- 1006 Okunma
- 2 Yorum
- 2 Beğeni
Eğitim Şart
Ülkemizin sorunlarının başında kanayan yara eğitim gelmektedir. Her yıl değişen sınav sistemleri, müfredatlar okul yönetimini, velileri, öğretmenlerin ve öğrencilerin kafasını karıştırarak derslere motive olmalarını engellemektedir. Bu kargaşa içinde çocukların geleceği için çırpınan aileler maddi, manevi olarak direk zarar görmekte, öğrenciler daha önceki sisteme göre çalışıp sınavlara hazırlanırken bambaşka uygulamayla karşı karşıya kalmakta ne yapacağını şaşırmaktadır. Okul yönetimi ve öğretmenler kendilerini eğitmek için çırpınırken yetersiz bilgilendirmeler kaos ortamıylas beraber kutuplaştırmalar oluşturmaktadır. Dünya hızla teknolojinin süratine yetişmeye çalışırken maalesef bizler ise adı konulmamış sistem için boğuşup enerjimizi harcamaktayız. Zaman kıymetli, geleceği emanet edeceğimiz çocuklarımız daha kıymetli, sorunların en kısa sürede çözülmesi için ne gerekliyse her şey mevcut sadece biraz ilgi, biraz alâka olursa üstesinden gelinemiyecek hiç bir sorun kalmaz.
Eğitim çok önemli bir konu olmakla beraber geleceğin şekillenmesinde, yeni kuşakların gelişen dünya da yerini alması, teknolojiye ayak uydurması için olmasa olmazıdır. Global ekonomiye paralel pazarların oluşmasında yetişmiş insan gücünün çok önemli olduğu bir düzen içinde olduğumuzu unutmamalıyız. Ticaret savaşlarının olduğu hızlı bir hayatın parçası olarak dünyada ki yerimizi almamız bu döngünün içinde bulunmamızdan geçmektedir. Türk şirketleri devasa uluslararası firmaların yanında boy göstermekte özellikle son yıllarda silah üretiminde çok yol katetdiği aşikar bir gerçektir. Yeterlimidir elbette değildir, genç nüfusun çok olduğu bir ülkede daha fazla katma değeri daha fazla potansiyeli olan neslin maksimum seviyede olması amaçtır. Büyüme katlanarak ve sürekli istikrarlı olursa bir anlam ifade eder, üretime dayalı ekonomik modellerde teknik alt yapı ve yetişmiş eleman olması ayrıca sanayi ürünleri yanında tarımsal üretim içinde yetişmiş eleman olması önemlidir.
Uzmanların üzerinde durması gereken esas konular halâ ezbere dayalı sistemin değiştirilmesi için neler yapılmalı, devlet okullarının nitelik nicelik tartışması, öğretmenlerin performans etkinliğinde başarı kıstası ne olmalı, okulların fiziki koşulları ve okul başlangıç yaşı ne olmalı. Fransa’da okula başlama yaşı üçe indirildi incelenmesi gereken bir konu çocuk küçük yaşlarda başlar bilgileri kapmaya acaba bizler geçmi kalıyoruz diyemeden geçemiyecem. İlkokul’da hayata dair eğitim verilmeli mesela saygının anlamı ( yaşlılara, devlet büyüklerine, tarihe, millete, küçüklere, dine, aileye, anne, babaya ve kardeşe) öğretilebilir. Yine ilkokul’da trafik dersleri verilebilir böylelikle ölümcül kazaların bir nebze önüne geçilebilir. Toplu taşım araçlarının kullanılmasından başlayıp marketler, bankalar da yani günlük hayatta nelerle karşılaşacağını ve nasıl davranılacağına kadar hayatın içinden eğitimler verilmeli. Yabancı dilde eğitim yine bu küçük yaşlarda verilerek, başarabilme duygusu ile sorumluluk bilincinin aşılanması sağlanmalı kendine güveni tam olan nesil yetiştirilmelidir. Kadın hakları konusunda eşitlik konuları vurgulanmalı sevginin, empati kurma yolları aşılanmalıdır. Aileler ile tam bir dayanışma içinde olarak toplumun temel direklerinin korunması konusunda da çalışmalar yapılmalı akrabalık bağlarının kuvvetlendirilmesi sağlanarak, yalnızlık ve her türlü bağımlılıklar ortadan kaldırılmalıdır. Yine İlkokul çağında sanat, spor ve mesleki becerilerin tespiti yapılmalı gelecek için yönlendirmeler yapılmalıdır. Özellikle yaz tatil süresinin uzunluğu okula motive olmayı ve öğrenim süresinin kısalığı ise bazı konuların es geçilmesine sebep olmaktadır. Çocukların her açıdan sömürülmesi otorite güç yani devlet eliyle korunmalı gerekiyorsa kanunlar ve yasalarla cezalar arttırılarak önüne geçilmelidir. Unutulmamalı ki en küçük birim olan ailemizden başlayıp yukarı doğru aidiyet duygusu ile millet olabilme bizi bu zamana kadar getiren güçtür.
Bütün bu kurgulanmış hayat düzen ve intizam ile anlam kazanır kuralları olmayan başıboş toplumlar yok olmaya mahkumdur. Bizler ise ezelden ebediyete kadar var olma mücadelesi veren kadim bir milletiz bu yüzden geleceğe geçmişten ne kadar çok şey aktarırsak o kadar başarılı oluruz. Bu yüzden zihin devriminin başlaması lazım çok geç kalmadan. Gelenekleri, örf ve adetleri olan çok geniş bir coğrafya’da hüküm sürmüş atalarımızdan aldığımız emaneti ileri taşımak için azimle, inançla çok çalışmak boynumuzun borcudur. Bizler daima hedefimiz çağdaş uygarlığın üstünde olmalıdır. Sindirilmiş nesil değil aklı başında, duyarlı, istediğini bilen, öngörülü kuşak oluşturmak elimizde zaman kaybetmeden gerçekleştirmek amacımız olmalı, öncelik verilen konuların en üstünde yer almalıdır eğitim
YORUMLAR
Ülkenin düştüğü şu rezalet zamanlarda. İçi boş kitaplarla geçmişini öğrenemeyen Atasını yeterince tanıyamayan, sözde yetiştirilen gençler ve yap boz tahtasına dönen müfredat varken alınan eğitim ne kadar yeterli olur ki? Ve sürekli değişen saçma sapan sınavlar ilerde ne kadar çağdaş ilimle bilimle uğraşan yeni nesiller yetiştirebilir ki? Zor. Sadece bir gün herşey düzelecek diye umut ediyoruz şimdilik. Umarım çabuk kalkar vatanın üzerinden şu kara bulutlar. Güzeldi yazın tebrikler kenan. Eğitim gerçekten şart...