- 258 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Milli Tarih Şuuru
Türk tarihi kazanılmış zaferlerle, köklü kültür ve tecrübe sonucu kurulan güçlü devletlerle dolu bir mazidir. Elbetteki bu maziden çıkarılacak dersler, görülecek gerçekler mevcuttur. Tarihini iyi tetkik etmiş milletlerin büyüklük davasında her zaman bir adım daha önde olacağı bir hakikat. Tarihini iyi bilen bir nesil kimlerle dost olabileceğini, hangi şartlarda dostluğunun devam edeceğini, düşmanlarının hangi anlarda neler yapabileceğini ve dost görünen satılmış karakterlerin kimler olduğunu ve devleti hangi şartlarda içeriden çürütmek yoluyla uğraş vereceklerini görebilecek donanımlı bir nesildir.
Her millet, tarihinde gerek başka milletlerin gerekse kendi milletinden kişilerin ihanetine uğramıştır. Bunun iki sebebi vardır: İlk olarak beceriksiz, ileri görüşten mahrum yöneticiler bu soruna ortam hazırlar. Bir diğeri ise tarihinden ibret almayan ve bu önemli mevzuunun gereksiz bir şey olduğunu düşünen gereksiz insanlardır.
Her Türk genci tarihinden bir şeyler öğrenmek sevdasına kapılmalı ve bu yol için emek harcamaktan geri durmamalıdır. Eğer hitap Türk gencine ise, milli davanın ne olduğunu öğretmek ve bu dava uğrunda canını vermekten çekinmemiş mert kişilerin ilham alınması gereken bu yönlerinin öğretilmesi, adında ’milli’ kelimesi geçen eğitim bakanlığının görevidir. Okullarda resim, müzik gibi derslerin gereksizliğini savunan bir insan değilim; bu tür eğitimlerde verilecek. Fakat en hassas olmamız gereken hususlardan biri olan bu konuyu oldubittiye getirmek, ülkenin dinamizmini sağlayan gençliğin yavaş yavaş milli bilgi ve ülkü bakımından eriyip gitmesine yol açacaktır.
Milli tarih şuuru üzerinde durulması gereken çok mühim bir meseledir. Çünkü bir ülkeyi ayakta tutan sebeplerden biri de milli duygu ve milli bilinçtir. Bu kavramların sadece kavram olarak kalmasındaki vaziyete örnek, Irak askerlerinin askeri kıyafetlerini bile bırakıp Işid denen birkaç çapulcudan ibaret örgütten kaçıp şehirlerini adeta hediye etmeleridir. Onlarda milli bilinç ve milli ülkü yoktur. Dolayısıyla o ülküler adına can vermenin ne demek olduğunu kavrayamazlar.
Türk gencinin ise tarihinden alakasız olmaması, milli ülkülerinin ne olduğunu bilmesi, tarihten öğrenmiş olacağı
dostlarının, düşmanlarının kim olduğunu aklından bir an için çıkarmaması ve bu yol uğrunda emek, hatta gerekirse can vermeyi bir şeref olarak görmesi gereklidir. Bu ilhamı da ancak çocukluğundan başlayacak olan milli tarih şuuru ile yakalayabilir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.