DÜŞMANIN ÇOK OLDUĞU YERDE ARKANI SAĞLAMA ALMALISIN

• 26 Aralık 2016 Pazartesi 18:00:47

Bu başlık bir teori değil bir önermede değil ama; İhtimallerle ve ihtiyatlı hareket etmekle alakalı.

Neden böyle bir başlık atıldı derseniz bize 102 yıl öncesine götürürsünüz. Enver paşaya, Sarıkamış faciasına kadar uzanırız. Orta Asya’da mazlum milletlerin lider olarak gördüğü Osmanlıdan yardım bakışlarını görürsünüz. Zira Rusların kars’ı almak Anadolu içlerine kadar yürümek amaçları vardı. Kış çok çetin, dağlar yol vermiyordu. O zaman ordunun başkomutanı Enver paşa: Ordu komutanına sarı kamışı alın emrini vermişti. Eğer Rus ordusu sarı kamıştan atılırsa Orta Asya’nın kapıları ve Hindistan yolu açılacak ve uzak doğu ile birlikte İran’ıda alarak körfeze kadar inilecekti. Âmâ kader 90 bin askerimize Allahuekber dağlarını mezar kıldı.

Tayyip Erdoğan’ın sözünü Enver paşada söylemişti.(Maksadımız mazlum milletleri Rus çarlarının elinden kurtarmak, haklarını teslim etmek ve geri dönmektir.) Ama olmadı. Şimdi nasıl medyada, sosyal medyada ihanet çete yazarları çizerleri varsa o zamanda vardı. Sarıkamış harekâtının başarısızlığından güç alan o zamanki hıyanet çetesi köşe yazarları Enver paşa hakkında kamuoyu oluşturmak ve ordu komutanlığından azlettirmek istiyorlardı.

Amaç, Sarıkamış’ı anlatmak değildir; Amaç, Enver Paşa Anadolu’ya geçip Kurtuluş Savaşı’na komuta etmeyi planlarken, onu kötülemek, onu engellemektir. Sarıkamış başarısızlığı, “kamuoyu oluşturma” vasıtası olarak, “propaganda savaşının”, “algı operasyonunun” bir aracı olarak kullanılmıştır. Sarı kamış harekâtından bir iki ay sonra Enver paşa komutasındaki ordu ile Çanakkale savaşı ve neticesinde zaferi kazanılmıştır. Hemen bir yıl sonra Kut-ül Amare savaşı kazanılmış ve İngilizler perişan edilmiştir. Bu ordunun başında da Enver Paşa vardır. Zamanın ihanet çetesi köşe yazarlarından şerif ilden Enver paşa’yı yerden yere vurarak halkın gözünden düşürmek ve onu kurtuluş savaşı komutanlığından aldırmaktı. Başarılıda oldu. (Enver Paşa’nın karşında ki düşmana karşı arkanı sağlama almalısın) düşüncesinin uhdesinde kalması hayata geçirilememesi başarısızlığın nedeni oldu.

Enver paşa “Edirne’ye Enver gireceğine Bulgar girsin” diyen bir zihniyetin, kendi hırsı, kendi çıkarı için ülkeyi ateşe vermekten kaçınmayacağını çok iyi biliyordu. Bu gün dünkü ihanet çeteleri gibi ağa baları için kalem oynatan o kadar çok ihanet çetesi var ki (sürüsünün, alayının…….).Bu gün düşman hem arkamızda hem sağımızda hem solumuzda arkanı sağlama alman yetmiyor. Ününde PKK, PYD, DAEŞ rejim güçleri NATO ABD, AB gibi düşmanlar varken, arkandan hançer sallayan fetö ve ihanet çetesinin kalemşorları var. Önündeki düşmanla neden baş edemiyorsun çünkü arkanda hançerle bekleyen bir sürü ihanet çetesi var.

Doğuda ve Güneydoğuda kar demeden kış demeden çarpışan Mehmetçiğimiz, korucularımız ve polisimiz canı pahasına vatan savunması yaparken, Adeta batıdan arkasına hançer saplanıyor.15 Temmuzda milleti arkana almasaydın önündeki fetö kalkışmasıyla baş edemezdin. Yerli ve milli bir lider kefenini giydi. Milleti arkasına aldı. Meydanlara inerek fetöyü hallaç pamuğu gibi attı.

HDP ve CHP, ihanet çetesi köşe yazarları ne kadar hançer salladıysa da millet bir ve beraber olunca boşa çıktı. Twitter da, Youtube da, Facebook da terör örgütlerinin gönüllü propagandasını yapan bir sürü vatan haini ile baş etmek kolay değil. Yurt dışına kaçan yargı mensuplarından ve onların kalemşörlüğünü yapan ihanet çetesi kaçak basın mensuplarından ve Fetö’nün İngilizce çıkardığı kâğıt parçasının köşe yazarlarından, askerimize siyasi iktidara polisimize olmadık hakaretler edip Siyonistlere bizi jurnalleyenler. Sizin bu yaptığınız basın ahlakına sığmaz. Bu gazetecilik değildir; bu, düpedüz teröre destek vermektir, bu düpedüz Türkiye’yi, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni, Mehmetçiğimizi sırtından hançerlemektir.

Dün “Edirne’ye Enver gireceğine Bulgar girsin” diyenler; bugün de, “terörü Erdoğan bitireceğine terör Türkiye’yi bitirsin” diyorlar; Türk ordusu El-Bab da zafer kazanacağına DAEŞ zafer kazansın diyorlar.

Eğer biz sınır ötesinde zafer kazanmak istiyorsak arkamızdaki vatan hainlerini önce bir halletmeli, hak ettikleri yere göndermeliyiz Bağımsızlığımız için savaşırken, arkadan hançerleyenlerle de haklı bir mücadele yürütmeliyiz Kimin ne dediği değil, bağımsızlığımız ve bütünlüğümüz için neyin gerekli olduğu önemli.