başlarında olmak üzere merkezden verilen dersler ve bilgiler, öğretmenleri huzurunda izlenip, gerektiğinde düşünce ve fikir jimnastiği açıklamaları yapılacak, sınavlarda ülke genelinde aynı anda olacaktır.
Mesela; Lise 3. sınıfta okuyan öğrenciler bulundukları okulda, bölümüne göre aynı sınıf içinde olacaklardır. Bunun için gerektiğinde sınıflar arasındaki duvarlar ortadan kaldırılıp, kameralar yerleştirilerek tüm öğrenciler öğretmenleri tarafından ekranda görülerek dikkatleri takip edilecek, öğrencilerin önündeki ışıklardan uyarıda bulunulacaktır.
Ders esnasında öğrencilerin davranışları ışıklı ikazdan dolayı öğretmenin önündeki bilgisayara derecelendirilmede puan düşülmüş olacaktır. Onun için ikaz almamaya özen gösterip, dikkatlerini artırmak zorunda olacaklardır.
Elektrik kesintisi anında, jeneratörler otomatik olarak devreye girecektir.
Bu uygulamalar ilk önce bazı dersleri kapsayıp zamanla tamamını içerecektir.
Derslerin sonunda öğrenci ve öğretmenlerin değişik fikir ve düşünceleri, anlayış ve görüşleri, icat ve imalata katkıları şeklinde, bağlı oldukları Milli Eğitim ve oradan da genel merkezde toplanıp, puan durumlarına göre bu doğrultuda yayınlanması da ayrıca yararlı olacaktır.
KÖY SORUNLARI
41. Bu tür uygulama köy ve köylü işlerinde ve köylerin kalkınmasında; ziraat mühendisi, veteriner, imam ve öğretmen olarak merkez köyler kurulmalı ve bu kimselere lüks biçimde, dayalı döşeli lojmanlar tahsis edilmeli, bilgisayarlı ve asistanlı çalışma odaları bulunmalıdır.
a. ZİRAAT
Ziraat mühendisi emrine askeriyenin yıpranmış, ihtiyaç fazlası jeeplerinden tahsis edilmeli, bu arada nasıl ki komutanlar yenileniyorsa belirli bir ömrünü tamamlayan araç-gereçler de başka bölümlere kaydırılarak yenilenmelidir.
Veterinere de araç tahsis edilmelidir. Bu araçların yıl içindeki arızaları o kurum tarafından karşılanmalıdır. Benzin sarfiyatı da aynı şekilde olmalıdır.
Bu şekilde isterlerse köylülerin birlik ve beraberliklerini tesis için av partilerinde bile bu araçları kullanabileceklerdir, bu esnada yakıt giderleri vatandaşlar tarafından da karşılana bilir…
b. Ziraat mühendisi; emrindeki bölgeyi bilgisayara harita olarak girecek, toprak özelliklerine göre kotlayacak ve bunun sonunda da hangi mevsimde, nemlilik oranında, ne kadar derinlikte, hangi aletlerle işlenmesi gerektiğini ve bu toprakların hangi ürünlere daha az masrafla elverişli olduklarını bilgisayara verileri verip bunun sonucunda ise köylerden başlayarak, ilçe, il ve ana merkez olarak ülke genelinde hangi cinslerde ve miktarda toprak sahibi olunduğu bilinerek, ihracat ve ithalat bağlantıları TAHMİNİ olarak yapılmış olacaktır.
Doğal olan bu topraklar arasında sulama ve gübre miktarlarındaki farklılıkları, mühendislerin denetiminde üretime geçirilmiş olurken, çiftçiler bilgilendirerek bu sisteme yardımcı olmaları sonucunda, karne verilerek; gerektiğinde tohum, gübre, ilaç ve sulama işlemlerine karne notlarına göre destek olarak katkı sağlanacaktır.
Çiftçinin bol ürün alması ziyadesiyle devletin de zenginliğini sağlar. Devlet de bu verilere göre nelerin üretilmesi gerektiğini, yurt içi tüketim ve ihracat oranlarına göre tahmini planlar hazırlayarak kavun, karpuz, soğan, domates, çay, tütün vs. de olduğu gibi çöpe dökülmesini önlemiş olur. Dolayısıyla ihtiyaç fazlasına ne masraf yapılmış, nede karşılığı alınmayacak ürüne emek verilerek umutlandırılması sonunda hayal kırıklığı yaşanması da önlenmiş olur. Bunun için ihracat ve ithalatçılara tahmini durum önceden genel olarak bilgilendirilerek duyurulmuş olur.
c. HAYVANCILIK
Veteriner gözetiminde üreticilere faizsiz ve geri ödemesiz krediler verilerek en güzel ve sağlıklı biçimde, modern bir şekilde hayvancılık teşvik edilecek, günlük, haftalık, yıllık masraflar bilgisayara işlenecek ve aynı şekilde; et, süt, yumurta, tüy ve deri gibi üretimlerde bilgisayara geçecektir.
Tüm bunların sonucunda net gelirler ortaya çıktıktan sonra; devlet sadece bir kaç yıl gibi belirli süreçlerde kardan pay alacaktır. Zararlar halinde ise zarara ortak olacaktır.
Bu işlemler gerçekleşirken ani baskınlarla müfettişler vasıtasıyla denetimler de yapılmış olacak. Zaten; eksperli, kalite kontrollü ve otomatik olarak her şey sigortalıdır. Sigortalar kendi ekibini kurarak, kontrollü üretim ile yetkili olduğu her türlü sigortacılık işlemlerinde, işletmelerin bir nevi ortağı gibi sorumluluk almış olacaktır. Zararı genellikle sigortalar karşılayacağı için zarar etmeyecek şekilde ve standartların en üstünde üretimi için seminerler verecek ve gerektiğinde okul gibi eğitimlerle öğreterek bilgilendirecektir.
