- 410 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
CAHİL ‘SEN’! SUS
O kadar yalnız, mutsuz bitmiş bir haldeyiz ki! Ayağımıza takılan karantina ve yasaklama prangalarıyla kısıtlanan hayatlarımızda kavanozlara hapis yaşıyoruz yaşamak sayılırsa!
Yeri geliyor işimiz yok! Aşımız yok! ‘çalmak, çırpmak mı gerek?’
Geçmiş travmaların izi çok!’ beynimizi formatlamamız mı gerek?
İlişkilerde samimiyet yok!’ aşkı mezara gömmek mi gerek?
Kıskanç insanların mutasyona uğramış beyinlerinde hasar çok! ‘psikiyatri mi olmamız gerek?
Sapık ruhlar her geçen gün artıyor! ‘yenilmek mi gerek?’
Kalbimizi korumak için? Onu karantinaya almak, yasakların hiç bitmemesini istemek mi gerek?
Kalbimize yara açan ama asla merhem olmayanlara hala sarılmak mı gerek?
Biz normal bir şekilde örf ve ananelerimizi koruyarak yaşamaya çalışırken! ‘anormal insanlara bir açıklama yapmamız mı gerek?’
Kendini bilmek gerek, kendini bilmeyenlerden kendimizi korumak gerek?
Ve o kadar zor ki? Tekrar tekrar başlamak. Bu aşk olur, iş olur veya güven olur. Ama insanız işte bazen doyumsuz, bazen nankör ve hep bir arayış içinde. Yalnızlık iyi deriz ama en kalabalık ortamları seçeriz, iyi bir işimiz olur daha iyisi için hırslanır o işi de kaybederiz.
Güven zaten zordur, hele de bu devirde. Afrika’da yaşar gibi, ortalık çakal ve sırtlanlarla dolu en masumu belki de Geko kertenkeleleri.
Oysa en güzelinden bir avuç mutluluk, bir avuç huzur ve bir avuç kahkaha dolsa avuçlarımıza.
Doyumsuz insanoğlu, sahteleşmiş hayat ve zombileşmiş insanlar. Zayıf noktalar, farklı zihniyetler ve cehalet!
Yenmek gerek, yenemiyorsak susmak gerek ama cahil hep konuşur ,haklıdır ve susmak bilmez maalesef…!
Serap Kaya
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.