- 925 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Çanakkale Geçilmez Diyen Ecdat Ve Bugün Biz...
Bizdeki iman bu vatanı zulüm altında kalan tüm kardeşlerimizi kurtaracak koruyacak güçtedir. Şu an belki bu anda, zayıf görünse de bizdeki iman, vakti saati geldiğinde aynı Çanakkale de 15 Temmuzda olduğu gibi abdestimizi kefenimize sarılarak canımızla feda ederek koruyacak, düşmanı imanımızla yıkacak güçteyiz Elhamdülillah.
Hayat düşmana ve onun peşinde giden iç düşmanlar için, bir çıkar kısır döngü dünyasıdır. Para kazandıkça kazanmak hatta tüm insanların parasını alarak, insanları kendisine köle yaparak bu fani hayatta sefa sürmek isterken, ahretini hiç düşünmez. Onların hayatı birkaç kelimeyle içi parayla dolu bir hayat ve boşluklarla dolu bu hayatın boşluğun hiçbir zaman parayla gidermedikleri bir yaşamdır.
Oysa bizlerin tercihleri ülküleri vardır, insanın mutluluğu sağlığı imanın nuruyla merhametiyle gülmeyenleri gülümseterek gülmek, içteki dıştaki hatta kâinatta insanı üzenleri ezenleri ezmek yok etmek bu yolda yaşayarak, Âlemlerin Rabbinin rızasını kazanmaktır. Bizleri hayat yorunca biz hayatı başa sararak yolumuza devam ediyoruz, düşmanları para yorunca tekrar paraya kavuşmak için insanları ezince kendiside bu yolda ezilerek, hayatın yormasının karşısında yolda kalıyor, bir adım ileriye adım atamıyorlar. Farkımız budur. İnsanı sevmek sevdiklerin sevgisiyle üçe beşe çarpılarak çoğalmak…
Bir röportajdan alıntı ile devam ermek istiyorum.
“Dünya üzerinde bir noksanlıktan bahsetmek mümkün mü? Her şey özenerek ve çok şık yaratılmamış mı? Gündüz geceyi, gece ise gündüzü takip ediyordu. Bitkiler ve hayvanlar muazzam bir çevreyle ilgili döngü ile görevlerini yerine getiriyor birbirleri ile adeta dans ediyordu. Her bir zerrede kendisine şükredilen hayret verici bir döngüden bahsediyorum. Damarlarımızdaki kanın akışından, kalbimizin ritmine kadar ne muazzamdı hayatın içinde ki hayat! Fakat insan denen bir bela var sonu gelmeyen. Ve yaratıcı herkesin rızkını vermişken açlıktan ve susuzluktan ölen insanlar var ne tuhaf değil mi? Sonsuz toprak parçası üzerinde savaşıp dünyada yer edinemeyen vampirler dolu her taraf. Hakikat dini yetmezmiş gibi birde eklemeler var. Taze taze üreyen din içinde dinler, mezhepler var. Ve birde ölümleri izleyen, öldürmekte ustalaşmış canavarlar var.
Yaşamında pek bir sırrı yok aslında. Çok basit doğduk, yaşadık ve öldük. Öleceksiniz! Bu süreçten sonra heybemizde birikenler hesaplanacak. Bildim büyük randevu nerede? Saat kaçta. Tabutumun tahtası hangi ağaçta! Ah!
Gizli olan zehir ne biliyor musun dünya da? İnsanlık duygusu! Ve bu ancak sevgi panzehiri ile çıkacak güneş gibi ortaya. Dağılacak tur dağının yankısı gibi arza ve muazzam arşa…*”
Kardeşimiz ne güzel anlatmış, biz böylesine sırlarla esrarlarla donatılmış insanlığa güzelliği sunmaya kendimiz adamış, vatan için canını feda edenlerdeniz, dün Çanakkale geçilmez diyen ecdat,bugün biz 15 Temmuzda bu vatan çiğnenmez diyerek hala destanlar yazmaya da devam edeceğiz. Dün bu vatanı bize canlarını feda ederek şahadete ulaşarak emanet eden ecdada teşekkürler ederek onları minnetle yâd ediyoruz. Ruhları için El Fatiha. Selamlarımla.
Mehmet Aluç
Kaynak: * www.bakneyazdim.com/blog-1/zari-f-bi-r-a-ğrı
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.