Aksi halde üretici sigortası tüketici sigortaları ile karşı karşıya kalır.
Üretici sigortaları Köylülere konferanslar vererek üretimin ve kalitenin artırılmasına katkıda bulunurken, birlik ve beraberliği tesise yardımcı olan köylülere ayrıca puanlar verilecek ve devletin maddi imkânlarından fazlasıyla yararlandırılacaktır.
Her nerede ne üretilirse üretilsin tüm üretimler ve satımlar bir işletme niteliğindedir. Dolayısıyla gider ve geliri işletme kimliği olmadan alması ve satması otomatik olarak mümkün değildir. Her alım ve satımda sigortalar zaten devrede olacaktır. Her işletmede birden fazla kişiler hisse sahibi olabilecektir ve işletmelerdeki harcamalar sosyal güvenceye dâhil değildir. Ancak şahsi harcamalardan, vergiden alınan pay emeklilik derecesini oluşturur.
42. İcat imalatta bulunanlara, hayati ve öncelikli önem verilecek, ispatı kabil olduğunda sırasına göre ikramiye verilerek üretim için de faizsiz ve geri ödemesiz zaman ayarlı, kardan-zarardan paylı kredi sağlanacaktır. Ülkede faiz yoktur.
Ne tür fikre sahip olursa olsun, her kişinin buluşları teknik bilim uzmanlarınca desteklenmeli hiçbir kişinin izni dışında önemsiz görünerek heves ve heyecanı kırılmadan sonuca ulaştırılmalıdır.
Sonuç ne olursa olsun, buluş niteliğinde ki her çalışmanın sonucu üzerine açıklama yazılarak, müze şeklinde korunmalı. Nasrettin Hocanın göle yoğurt mayalamasını iyi anlamalıyız. Başarısız olduğunda kaybın maliyeti maya, başarıda ise gölün yoğurt olacağını bilmeli ve düşünmeliyiz.
Yüzlerce buluştan biri tuttuğunda bütün mayaların masrafını karşılayacağını da bilmeliyiz.
Netice alınan her buluşun; patent giderleri, rüçhan dâhil kişiye yüklemeden karşılanmalı, seri üretime geçmesine de her türlü destek verilmelidir. Üç-beş yıl gibi zaman diliminde elde edilen net karın belirli bir kısmı da diğer mayalar için kullanılacak şekilde düzenleme yapılmalıdır.
Mucitlerin çalışmalarında geçen zamanda kendi geliri ne olursa olsun ilave olarak, en azından asgari geçim standardı kadar ek ödeme yapılmalı, misafirhanede kalmaları ve yeme içme gibi giderlerini de karşılamalıdır.
43. Ülkemizdeki Televizyonlar ayrı-ayrı saatlerde bilim teknik, icat ve imalatlar hakkında programlar yapmalı, dallar arasında yarışmalar düzenleyerek ödüller dağıtmalıdır.
Bu arada savunma araçlarına da önem verilmeli, askeri sınırlar dâhilinde buralarda da yarışmalar düzenlenmeli, sır olarak saklanıp uygulamaya geçilmelidir.
Savunma sanayi özelleştirilip dışa bağımlılıktan kurtarılmalı ve bu sayede ihracat bağlantıları da artacaktır.
44. Tüm arazilerin sulanması sorunu…
45. Tüm insanların okuması ve diploma alması. Ziyadesiyle iyi şeyler düşünülmesini sağlama sorunu.
46. Diğer ülkelerde yaşayan soydaşlarımızın burnunun bile kanamaması sorunu. Kanadığında bir insanın neresi acırsa, oranın en acil şekilde tedavi edildiği gibi, ülke de insan gibi düşünülmeli anında tedavi edilmelidir. Aksi halde ülke (insan) hasta ve sakat sayılır. Buralardaki insanlarımız bizim gücümüzü temsil etmeli aşağılanıp-horlanmamalıdır.
Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için, Milli Şuur, Milli Duygular içinde bir bilek, bir yürek gibi yaşamaya gayret göstermeliyiz.
Ve yüreklere su serpen duamızı hep bir ağızdan tekrarlayabilmeliyiz.
Allah’ım biz insanlara düşünmeyi, iyiyi, güzeli, doğruyu bulmamızı ihsan eylediğin için şükürler olsun… Her şey ailem, çevrem, Ülkem Türkiye’m için, Dış Türkler için, İslam âlemi ve Tüm Dünya insanlarına insanlık için, bizi düşünmeden ve sana kulluktan aciz koyma Yarabbi…
Telif sahibi; İrfan Gençer: Bekâr, emekli, mucit ve düşünür…
NOT: Asil okuyucu! Görüş ve düşüncelerinizle, varsa sorularınızı iletmenizi, ayrıca sevdiklerinize milli-dini günlerde tebrik kartı olarak ve yaş günü gibi kutlamalarda hediye edilmesini geleceğe yatırım şeklinde düşünülüp, telifli olduğunu da hatırlatarak elinizde ki tüm e-mail adreslere www.mucitler.com.tr.tc , mucitirfan.blogcu.com/, www.mucitirfan.azbuz.com mucitirfan adresini vermenizi diler saygılar sunarım. Bu sitelerim maalesef erişilemez olmuş.
Telif sahibi; İrfan Gençer: Bekâr, emekli, mucit ve düşünür…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.