- 1050 Okunma
- 6 Yorum
- 1 Beğeni
SİZ GELDİKTEN SONRA KİRLENDİ!
Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayip ERDOĞAN;
Bu size ilk seslenişim değil. Söylemek istediklerimi kasede alıp adreslerinize gönderdiğim bile oldu.
Ah başkan ah! Nedir sizin bu dürüst, namuslu, onurlu ve saygın insanlara. Kapısından bir yalan. Evine haksız bir kibrit çöpü girmemiş şerefli ve ahlaklı vatandaşlara (sayenizde kaldıysa tabii) olan düşmanlığınız?
Her kökenden ve her kesimden avuç avuç mavi boncuk dağıtmadığınız insan kalmadı ÜLKEDE. Sonra da sırtınızı döndünüz hepsine birden.
Bedavacılığa, emeksiz kazanca, çıkara, hırsızlığa, soyguna, vurguna SAYISIZ kapılar açtınız. Ve bu kapılardan yediden yetmişe güruhlar geçip gitmekte.
Bu ülkeye canı pahasına yarım asır emek vermiş, iki yıl emekliliğini yaşayamamış, şerefli memurlarla. Yeşil kartlı, mersedesli haysiyetsizleri eşitlediniz hastane kuyruklarında. Elektik, su, vergi ve daha nice akla hayale gelmeyen giderleri, şerefsizlerinn hırsızların yerine bir avuç yurtsever namuslu insanların sırtına yüklediniz hep.
Başta belediyeler, vali ve kaymakamlıklar olmak üzere, her kurum/kuruluş ve yönetimler esas görevlerini bırakıp, el açmayı dilenmeyi kendine iş edinmiş onursuz toplumun yardımına odakladı kendilerini. Hiçbir dünya ülkesinde böylesi içler acısı bir idare şekli, ne de ahlakı böylesine çökmüş bir toplum görülmemiştir.
Belediyelerin uçan kuşa borçları varmış! Siz o kuşların her bir tüyüne sülalenizle birlikte kurban olun. Rabim onların tüyünce sizlere dert bela versin! Ödemediğiniz elektrik ateşiyle yanıp tutuşun bu dünya aleminde. Nasıl ki namuslu insanları ateşlerde yürütüğünüz gibi.
Devletin, dolayısıyla vatandaşın da içinde hakkı olan arazileri yağmalatıp, daha sonra müteahhitte verdirerek siteler elde etmelerini sağladınız. Denizi doldurup ormanları yağmalatıp peşkeş çektirdiniz.
Pahalılık diz boyu. Üstelik parasıyla ölüm satın alıyor bu halk! Her türlü ahlaksızlık meşrulaştı sayenizde. Bu arsız toplum ise seyirci kalmakla yetinmeyip, alkış tuttu bu kötü düzene. Ya, tıpkı DENİZGİLERE ve son olarak gezi olaylarında yine bu bilinçsiz toplum için kendilerini feda eden onca gencecik insanlara, çapulcu! damgası vuranlara ne demeli?!
O olaylar; gerek İstanbul gerekse dalga dalga yayılan yurt sathında ne kötülükleri , yıkımları felaketleri önledi oysa.
Kim olursa olsun insanların adları. sanları, mevki ve konumları beni hiç etkilemez ve saygı duymamı sağlamaz durduk yerde ASLA.
Oysa bazı insanlar vardır ki, anlatmaya doyamazsınız . İsteseniz de anlatamazsınız üstelik. Onlar ne tanımlara ne kalemlere sığar.
Cemal SÜREYA ve Vedat GÜNYOL.
Edebiyatın, bilgeliğin ve insanlığın iki olağan üstü, muhteşem ismi. Adları anıldıkça saygı duruşuna geçerim derinden derine.
Şimdi bir güvercinin uçuşunu bölüşüyoruz
Gökyüzünün o meşhur maviliğinde dediği gibi Cemal Süreya’ nın ben de bir anekdotu paylaşmak isterim sizlerle gökyüzüne süzülerek.
Vedat Günyol’ yaza yaza” kitabından şöyle diyor:
Cemal Süreyya darphane müdürlüğü Yaptığı sırada şimdi adı sanı çoktan unutulmuş bir bakan darphaneyi ziyarete gelmiş, belli ki Cemal Süreya’yı görevden almak için önyargılı davranmakta, darphaneyi ekşimiş bir yüzle dolaşmaktadır. Cemal Süreya’ ya döner ve
-Açılmadık bir kapı kaldı mı? der.
Cemal Süreya:
-Evet! gönül gözü! diye yanıtlar.
Daha sonra Cemal Süreya’nın işçilerle olan dostluğunu doğru bulmadığını söyler.
Ve:
-burası çok pis, diye hoşnutsuzluğunu belli eder. Cemal Süreya’nın yanıtı ünlüdür:
-siz geldikten sonra kirlendi sayın bakan!
YORUMLAR
ktidara karşı olan düşüncemiz zıt yönlerde. Bunu daha önceleri anlamıştım. Ama 'ne şiş yansın ne kebap!' diyorsunuz çoğunlukla. Aziz Nesin'e gelince, O asırlar önce bu günleri görmüş muhteşem bir düşünür bir bilge ve önder idi aslında. Onu 38 kişiyle birlikte yakmaya kalkışan bu toplumun arasından çıkmadı m yineı? Şimdilerde gölgesini arar oldular. Bu ülkede gerçek yurtseverlerin sevildiğini değer gördüğünü gördünüz mü hiç?
