YARISI YAZ GERİSİ GÜZ
YARISI YAZ GERİSİ GÜZ
Ağustos ayı gelince özellikle geceleri hafif bir serinleme gözlense veya bir yağmur serinliği ile karşılaşsak büyüklerimizin ‘’On beşi yaz, on beşi güz’’ dediklerini çok duymuşuzdur. Yarısı yaz, devamı güz bir aya daha girdik.
Ağustos ayı bir dönüşüm ayıdır. Yakın tarihimize baktığımızda ağustos ayının özellikle Türkün var olma mücadelesinin verildiği kritik zaman dilimlerinden birisidir. İşgalci Yunan Ordusunun Polatlı yakınlarına kadar ilerlediği, top seslerinin Ankara’dan duyulur olmuştu. 1922 Ağustos’unda Başkomutan Mustafa Kemal’in Kocatepe’den Afyon Ovası’na doğru bir kartal gibi bakışı, silah arkadaşları ile son istişareleri de yaparak Büyük Taarruz emrinin verildiği aydır ağustos.
Ağustos yarısı yaz, devamı güz olan bir ay olsa da bizim için ‘’ağustos’’ hep aydınlık, hep sonu zaferle bitmiş Anadolu’yu yurt edinme, bir var olma mücadelesinin sonunda Zafer Bayramlarının da kutlandığı bir aydır.
Çanakkale Boğazından 1915 yılında savaşarak geçemeyen işgalcilerin, Mondros Mütarekesinin bağlayıcı hükümlerinden yararlanarak ellerini kollarını sallayarak İstanbul’u işgal etmişlerdi. Sarayın kendi derdine düşmesi, Damat Ferit gibi hükumet yetkililerinin işgalcilere hizmet eder hale gelmesi karşısında 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal ve arkadaşlarının Samsun’a çıkmalarıyla Anadolu hareketi başlamış ve 30 Ağustos 1922’de zaferle sonuçlanmıştır.
Türklerin Anadolu’ya girdikleri, kendilerine yurt edindikleri zaman dilimi de yine bir ağustos ayına rastlar. (26 Ağustos-1071) Bu tarih bir tesadüf müdür? Yoksa Başkomutan Mustafa Kemal 26 Ağustosu özellikle mi seçmiştir bilemiyorum. Ama bu konudaki bütün cehaletime rağmen bu tarihin özellikle seçilmiş olduğuna dair güçlü bir his taşımaktayım.
On beşi yaz, devamı güz diye de adlandırılan ağustos ayının bizleri hep zaferlere, aydınlık günlere taşıması dileklerimle…
ZAFER BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN...
Salih KOÇ
[email protected]
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.