KİTAP FUARLARININ İLKE VE AMAÇLARI

• 6 Nisan 2018 Cuma 00:05:26

KİTAP FUARLARININ İLKE VE AMAÇLARI
Dr. Sadık ÖZEN

Son yıllarda; ülkemizde, “Kitap Fuarları” nın büyük kentlerden başlayarak küçük yerleşim yerlerine doğru gittikçe yaygınlaşmakta olduğu görülüyor. Meseleye kültürel açıdan bakıldığında; bu gelişim oldukça önemli ve sevindiricidir. Zira toplumlarda kitap okuma alışkanlığının çoğalması; o toplumlardaki sosyal ve kültürel gelişimin önemli göstergelerinden biri sayılmaktadır. Ancak gerçekten durum bu mudur? Belediyelerin, bu konuyu gittikçe artan bir istekle, kent, ilçe ve kasabalarının gündemine taşımaları sadece bu nedenle mi olmaktadır?

Bu konuda, geçmiş yıllardan günümüze kadar gelen süreçte yaşananları gözden geçirerek, konunun gerçek yüzünün aydınlatılmasına çalışacağım.

Ülkemizde ilk kitap fuarı, TÜYAP tarafından İstanbul Beylikdüzü’nde gerçekleştirildi. Bu fuara eşim ve çocuklarımı da alarak büyük bir heyecanla katılmıştım. Antalya’dan İstanbul’a gidişimiz bir hayli zor ve aynı zamanda masraflı olmuştu. Ama o yıllar için büyük bir yenilik olan bu fuarı görmek doğrusu bütün yorgunluğumuza değmişti. Aynı zamanda bu etkinlik gerçek bir kültürel çalışma niteliğindeydi. Bugünkü ticari ve siyasi çıkar hesaplarından uzaktı.

O günlerden bu günlere maalesef pek çok şeylerin değiştiği izleniyor. Zaman içinde, kusurlarından arınarak toplum için daha verimli ve yararlı hale gelmesi beklenen bu etkinliklerin artık kültürel olma niteliğini yitirerek ticari ve siyasi bir kimliğe bürünmekte olduğunun söylenmesi yanlış olmayacaktır. Bu, kültürel açıdan bir kısırlaşma ya da yozlaşma denilebilecek bir olumsuzluktur. Başlangıçta kültürel gelişim amaçlı olarak başlatılan etkinlikler; gün geçtikçe ticari ve siyasi şovlara dönüşmektedir.

Belediyelerin, diğer kamusal ve toplumsal hizmetleri yanında, kendi yörelerinin kültürel değerlerine katkıda bulunmak gibi son derecede önemli görevleri vardır. Bunun için; öncelikle sahip olunan kültürel değerlerin saptanması ve öne çıkarılması gerekir. Böyle yapılmak yerine; kendi yerel şair, yazar ve her daldaki sanatçıları bir tarafa bırakılarak bunların ithali yoluna gidilmesi bu konuda yaratılan büyük bir olumsuzluk olmaktadır.

Yapılan organizasyonlarda, yerel şair ve yazarların bağlı oldukları kuruluşlara iane kabilinden ücretsiz yer tahsisinde bulunulmasının büyük bir lütuf gibi ortaya konulması yeterli olmamaktadır. Bu insanların, gecelerini gündüzlerine katarak kendi ilke ve amaçları doğrultusunda ürettikleri yapıtları, aynı zamanda kent kültürüne katkılarıdır. Bunun karşılığı onlara sağlanan her türlü maddi desteğin üzerindedir. İthal yazarları göklere çıkaracaksın, kendinden olanları hiçe sayacaksın.

Dışardan gelenlerin fotoğraflarını sergileyeceksin, onların sunum yapmalarını ve konferans vermelerini sağlayacaksın, kendi hemşehrilerini tüm bu olanaklardan mahrum bırakacaksın. Bu olacak şey midir? Bir gün birisi çıkar; bu koca şehirde bu yeteneğe sahip bir insan yok mu diye sorar.
Sayın Belediye Başkanlarına ve Kültür Müdürlüğü görev yetkisine sahip olanlara bu acı gerçeği hatırlatmak zorunda kaldığım için üzgünüm.

Yazacak daha pek çok şey var. Ama onları bir başka sefere bırakıyorum.

Saygılarımla..

Antalya, 06 Nisan 2018