- 322 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BEKLENMEYEN MİSAFİR BÖLÜM- 5
BEKLENMEYEN MİSAFİR
BÖLÜM-5
‘’ Eda sana uydum buralara geldik inşallah beni utandırmasın? Hiçbir şeyde anlatmadın.’’
‘’ Sabret Baş komiserim bana şimdi on dakika vereceksin. Yalnız her an tetikte ol, bir elinde telefon diğer elin silahında olsun?’’
‘’ Bu ne demek şimdi, bende geliyorum?’’
‘’ Sakın baş komiserim beni burada bekleyin.’’
Eda, arabadan inip handan içeri girerken, resmi bir poliste arabanın ön camını tıklattı,
‘’ Hanim efendi yanlış yere park etmişsiniz size ceza yazmak zorundayım.’’
Heval, arabanın kapısını açıp rozetini göstererek,
‘’ Asayişten Heval Baş komiser. Görevle buradayız.’’
‘’ Özür dilerim Baş komiserim?’’
‘’ Yo, özür dilemene gerek yok. Sen görevini yapıyorsun ama buradan ayrılma sana ihtiyacım olabilir.’’
‘’ Baş üstüne Baş komiserim, arkadaşlarımı da çağırabilirim.’’
‘’ Şimdilik lüzum yok, bekleyeceğiz.’’
Hanın ikinci katına tırmanan Eda, aradığı odanın kapısını çaldı. Gel sesini duyduktan sonra, kapıyı açıp içeri girdi. Duvarlarında birkaç tana açık saçık kadın resimleri olan, çıplak düzensiz bir odaya uymayan, bir masanın ardında uzun saçlı kirli sakallı bir adam oturmuş, en az on gün öncesinin bir gazetesini karıştırıyordu. Başını kaldırmadan ‘’buyurun ne istemiştiniz?’’ Eda’nın, ‘’ Mertol Bey siz misiniz? Diye soran sesini duyunca başını kaldırıp baktı. Karşısında genç ve güzel bir kadın görünce toparlanıp, ‘’ Buyurun hanım efendi size nasıl yardım edebilirim.’’
Eda,
‘’ Seninle biraz sohbet edeceğiz.’’
‘’ Sizinle sohbet etmek benim için bir zevk. Ama her şeyin bir bedeli var bana verecek neyiniz var? Aslında çok güzel bir kadınsın buradan başlayabiliriz ne dersin?’’
‘’ Anlaşıldı sen laftan anlamıyorsun’’ diyen eda cebinden rozetini çıkararak, adamın gözüne sokarcasına gösterdikten sonra, ‘’ Polis dedi. ‘’ Şimdi kaldığımız yerden devem edebilir miyiz? Rozeti görünce şaşırdınız birden?’’
‘’ Doğrusunu söylemek gerekirse, burada görmek istediğim en son kişi bir polis memuresidir.’’
‘’ Her şeyin bir ilki vardır Mertol.’’
‘’ Adımı da biliyorsunuz tuhafıma gitti. Benim polisle pek işim olmaz. Ama yine de polis olamayacak kadar güzelsiniz. Biraz evvel yaptığım kabalıktan dolayı sizden özür diliyorum.’’
‘’ Bak Mertol seninle uzun, uzun sohbet etmeye hiç niyetim yok. Ben soracağım siz cevap vereceksiniz.’’
‘’ Özür diledim o konuşma bir hata idi ama benim polisle işim olmaz. Kapı orada çıkabilirsiniz. Zaten işim başımdan aşkın.’’
‘’ Bakın Mertol buraya kendi keyfim için gelmedim. On’dan selam getirdim.’’
Aniden biraz evvel küstah, küstah konuşan adam gitmiş, yerine bulunduğu mekâna ters düşen bir adam gelmişti. ‘’ Memure Hanım siz O’nun neyi oluyorsunuz?’’
‘’ Kendisi abim olur, yaptığım araştırmanın anahtarı sizin elinizde olduğunu söyledi. Gelmişken bir şeyi daha öğrenmek istiyorum. Benim anlayamadığım abiminm sizin gibi biriyle ne işi olabilir?’’
Mertol, yerinden kalkarak karşımda duran boş sandalyeye oturarak,
‘’ İsminizi rica edebilir miyim? En azından kiminle konuşuyorum bileyim.’’
‘’ Adım Eda, İstanbul Asayişte komiserim.’’
