- 583 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BİZİM “OLAY”IMIZ
Hep aynı anlayış, dilimizde Arapçadan, Farsçadan eser kalmasın. Kaygı, dili sadeleştirmek falan değil, öyle olsa bu zihniyet Batı kökenli sözcüklere de en az Arapça ve Farsça sözcükler kadar tepki gösterirdi. Gördüğümüz kadarıyla tepki tek yönlü. Böyle olunca da ister istemez bir art niyet geliyor insanın aklına. Bu art niyetin ne olduğuna fazlaca girmek istemiyorum. Çeşitli vesilelerle zaten gündeme getirmiştim.
Şimdilik bu art niyeti bir kenara bırakıp “olay” sözcüğü üzerinde durmak istiyorum.
Dilimize yüz yıllar önce girmiş ve halkımız tarafından benimsenmiş bir “hadise” sözcüğü var. Bu kavramla olağanüstü durumlar anlatılır. Cinayet, hırsızlık, kavga, gösteri veya gösterilerde güvenlik görevlilerinin müdahalesi gibi… Kimi zaman olağanüstü işler sık sık olursa olağan hale gelir ve hadise olmaktan çıkar. Gazeteler bile hadiselere yer verirken süreklileşenlere kanıksandığı için ilgi göstermez. Gazetecilikte bir ölçü vardır; bir köpeğin insanı ısırması haber değildir, bir insanın köpeği ısırması haberdir, derler. İşte hadise için de bu ölçü kullanılabilir.
Hadise, Türkçe değil diye onu dilimizden çıkarttık ve yerine “ol-“ fiilinden türetilen bir kavram koyduk. Sözlüklerde bu iki sözcük eşanlamlı gösteriliyor. Sözcüğün yapısı tartışılabilir, ben bu tartışmayı açmak istemiyorum, yanlış türetilse de halk kabul etti. Halkımız tarafından kabul gören bir sözcük her halükârda kabulümüz.
İşin bir yönü de kullanım yanlışlığı. Olay’ı hadise anlamında kullanırsanız bir diyeceğim yok. Aklınızın her estiğinde durum, iş, hareket, oluş gibi anlamlarda da kullanırsanız bu kadar sözcüğün de katili olursunuz. Bakın bu sözcük nerelerde, ne anlamlarda kullanılıyor?
“Arkadaşlık olayında dikkatli olun.”( ilişki) “Yemek olayından bir şey anlamdım.” (gereksiz kullanılmış, “Yemekten bir şey anlamadım.” olmalıydı.) Zil çalınca kapıyı açma olayı bize sıkıntı verdi.(işi) “Uyku olayı çok tatlı canım.”(Gereksiz kullanım)
Öğrencilerin sınav kağıtlarında o kadar sık rastlamaya başladım ki, inanamazsınız. Bir dosya sayfasında yirmi yerde ve en azından on beş-on altı yanlış kullanım görmeniz mümkün.
Dilimizi en iyi şekilde kullanmak bizim vazifemiz. Onu kullanmaktaki maharet bizi yüceltecek. Kullanmadığımızda da “Beni kimse anlamıyor.” demeyelim.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.