3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
705
Okunma
Çeşitli mülahazalarda, bazı psikolojilerin vesayeti çok ağırdır...
Tabii, özellikle ezik bir çocukluğun...
Bunun tam tersi de geçerlidir; ’Anasının ve/veya babasının oğlu/kızı’ sorumsuz,
egosantrik, megaloman bir anlayışla ’büyütülmüş’ olabilir...
Hele bir de anaları gibi, bu psikolojiyi kesintisiz olarak sürdürdüğünü bilmeyen,
bilse de sevgisi, saygısı, sahiplenmesi, görevi, kadınlığı, belki de kaderi olarak
içselleştirmiş bir kadınla evlenmişse, bu psikolojinin, her ne dünya görüşünden
yana olduğunu söylerse söylesin, toplumsal uzlaşı denen yüksek bir medeniyet
algısı ve anlayışı ile düşünmesini, konuşmasını, davranmasını,
yani nazik, önyargısız, önkabulsüz, birleştirici, bütünleştirici...olmasını
bekleyemzsiniz!
Bu psikoloji, solcuysa, bütün sağcıların; sağcıysa bütün solcuların; ateistse, bütün
dindarların; dindar ise, bütün sekülaristlerin; Türk’se bütün Kürtlerin; Kürt’se bütün
Türklerin; Aleviyse, bütün sünnilerin; Sünni ise bütün Alevilerin...kahrolmasını,
hatta gebermesini ister!
Bu psikoloji Atatürkçü ise, şeksiz şüphesiz, kayıtsız koşulsuz kendisiyle aynı ağzı
yapmıyorsa, muhatapının en sıradan bir mülahazasını bile aynı yafta ile karşılar:
"Vatan haini!..."
Bu psikoloji Anti-Kemalist ise, şeksiz şüphesiz, kayıtsız koşulsuz, kendisiyle
aynı ağzı yapmıyorsa, muhatapının en sıradan bir mülahazasını bile aynı yafta
ile karşılar: "Vatan haini!..."
Şimdi söyleyin bakalım!...
Düşman kim?...
Düşman nerede?...
Düşman ne istiyor?...
Düşman ne yapacak?...
19 Haziran 2016
Yekta Attila