‘’ Bakın şu andan itibaren karşımda polisliği falan bırakın siz benim bacımsınız. Eda bacım, abinizi hiç tanımam, daha doğrusu tanımazdım. Tanışmamız çok acı bir tesadüf sonucu oldu. O lanet günde Çemberlitaş’ta karşıdan karşıya geçiyordum, dikkatsiz ve dalgın bir şekilde. Bir arabanın üzerime geldiğini gördüm. Donup kalmıştı, araba beni ezip geçecekti, nereden çıktığı belli olmayan abin atılarak beni mutlak ölümden kurtardı ama kendini kurtaramadı. Ambulans çağırdım bende abinle beraber hastaneye gittim. Daha sonra hep gittim. Belden aşağısı tutmuyordu. Tedavisi için elimden geleni yapmak istedim ama kabul etmedi. Yine yardım etmek istiyorum. Paranın hiç önemi yok bana yardımcı olun bende vicdan azabımdan kurtulayım. Şimdi istediğiniz soruları bana sorabilirsiniz?’’
‘’ Bilmiyordum bize de hiçbir şey söylemedi. Bu yardım sözü lafta mı kalacak yoksa samimi misiniz?’’
‘’ Bu konuda sonuna kadar arkanızdayım lütfen aracı olun.’’
‘’ Peki, şimdi esas konumuza dönelim. İki gün evvel iki delikanlı bonzaiden hayatını kaybetti. Bana bunlarla ilgili bilgi lazım.’’
‘’ Evet, duydum üzüldüm de benim o tür işlerle alakam olmaz’’
Oturduğu yerden kalkarak masanın arkasına geçerek çekmeceyi açtı ve bir kart alıp Eda’ya uzattı.
‘’ Bu iki isme dikkat edin Sinan Dökümcü ve Efendi. İkisi beraber çalışırlar. Benim gönderdiğimi söyle…’’
O anda arkasından bir tabancadan çıkan kurşun Eda’nın yaıbaşından geçerek, Mertol’u arkaya savurdu. Yerinden fırlayan Eda, ateş eden adamın peşine takıldı üs katlara doğru tırmanmaya başladılar. Binanın tepesinde terasa çıktılar. Sarışın adamın kaçacak yeri yoktu, Bir Eda’ya baktı bir aşağıya baktı. Eda,
‘’ kaçacak yerin yok teslim ol.’’
‘’ Teslim olmaktansa ölmeyi tercih ederim.’’
Ve sarışın adam kendini boşluğa bıraktı.
2
Silah sesini duyan Heval fırlayarak arabadan dışarı çıktı. Yanındaki polise, ‘’ Ben yukarı çıkıyorum Sen çabuk ambulans çağır, acele et.’’
İçinden dualar ederek bir nefeste ikinci kata çıkarak kapısı açık olan odaya girdi. Eda’yı göremeyince derin bir nefes aldı. Masanın arkasından gelen inleme sesiyle dikkatini oraya topladı. Adam ağır yaralıydı. Hemen ambulans çağırarak yukarı doğru tırmanırken Eda ile karşılaştı. ‘’ Aklımı başından aldın Eda olanları anlat bana.’’
‘’ Mertol’la konuşuyordum adamı susturmak istediler. Adam teslim olmaktansa ölmeyi tercih etti. Asayişe dönelim bize maktulün kimliği lazım. Bir de olay yeri ekibini çağırsan iyi olur Baş komiserim.’’
Yarım saat sonra binanın önü ana baba gününe dönmüştü. Olay yeri ekibi geldi ve çalışmaya başladı.
Eda,
‘’ Ne yapıyoruz baş komiserim? Mertol nasıl?’’
‘’ Kurtulacak, yarası önemli değil. Kurşun omuzuna gelmiş.’’
‘’ Onu koruma altına almamız lazım.’’
‘’ Merak etme gereken her şey yapılacak. Sen bir şey öğrenebildin mi?’’
‘’ Bir adres ve iki isim. Anlayamadığım şey nasıl anladılar?’’
‘’ Anladığım kadarı ile adamın zaten gözaltındaymış tesadüf olan ne biliyor musun?’’
‘’ Nedir Baş komiserim?’’
‘’ Yanıma trafik polisi geldi ve yanlış yere park ettim diye bana ceza yazmaya kalktı. Bende rozetimi çıkarıp göstererek ceza yazmasına engel oldum. Buda adamların uyanmasına sebep oldu. Senin benim yanımdan çıkıp hana girdiğini görünce senin peşine takıldı ve adamı susturmak istedi. Ama emeline kavuşamadı geç kalınca da ölümü seçti. Aşağı inelim adamın kimliğini görelim.’’
Olay yerinden Cemal’e seslendim,
‘’ İntihar eden şahsın üzerinden kimlik çıktımı Cemal?
‘’ Çıktı Baş komiserim. Aranan sabıkalılardan Selim Vardar, ünlü tetikçilerden. Dosyası oldukça kabarık. Uzun zamandır ortalıkta yoktu ’’
‘’ Hadi size kolay gelsin. Burada işimiz bitti Eda Asayişe dönelim.
Devamı var
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.