X-y-z Haberleri...
Ben çok yazdım, hala kısıtlama, fişleme, kim ne yazdı, kim ne yaptı sosyal medyada... Ne derler kelimiz yok, sakalımız mı.. Boş geç...
Bir dislike verdi z kuşağı ..Al başa belayı... Umarım şu sanal kısıtlama gelmez.
Gelirse de bir şekilde deler yeni kuşaklar... İstipdata gerek yok... Sonra niye deldin yasağı atın bunu içeri diye diye dışarı da sadece ....Neyse.. Boş geç..
Bir ülke kendi bacağına ayağına eline kafasına nasıl sıkar aklım almıyor..
Zaten iş o noktaya geldi ki artık akıl almıyor..
Mehmet Akif’in bir sözü vardı:
Madem acımıyorsun kendine bari çocuğuna torununa acı vb mealinde..
Bir kaç yazı topladım gazetelerde, sağdan soldan... Kaynakları altında...
Saygı huzur ve sağlıkla..
**
Y KUŞAĞI UYUMSUZ BULUNUYOR
Her gün binlerce yeni mezun, kıyasıya rekabet, kıt kaynakların daha çok kişi tarafından kullanılması dönemi yaşanırken, şirketler Y kuşağını uyumsuz bulabiliyor. Bugün 40’lı yaşlardaki X kuşağı, sabırla ve çalışkanlıkla yıllar içinde bir şeyler yapması gerektiğine inanırken, Y kuşağının böyle bir vakti ve sabrı yok. Kuşak çatışması da işte tam da bu noktada oluşuyor diyen Çevik bu iki çalışan grubunun çalışma ritimleri, tercih ettikleri saatler ve motivasyon mekanizmalarının farklı olduğunu belirtiyor. Y kuşağının şirket dengelerini nasıl etkileyeceği üzerine Çevik sözlerine şöyle devam ediyor: ’Bir şeyleri çağa uydurmak adına, hoyratça eleştiride bulunan Y kuşağı, kendisi için de tehdit oluşturmakta. Bu noktada şirketlerin asıl konusu Y kuşağının hızına yetişmek değil, mevcut eski çalışanlar ile yenileri uyumlamak ve takım halinde çalıştırmak. Özetle, asıl konuşulması gereken Y kuşağı ve bunların nasıl yönetileceği değil, şirketlerin yeni ekonomik düzene nasıl uyum sağlamayı hedefledikleri ve insan kaynağı yönetimini stratejilerinin neresinde kullanmak istedikleridir. Y kuşağının dikkat etmesi gereken en temel faktör ise; gelişim fırsatları, yeniliklere açıklık, hızlı kariyer imkânından ziyade, kendi inanç ve değerlerinin çalıştıkları şirketinkiler ile örtüşüp örtüşmediği olmalıdır. Çünkü bu kuşak dönüşümü sağlayacak olan kuşaktır.’
www.yenisafak.com/yenisafakpazar/xyz-kusagi!-436173
**
Radyo, evleri terk ediyor!
Evdeki radyo, bilgisayar, televizyon bulundurma oranında radyo en düşük çıkarken, radyo dinleme oranları ise Z kuşağı için yüzde 22, Y Kuşağı için yüzde 32, X kuşağı için ise yüzde 48. Gençlere oranla ileri yaştakiler radyoyu daha çok dinliyor. Gençler radyoyu en çok cep telefonundan dinlediğini belirtirken, X kuşağı radyoyu en fazla radyo-teyp çalardan dinliyor. Araştırmada X, Y ve Z kuşaklarının en çok kullandığı iletişim araçlarına ilişkin veriler de elde edildi. Z kuşağı daha çok cep telefonu kullanıyor, radyo, gazete ve televizyonu daha az tercih ediyor.
Televizyonu ise en çok X kuşağı izliyor. X kuşağı interneti, yüzde 33 oranı ile en çok haber okuma ve gündemi takip etmek amacıyla kullandığını belirtmiş. Y kuşağı yüzde 23 oran ile en çok sosyal medya amaçlı, Z kuşağı ise en çok sosyal medya ve oyun, eğlence amaçlı kullanıyor.