Siz de toplumu iyi tanımaya çalışsanız gerçekleri görürsünüz. Uykuda bir toplum değil. Yedi düveli ayakta uyutan bir toplum. Fakat şu ÇIKAR yok mu şu çıkar? Hepsini dinden imandan çıkarmakla kalmadı, insanlıktan da çıkardı en acısı. O saydıklarınız doğru olsa bile bu giderler Allah'ın katından yağmıyor. Sonu ne olacak bu rahatlığın bu bedavacılığın? İşsizlik maaşı alanların sayısı yüzde 65 artmış. Suriyeliler bizden daha huzurlu bu ülkede.
Tabii namussuzun namusludan, tokun açtan haberi olur mu? Daha bu saydıklarım buz dağının görünen kısmı. Tayipgiller zenginlikte dünya yedincisi. Toplumda haksız kazançta dünya birincisi.
Size ve Trabzon'a sevgi ve selamlar.
Sizi sevgi ve gururla kucaklıyor alnınıza kocaman bir Devrimci öpücüğü konduruyorum yazıya olumlu yorum yapma cesaretini gösterdiğiniz için. Elbette sizden de böyle bir tavır beklenirdi. Her insanın siyasi görüşü ve iktidarlardan beklentileri farklı olabilir elbette. Ancak görünen köy de kılavuz istemez. Her şey apaçık ortada iken. Yazıya olumlu yorum gelmemesi de manidar onca üye arasından. Ya insanlar iktidarın yağdırdıklarından maddi manevi ihya oluyorlar. Ya da olumlu düşüncelerini yazmaktan çekiniyorlar. Ah keşke silmemiş olsaydı “reva” rumuzlu” üyenin yorumunu görebilseydiniz. Bir utanç bir cehalet rezalet abidesi idi!
Aman sonları ne olursa olsun! Biri gider öbürü gelir. Ama bizlerin onuru ve sağlam karakteri ilelebet baki kalır.
Selam ve Esenlikler.
Ne demeli?
Bu ülkede oy kullananların % 52 sinin gözü kör demek.
Belki de Aziz Nesin haklıdır hani.
Ya da,
bir bildikleri, atalarından öğrendikleri bazı gerçekler var.
Yoksa,
neden sefalet çekmek için gidip oy versinler adama?
Belki de,
sabahın köründe,
sokaklarda sadece köpekler gezinirken,
muayene sırası alabilmek için yollara düştükleri,
sigorta hastanesindeki ilaç kuyruklarında saatler geçirdiklerini unutmamışlardır.
Ve,
bunun gibi daha bir çok şeyi.
Keskinkalemzaman
Bir tutam hayat
içimizden geleni yazdık.
Hatamız var ise, affola dost.
Devrimci selamınız alınmıştır efendim.
Bil mukabele.
DEVRİM DENİZERİ
Siz de toplumu iyi tanımaya çalışsanız gerçekleri görürsünüz. Uykuda bir toplum değil. Yedi düveli ayakta uyutan bir toplum. Fakat şu ÇIKAR yok mu şu çıkar? Hepsini dinden imandan çıkarmakla kalmadı insanlıktan da çıkardı en acısı. O saydıklarınız doğru olsa da bu giderlere Allah'ın katından yağmıyor. Sonu ne olacak bu rahatlığın bu bedavacılığın? İşsizlik maaşı alanların sayısı yüzde 65 artmış. Suriyeliler bizden daha huzurlu bu ülkede.
Tabii namussuzun namusludan, tokun açtan haberi olur mu? Daha bu saydıklarım buz dağının görünen kısmı. Tayipgiller zenginlikte dünya yedincisi. Toplumda haksız kazançta dünya birincisi.
Size ve Trabzon'a sevgi ve selamlar.
Evet daha özlü anlatılmazdı,az bile söylemişsiniz lanetli bir son bulacağı kesin ne ekersen onu biçersin,
selamla.
DEVRİM DENİZERİ
Aman sonları ne olursa olsun! Biri gider öbürü gelir. Ama bizlerin onuru ve sağlam karakteri ilelebet baki kalır.
Selam ve Esenlikler.
Merhaba Alper Bey!
Eh bu da bir görüş bir insan portresi, neylersin! Bir toplumda her zaman bilinçli aydınlık yüzlü edepli sözlü insanlar olmaz elbette. İktidardaki hocalarınızdan konuşma dersleri aldığınız belli oluyor!. Sizin beni anlamanızı beklemem kendime en büyük saygısızlık olur.
Yorumunuzun baştan sona akıl almaz iğrenç ve bayağı sözcüklerle dolu olması kendi kimliğinizi açıkça ortaya koyuyor zaten.
Gönlünüzce yarınlara.
Esen kalın.
DEVRİM DENİZERİ
Yorumunuzun baştan sona akıl almaz iğrenç ve ayağı sözcüklerle dolu olması kendi kimliğinizi açıkça ortaya koyuyor zaten.
Gönlünüzce yarınlara.