- 753 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
TASARRUF DEVLETTEN BAŞLAMALI
Şöyle bir düşünün ülkemizde kaç bin adet devlet kurumu var. Bu devlet kurumlarının giderlerini gözünüzün önüne getirin lütfen. Devasa rakamlar çıkıyor karşınıza değil mi?
Elbette ki, bu rakamlar bu kurumlarımızın ihtiyaçlarının karşılanabilmesi için kendilerine tahsis edilmekte. Buna bir sözüm yok. Ancak çok küçük bir örnek ile sağlanacak dev tasarrufların boyutunu gözler önüne sermektir gayem.
Devletin; bir kuruma tahsis ettiği parayı maalesef kurumların son kuruşuna kadar harcamak gibi bir alışkanlığı var. Neden mi? “Bu para bu kurumun harcamalarının karşılanabilmesi için gönderilmiş” mantığı.
Tasarrufa yönelip bütçede artan parayı geri iade etmek, kurumlar arasında yaşanan çeşitli bürokratik zorluklar nedeni ile pek tercih edilmediğinden bu durum savurganlığı ve gereksiz kalemlere harcama yapılmasını körüklüyor.
Türkiye’deki binlerce kamu kurumu ayda sadece ve sadece bir top kâğıt ya da sadece fazladan kullanmakta olduğu bir ampulü tasarruf yoluna gitse ve kullanmamış olsa bir yılda elde edilecek tasarrufun boyutunu düşünebiliyor musunuz?
Bu tasarrufun, devlet harcamalarındaki diğer kalemlerde de aynı şekilde uygulandığını düşünürseniz ne kadar büyük meblağlar kalacak devlet kasasında.
Tasarrufların arttırılması ülkenin büyümesine doğrudan etki eden bir faktördür. İşte bu faktör; yeni yatırımları beraberinde getirecek, yatırımların çokluğu da hızlı kalkınma ve sürdürülebilir gelişmeler olarak ekonomiye yansıyacaktır.
Gerek kamu harcamalarında gerekse özel sektördeki yurtiçi tasarrufların azlığı tüketim ekonomisini kamçılamaktadır. Bu sebeple, yurtiçi tasarrufların cılız kalması ülkemizin kalkınmasını doğrudan etkilemekte, dış finansman desteklerine ihtiyacı arttırmaktadır.
Dış finansman bağımlılığı belirli bir zaman sonra yerli üreticiyi zor durumlara sokar. Zarar eden yerli üretici artık üretici olmaktan vazgeçer ve bu da devletin aldığı vergileri alamaması anlamına gelir.
İstikrarlı bir büyüme ve kalkınan bir Türkiye görmek istiyorsak, önce tasarruflarımızı arttırmalı sonrasında tasarrufla elde edilen kaynaklarımızı yurtiçi yatırımlara harcamalıyız. Diğer bir deyişle yurtiçi yatırımlarımızı arttırarak dışa bağımlılığımızı daha aşağı seviyelere çekmeliyiz.
Dışa olan bu borçlanmaların seviyesi aşağılara çekildikçe de cari açıklardaki yükselişte otomatikman ters yönde işlemeye başlayacak ve cari açıklar kapanmaya doğru bir seyir izleyecektir.
Ülke olarak tatlı şeyler hayal etmenin ötesinde, sırtımızdaki kamburların acısını hissetmeli ve bu acılar kangrene dönüşmeden, dış finansman desteğine ihtiyaç duymadan kalkınma yoluna gidilmelidir. Bunun yolu da tasarruftan ve daha çok üretmekten geçer.
Sadece kamu kurumları ve özel sektör değil elbette ki tasarrufa yönelmesi gerekenler. Ülkemizin refah seviyesinin artması için bireylerin de tasarruf etmeleri gerekir. Hatta bireyler, tasarrufa özendirilmeli ve tasarruf edebilmelerinin yolu açılmalı ayrıca bu konuda destekleyici tedbirler alınmalıdır.
Tez zamanda hayata geçirilmesi gereken bu yöntemler hususunda acilen adım atılmalı ve gelecekte finanse edilemeyen ve kontrolsüz büyüyen bir ülke haline gelmemeliyiz.
Sonuç olarak; refah düzeyi ve ekonomik gücü yüksek olmayan bir ülke tam bağımsız sayılmaz.
Remzi ÖZKAN
YORUMLAR
Merhabâ...
Aylardır gözlediğim bir bilinmeyen harcamayı gözlüyorum...
Gözlemiyorum, işin içindeyim; müze kütüphâneler.
Trabzon'da da böyle bir müze kütüphâne kuruldu...
Kuruldu da bir türlü açılışı yapılamıyor.
İllâ, İçişleri bakanı gelecek diye tutturdular...
Çevresinde iki müzeyi açtı ya... hah işte bu açılacak olanı da O açsın inadı.
İş öyle bir komediye döndü ki; eylül,2018'de tam hazır müze,
bugün, şubat'ın 11’i oldu, ne vakit açılacağı belli değil;
Neden anlattım bu bilgiyi?. Müze içinde işe başlayan personel sayısı, tam emin olamamakla birlikte 6 ya da yedi kişi.
Kişi başına üçbin liradan mâliyet hesapladığım vakit,3x7=21000 Türk Lirası x 5 Ay= 100 000 Türk Lirası ediyor... yanan elektrik ve kış mevsiminin ısıtma giderlerini de ekler isek... hebâ edilen giderden nedâmed duymayan yöneticilik anlayışı ve Vatan Savunmasında ihtiyâcımız olan devlet gelirini, kendi maaşına dokunmadığı için yüreği sızlamayan yönetici elinde kullanılıyor.
Sözün özü, bu kurumda ömrümde ilk defâ, dilekçe vererek gönüllü çalışma isteğim kabul edildi; ancak, taraflar arasında yaptığımız sözleşmenin benim tarafından aylar öncesinde imzalamama rağmen(kurucu başkanı olduğum bir derneğin temsilcisi olarak), kurum yetkilisinden, günlerin ayların ertelemesi ile kurum tarafından imza edilip tarafıma verilmemesi ve yukarıda saydığım isrâfın devam edilmesi, devlet kurumları içindeki durumun bana bir ayna yansımasını hayretle gözlüyor ve çok- çok üzülüyorum.
Sağlık dileğim ve Selâmımla...
Konu belgesi: http://www.trabzontv.com/bolgesel/trabzon-edebiyat-muze-kutuphanesi-acilmayi-bekliyor-h4434.html
kadiryeter Kadir Yeter. TRABZON.
11 ŞUBAT 2019 Pazartesi.
w.edebiyatdefteri.com/180670-tasarruf-devletten-baslamali/
Remzi ÖZKAN