ALINTI

• 13 Mart 2017 Pazartesi 00:04:06

ROBERT HEILBRONER’ in "GELECEK VİZYONLARI" " Uzak geçmiş, Dün, Bugün, Yarın" Kitabından küçük bir alıntı...

" Tomas Karlyle, Mekanik işlemlere atfedilen önemin aşırı ölçü de yükseltilmesinde "Ahlak gücünün nihai yıkımını görüyordu."Makine konusundaki bercerimiz sayesinde " diyordu. 1892 de, dışsal nesnelerin yönetiminde bütün öteki çağları aşmamız mümkün olmuştur; oysa saf ahlaka saygı, ruh ve kişiliğin gerçek değeri bakımından uygar çağların en alt düzeyinde bulunuyoruz. " Sosyal tarihçi ve eleştirmen Leo Marx; Carlyle’ ın "Ahlak Gücünün yıkımı" ın dan Karl Marx’ ın "yabancılaşma"sına 1844 yaptığı "İnsanlık dünyasının değer kaybı, nesneler dünyasının değerindeki artışla doğrudan ilişkili olarak büyür," Üç yıl sonra Emerson aşina sözlerle aynı temayı işler:

Nesneler dizginleri ele geçirdi,
Sürüyor insanlığı.
İki yasa var birbirinden ayrı,
Birbiriyle uzlaşmaz.
Biri insan için, nesne için diğeri;
İkincisi şehirler donanmalar inşa eder,
Ama gemi azıya alır,
Ve zalimleştirir insanı.

"Avrupalıların, uzun süredir kendi uygarlıklarının taşıdığı üstünlüğünün en kesin kanıtı olarak gördükleri teknolojinin ihanet ettiği ve tükettiği insanlık teması, siper çılgınlığına kapılanların anlattıkları öyküleri aşar. Düşman doğal olarak, beton, dikenli tel ve topraktan oluşan tahkimatta gizlenir. Savaş alanı "Sayısız gözü ve kulağı ve silahı olan uyuyan dev bir makine" olarak görülür. Ölüm uzaktaki makinelerden "kişisel olmayan mermiler" le gelir; kurtulmak ya da yok olmak sadece raslantıya bağlıdır. "Savaş makineleri" amansızca işler; "Katliam mekanizması" sınır tanımaz. İnsanlar "Makinelerin kölesi" olmaya ya da " büyük savaş makinesindeki çarklara(ya da dişlilere) indirgenmişlerdir... Savaş "profesyönelleştirilmiş bir insan boğazlama endüstrisi" haline gelmiştir.ve teknoloji tiranlıkla eşitlenmiştir."

.................................

İşte bu "tiranlık" "Hiroşima da yetmişbin kişiyi öldürdü. Sonra Nagazaki Altmışbin kişiyi öldürdü. Sovyetler Birliği’ n de Çernobil felaketi yaşandı ve kıyılarımıza kadar etkisini gösteren kanser vakalarını sıradan saydık. TV dizileri ile insanların beyinlerini uyuşturduk...Teknoloji ile başlayan tiranlık; insanlığı öldürmeye devem ediyor... Hak ve Batıl arasın da gezinirken; en önemli değerimiz olan ahlak unsurumuzu ortadan kaldırdık. Hak görünen batıl’ a küfrederken, Batıl gördüklerimiz de hakka küfreder hale geldi. Hak ve Batıl aynı ahlak kuralları içersin de iç içe yaşamaktadır. Her ikisnin de istediği ölümdür. Hakk’ın yarattığı bu dünyayı oyunca haline getirdik. Hakkın emri olmadığı halde insanlığı yok etmek için var gücümüzle mücadele veriyoruz. Bunu da haktan sayıyoruz.
Varın gidin... sizin gördüğünüz hakkın da, Batılında karşısındayım... Etki, tepki doğurur. Etki: reaksiyon’ u ortaya çıkarır. Mesela birine faşist derseniz, reaksiyon göstererek, haklı olarak oda size; faşist oğlu faşist der...
Ekrem SAYGI
13.03.2017