Araştırmada X kuşağının yüzde 99, Y kuşağının yüzde 100, Z kuşağının yüzde 97’sinin akıllı telefon sahibi olduğu görülmüş. X kuşağının yüzde 32’si günlük 4 saat ve üzeri, Y kuşağının yüzde 62’si 4 saat ve üzeri, Z kuşağının da yüzde 53’ü günlük 4 saat ve üzerinde cep telefonu ile zaman geçiriyor. Bireylerin yaşları küçüldükçe televizyon izleme saatleri de kısalıyor. X kuşağı en çok haber-tartışma programlarını seyrettiğini belirtirken Y ve Z kuşağı en çok dizi izlediğini söylemiş. Her gün gazete okuyanların oranı X kuşağında yüzde 63, Y kuşağında yüzde 35, Z kuşağında ise yüzde 9.
t24.com.tr/haber/z-kusagi-geleneksel-medyayi-terk-ediyor,424745
**
"AYAK SESLERİ DUYULUYOR"
"Hiç eğip bükmeden, FETÖ’nün getirdiği ’The İslam’ birkaçımız istisna, hepimizin çok ama çok hoşuna gitti. Sadece ılımlıların değil, milliyetçi, muhazafakâr, sağcı, hatta liberal herkesin. Radikallerimiz bile çocuklarını bu okullara gönderiyordu. Rasyonalist, Pragmatik, Determinist bir nesil yetiştirdiniz. Bugün bizim yetiştirdiklerimiz bizi ’ban’lıyorlar." düşüncesini dile getirdi.
Tamam işin içinde yapay zeka da var, troller de, ama işin gerçek boyutu da var. Bunu görmezseniz, yanılırsınız. Kendinizi kandırmak için bu bahaneye sığınabilirsiniz, ama, sokağın sesini duymak istiyorsanız, kamuoyu şirketlerine gerek yok, her şey apaçık ortada.. Kendimizi kandırmayalım. İşte bugünkü xyz kuşağı dediğiniz onlar. Duyduğunuz ayak sesleri onların ayak sesleri. Sokağa bakmanıza da gerek yok, kendi ailenize, iş arkadaşlarınıza, komşularınıza, akrabalarınıza bakın görürsünüz.
"KİMSEYE İNANMIYOR VE GÜVENMİYORLAR"
"Siz bunların üstünü örterek birilerini suçlayarak şuuraltlarınızı baskılayabilirsiniz ama, bu xyz kuşağının şuuraltının sizlerinki kadar kilidi yok. Onlar kimseye inanmıyor, güvenmiyor. Din ve tarihle, gelenekle bağları tamamen duygusal. Vicdanları din algılarından daha güçlü. Akılları ile dilleri arasında fazla mesafe yok. Daha asabidir, sabır nedir bilmiyorlar. Eğlenceli, heyecan duyacakları bir hayat istiyorlar ama bu o kadar kolay değil."
Kaynak Yeniçağ: Akit yazarı Abdurrahman Dilipak hükümeti uyardı: "Gelen ayak seslerini duyuyorum, siz de duyun"
**
X kuşağı: Yeri gelince tarih, yeri gelince teknoloji
Bu kadar kuşaklardan bahsetmişken belirtmeliyim ki bir Y kuşağı olarak dinlemekten en keyif aldığım kuşak “X kuşağı”(1963- 1981 doğumlular)
Gelişimin her halini gören bu insanlar, yeri gelince tarihi, yeri gelince teknolojiyi yansıtıyorlar.
Elinde akıllı telefonu ile sosyal medyada gezinirken, annem ev telefonundan karşı tarafa bağlanmak için nasıl sıra aldıklarını, televizyonundan dijital içeriklerin bulunduğu siteden yabancı dizilerini izlerken, mahallede tek bir kişide siyah beyaz televizyonun olduğunu, herkesin haftada bir yayınlanan filmi izlemek için o eve girdiğini anlatıyor.
Y kuşağı: Çocukluğun tadını almış son nesil
Mensubu olduğum “Y kuşağı” ise bana kalırsa çocukluğun tadını almış son nesil.
Sokakta oynayan son nesil demek de yanlış olmaz.
