- 1017 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BURSA DA BEŞİ BİR YERDE....
Kız çocukları bir başka oluyor....Üç kızım ve oğlum benim her şeyim...Tabii anneleri...
Canım kızımı yeni yuvasında ziyaret ederken,bu güzel seyyahate bir anlam katmalıydım...
Ben de öyle yaptım...
Tarihi Kızık Köylerini tanımaya giderken oldukça heyecanlıydım...
Damadım Bilal Bey,Yiğenim Dr,Eltaf Beyle Ecdat Yadigarı
Bursa nın güzelliklerini gıdım,gıdım soluyacaktık...
Güneşli bir ilkbahar pazarı,iki yıl önce Bolu Kızık Yayla Bayramında tanıştığımız,İzzet Güngör Bey bizi samimi bir şekilde Kestel İlçemizin,Derekızık Mahallesinde karşıladı...
Biliyorsunuz Bütünşehir Yasası ile artık köyler mahalle olmuştu...
Kısa süre önce,Tarihi beş Kızık yerleşkesinin oluşturduğu ’Tarihi Bursa Kızıklar Derneği’ Genel Başkanlığına seçilmişti Izzet Bey,yanında da Derneğin Genel Sekreteri yine Derekızıktan Fuat Durmuş Bey vardı...
YÖREYE İSMİNİ VEREN DERENİN YANINDA
BULUNAN KAHVEHANEDE ÇAYLARIMIZI AFİYETLE YUDUMLARKEN HAYAL ALEMİNİN DERİNLİKLERİNE DALMIŞTIK BİLE...
Cumhuriyetin ilk yıllarında oluşturulmaya çalışılan,Köy Meydanlarının biri olan geniş alanı ve ortasına dikilen ay-yıldızlı mermer dikilitaşı ilgi ile inceledik...
Buradan Yeni tefriş edilen Kızıklar dernek binasına geçtik...
İzzet Güngör Bey bize,Aç gözlü Şehirleşmenin bu güzelim Kızık Köylerini nasıl tehdit ettiğini heyecanla anlattı...
Kentsel Rant,bu güzelim mis gibi Ecdat Kokan yerleşim alanlarını tarumar etmiş,kalan küçücük parçalar bile yok olma ile karşı karşıya kalmıştı....
Kadın Girişimcilerimizin öncülüğünde Tarihi Dokusunu koruyan ve Ülkemiz Turizmi için,parlayan bir yıldız olan Saitabat Köyüne çıkarken,İzzet Bey Tarihi Kızık KÖYLERİNİ FAYTONLA BİRBİRİNE BAĞLAMA PROJESİNDEN BAHSEDİYORDU..
Projenin içerisinde Saitabat Köyüde vardı,depremle yıkılan kaybolmuş eski bir kızık köyü üzerine kurulan yerleşke ne de olsa eski bir Kızıklar Mekanıydı...
Öğle namazını köyün tertemiz camiinde eda ettikten sonra,kahvaltı mekanlarının doluluğu yöreye olan ilgiyi belirtiyordu....
Yemeğimizi Hamamlıkızık da,Yöresel Yemekler yapan bir mekanda yiyecektik....
Ama ne mümkün yerleşkeye yaklaşamadık bile...
Gezimizin hedef mekanı olan Cumalıkızık göründüğünde;kendimi on yıl önce İtalya Gezisinde,Roma ile Floransa arasında uğradığımız o gizemli Ortaçağ şehrinin ziyaretçilerinin,belki on kat fazlası bir kalabalık arasında buldum....
Sanki zaman donmuştu bu mekanda... Orhan Gazinin Bursa sın da yaşıyor gibiydim...
Ne Türkiyesi;sanki bütün dünya küçücük bu köyde buluşmuştu...
İğne atsan yere düşmez tabiri herhalde burası için geçerli olmalıydı...
Her milletten insanı bu küçücük mekanda görmek mümkündü........
Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından oluşturulan Etnoğrafya Müzesini ilgi ile gezdik...
Yanıbaşında bulunan bahçeli mekanda kahvelerimizi yudumlarken,garsona sordum; kirası ne kadar bu küçük yerin...
Yıllık altmışbin TL olduğunu öğrendiğim de hayretler içerisindeydim...
Büyük kentlerin geniş caddelerinde bile bu geliri elde etmek ne mümkündü.....
İşte Yaşadığınız kentlerin Tarihi Dokularını korursanız;o yöreler de bütün dünyayı peşinize takarak,sizi ödüllendirirler...
Safranbolu,Beypazarı,Mardin gibi....
Cumalıkızık sakinlerini candan tebrik ettik...
Muhtarı ile görüşmek istememize rağmen iş yoğunluğundan buluşamadık...
Ama Kızıklar Dernek Üyesi,Cumalıkızıklı M.Celal Ün ve Kızıklar Atlı Spor Kulübü Başkanı yine Cumalıkızık lı Sedat Adıyaman Beyle ayaküstü de olsa sohbet imkanı bulduk...
Şunu açıkça söylemeliyim ki bütün Bursa Kızık köyleri Cumalıkızık gibi olabilseydi....
Koruyabilselerdi Tarihi Dokuyu...
Bir başka olurdu Beş Kızık Yerleşkesinin Havası...
Fidyekızıkta BBB tarafından restore edilen AHŞAP YAPI GÜNÜMÜZE TAŞINAN NADİR YAPILARDANDI...
İçerisinde oluşturulan Kütüphane tarihi yapıya anlam katmıştı...
Dernek ikinci başkanı Fuat Güleç Bey ve Mahalle sakinleri ile yapılan sohbet ve ikindi namazımızı eda ettiğimiz güzel mabed bizi geçmişe doğru sevgiyle götürdü...
Derneğin karşısındaki küçük Kestaneşekeri Atölyesinin sahibi bize ikramettiği ürünleri hakkında bilgi verirken Bursa için önemli bu taamın püf noktaları hakkında bilgilerde verdi...Yaptığımız alışveriş sıla da itibarımızı oldukça arttıracaktı...
Uğradığımız son yerleşke,Değermenlikızık Köyü artık gerçekten mahalleye dönüşmüştü...
Eskiyi simgeleyen küçük değirmenin önünde çekilen fotoğraftan sonra,muhtarımız Arif Eker Beyin bilgilerinden sonra,ısrarına rağmen,yemeği Hamamlıkızıkta yemek üzere bu kızık yerleşkesinden de ayrıldık...
Hamamlıkızık biz gittiğimizde;araba yoğunluğunu kaybetmişti,ama güzelliklerini de gecenin karanlığına gizlemişti...
Temaşayı bir başka geziye bırakıp,otantik yemek mekanında güçte olsa yer bularak yöre yemekleri ile karnımızı güzel bir sohbet eşliğinde afiyetle doyurduk...
İzzet Bey ile Fuat Durmuş Beye misafirperverliği için gönülden teşekkür ederek Kızık Köylerinden ayrılırken;
Drama-Mahmatlının buram,buram mis gibi kızık kokan,
görmediğim o güzel iklimini özlemle hayal ederek....
Not:Yazı Mart başı yapılan Bursa Seyyahati sonrası kaleme alınmıştır....
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.