- 394 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
GEÇMİŞ ZAMANIN VEFASI
GEÇMİŞ ZAMANIN VEFASI
Dün sabah bir telefon çaldı. Ülkücü hareketin en samimi, en çilekeş,en vefalı ağabeylerimizden birisi olan Alaattin Kılıçoğlu aradı. Bursa’da oturan ve zamanında Beşikdüzü Öğretmen Lisesinde İdareci ve matematik öğretmenliği yapan, beraber çalıştığımız, ülkücü hareketin çilesini çekmiş , Cemalettin Çetin biraz sonra gelecek sende gel dedi. Hemen gittim. Hoş beş ederken , biraz sonra Başbuğun en yakınında bulunan ülkücü davanın yükselmesinde. yücelmesinde ,maddi manevi büyük desteği olan iki duayen Ağabeyimizin de aramızda olacağını müjdeledi. İhsan Doğan ve Hayrettin Kalaycı .Sonra yine Eski Tonya ülkü ocakları başkanı ve görev yaptığı Yurt kur müdürlüğünde , dürüst ve dik durduğu için sürgünden sürgüne giden ,Recep Sabah Ağabeyimiz, sonra memleketimize üstün hizmetlerde bulunmuş , hem de gazimiz olan, emekli komiser Cemal Aksoy kardeşimiz geldi. Organize bir ziyaret olmadığı için ayak üstü başlayan bu ziyaret oturup akşam saat beşe kadar devam etti. Sohbet o kadar derin o kadar ilgi çekiciydi ki iş geldi yeni ve Türkçü bir partinin kurulmasına kadar dayandı.
Demek ki organize bir toplantı olsa hemen yurt çapında teşkilatlanıp, samimi ülkücülerin bir araya gelerek yeni ve Türkçü bir parti kurmaları zor değildir. Her yerde küme küme bir araya gelen dava adamları mevcut partilerin, ihanetlerinden, emperyalizme hizmet etmelerinden, samimiyetsizliklerinden bıkmışlar.
Bu kısa sohbetten sonra anladın ki yaşları altmışın üzerinde olan bu dava erlerinin, içinde taşıdıkları o sevdaya olan sevgileri, fikirleri aynı tazeliğini koruyor.
Bir bayrak dalgalansa yücelerden haydi dese birisi vallahide gelirim billahi de gelirim dercesine!…
Zor ayrıldık.
Sevgi ve saygılarımla…
Yusuf Yılmaz
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.