Oyuncaksız oynanabilen fakat insansız oynanamayan oyunların mucididir bu nesil.
Bu yüzden de akran ilişkilerinde insana muhtaçlığı bilen, problemlerini kendi çözen bir nesildir.
Kurgulanmış oyunları oynamamış, yaratıcılık sınırlarını zorlamış bir nesildir.
Annesinin tek bir bakışından destanlar çıkaran, anlayamadığı noktalarda da nöronlarının hızlı sinyalleri için dua eden bir nesildir.
Hangi kuşak olursa olsun; değişmeyen mutlak doğrular var.
Dürüstlük, sevgi, saygı her kuşakta olması gereken özellikler.
Hayat şartları değişse de, aktarılması gereken özellikler bunlar olmalı.
www.posta.com.tr/yazarlar/safak-costu/x-y-z-alfa-kusagi-nedir-birbirleriyle-neden-catisir-2218270
**
‘Farklı bir din veya mezhebe ait biriyle evlenebilirim’ diyenlerin oranı önceki nesilde yüzde 32 iken, Z kuşağı içinde yer alanlarda bu oran yüzde 82"
Z kuşağının yüzde 15.7’si namaz kılma, oruç tutma gibi dini inançlarının gerekliliklerini yerine getirdiğini söylerken, yüzde 55.8’si ise bu gereklilikleri yerine getirmediğini söyledi. Yüzde 28,5’i de inançsız olduğunu ifade etti.
Z kuşağı dışındakilerin ise yüzde 62’si oruç tuttuğunu söylerken, yüzde 32’si ise düzenli ibadet ettiğini belirtti. Z kuşağının yüzde 76,4’ü adalet, demokrasi, ifade ve düşünce özgürlüğü, liyakat, israf, sanat gibi kavramları önemli bulduğunu ifade etti. AB’yi destekleyenlerin oranı Z kuşağında yüzde 78.6 iken diğer X ve Y kuşaklarında bu oran yüzde 35.6.
Z kuşağına mensup gençler, kendisini genel olarak belli bir ideolojik gruba veya herhangi bir siyasi partiye mensup olarak görmüyor.
Z kuşağı ile ilgili Türkiye’de yapılan araştırmalar, bu kuşaktakilerin yaklaşık yüzde 68,7’sinin, kendisini Atatürkçü veya muhafazakar ya da milliyetçi gibi belli kategoriler içinde tanımlamadığı ve mevcut siyasi partilere karşı herhangi bir yakınlık hissetmediğini gösteriyor.
Ankette Z kuşağının yüzde 86,7’si oy kullanırken ebeveynlerin etkisinin olamayacağını, iradesinin ön planda olduğunu söyledi.
onedio.com/haber/gezici-arastirma-dan-z-kusagi-raporu-yuzde-15-i-namaz-kiliyor-tamami-esitlik-istiyor-908325
**
YORUMLAR
X Y ve Z kuşaklarını sosyolojik bir derinlikle istatistiksel olarak ela alınmış... Tabi bu istatistikler yaklaşıktır, bir iki fazla ya da eksik olabilir... Yetmişli seksenli yıllarda ki gibi pek politik gibi görünmesler de yine ülke de olanların farkındalar... Hele de sosyal medyayı kullanma hızlarına sanırım ancak Z kuşağından bir sonra ki kuşak yetişir gibi geliyor ki o kuşak da ne zaman ortaya çıkar, biz yetişir miyiz, onu da bilemiyorum. Beş on sene içinde ülkede, dünyada nasıl gelişmeler olur, neler değişir onu da zaman gösterecek... Güzel bir yazıydı kutlarım içtenlikle...
Nesildaşım emeğine sağlık öncelikle...tam bir kuşak karşılaştırması olmuş...akıllarda daha net çizmek adına...
Hami dedin ya aklım almıyor benim artık bedenim bile almıyor artık...kurdeşen döküyorum artık sinirden...
Bizi kuşak farkları değil çarpık zihniyetler bitirir...
Ne denir...umut ölmez umuyorum...
Sağlıcakla
Yinsani
Katkıların için çok teşekkürler..
eksik olma