- 750 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
ÖZGECAN' LARIMIZ
Merhaba dostlar, sözlerime başlamadan önce o güzel melek yüzlü Özgecan kızımıza Allahtan rahmet kederli ailesine sabırlar dilerim.
Aslında bir kaç dörtlük yazmak geldi içimden ancak siteye baktığımda, bu konuda sevgili şair dostlarım o kadar güzel şiirler yazmıştı ki daha bu şiirlerin üzerine şiir’mi yazılır diyerek vazgeçtim aslında;
Bence Özgecan olayı Türkiye’mizin bir kanayan yarası, Özgecanın başına gelenler ne ilk ne yazık ki ne de son olacak. Baştan toplum bilimciler, sosyologlar vs. bu tür olayların temeline inilerek araştırmalı, bu kızımızı bu şekilde bir canavarca, bu hale getiren ismide insan olan varlık, nasıl bir ortamda kimler tarafından ne şekilde yetiştirildi ve bu canavarın daha öncede bir çok suç kaydı olduğu halde, neden bir toplu taşıma aracını kullanmasına izin verildi, ne yazık ki günümüzde aile içi şiddet oldukça yaygınlaştı, yine vahşet olaylarıda artmaya başladı, uyuşturucu, alkol, sigarı kullanımı ilkokul ve ortaokul seviyesine kadar indi, Hapishanelerimizde neredeyse yer kalmadı, kültürel ve toplumsal çürüme son hızıyla devam ediyor. Yine maalesef izlediğimiz bir çok Televizyon dizileri ise, cinselliği ve şiddeti körüklüyor. Bizde maşallah akşam çerezimizi, çekirdeğimizi alarak yanımızda ergenlik çağına gelmiş çocuklarımızla birlikte, bu SUÇ KANALLARINI bir güzel izliyoruz.
Şimdi bu tür olaylar nasıl önlenir, idam mı gelmeli yoksa hadım mı edilmeli vs. gibi, Adalet sistemi ciddi şekilde sorgulanmalı, şu anda aramızda 100 ayrı suçtan, hırsızlık, gasp, yaralama, cinsel taciz vb. gibi 100 ayrı suçtan yakalanarak cezaevine girip çıkıp orasını yol eyleyenlerin, defalarca yakalanıp salıverilenlerin kol gezdiği bir Adalet sistemi ile bu olayların ne kadar önlenebileceğini siz düşünün artık. Ülkemiz gençlerinin özellikle uyuşturucu belası ile başı dertte, yani bozuk bir nesil yetişmesini nasıl önleriz, bu hususta, aile, okul, cami, sokaklar devreye sokulmalı, Ülkemizde hala ciddi eğitim sorun. " Tarihten 3-4 yıl kadar önce, Kanal ve dizi ismini vermeden, çocukların devamlı takip ettikleri bir dizinin bir bölümünü evde çocuklar ile birlikte izlemeye başladım, çünkü evde ikince televizyon olmadığı için birazda mecburiyetten, bu yerli dizinin, bir bölümünde, ailenin üniversiteye giden kızı yine üniversiteden erkek arkadaşının evine gittiğinde tecavüze uğradı ve bunu duyan kızın annesi yoğun bir tepki göstermesi üzerine, olayı öğrenen diğer kardeşler ve komşuları tepki gösteren anneye olabilir, ne var yani namus iki bacak arasındamı diyerek maalesef tepki gösteren anneyi suçlamaya başlayarak bu olayı normal bir olaymış gibi göstermeye çalıştıklarını hayretler içerisinde izledim. İyi ki de izlemişim o diziyi ondan sonra evde yasak ettim ama ne çare, bu SUÇ KANALLARI olduğu sürece çocuk yetiştirmenin ne kadar zor olduğunu anladım.
Türkiye zaman geçirmeden, gençliğe sahip çıkması gerekiyor, maalesef gençliğe sahip çıkamıyoruz. bu görev herkese düşüyor, öncelikle, eğitimcilerin, anne babaların, öğretmenlerin, öğretim üyeleri vs. yeni nesilleri her yönde eğitecek kişilerin bulunması şart. Kısaca Devletimiz gençliğe sahip çıkmak adına ne gerekiyorsa, ne tür bir adım atılması gerekiyorsa zaman geçirmemesi gerekiyor. Allah yardımcımız olsun, sağlıcakla kalın.
YORUMLAR
Maalesef televizyon değil fitnevizyon, sexvizyon şiddetvizyon izliyoruz ailecek. Olup bitene dur diyecek adam gibi bir kurum yok. Allah aşkına 24 saat açık çizgi filim kanalı olur mu yahu. 24 saat açık çizgi film kanalı demek bir çocuğu aileden ta baştan koparmak demek. Peki içerik olarak ne var bu kanallarda, hepsi duyarlı mı. Cinsellik var, şiddet var, hased var kin ve nefret var... var oğlu var!. Amaçları hep ticaret. Oynattıkları karakter tutsa da reklam alsalar, lisanslı oyuncağını yapsalar, defter, kalem ... vb şeyler üzerinde kullansalar da köşe dönseler.
Diyorsunuz ki yazınızın bir bölümünde;
" Tarihten 3-4 yıl kadar önce, Kanal ve dizi ismini vermeden, çocukların devamlı takip ettikleri bir dizinin bir bölümünü evde çocuklar ile birlikte izlemeye başladım, çünkü evde ikince televizyon olmadığı için birazda mecburiyetten, bu yerli dizinin, bir bölümünde, ailenin üniversiteye giden kızı yine üniversiteden erkek arkadaşının evine gittiğinde tecavüze uğradı ve bunu duyan kızın annesi yoğun bir tepki göstermesi üzerine, olayı öğrenen diğer kardeşler ve komşuları tepki gösteren anneye olabilir, ne var yani namus iki bacak arasındamı diyerek maalesef tepki gösteren anneyi suçlamaya başlayarak bu olayı normal bir olaymış gibi göstermeye çalıştıklarını hayretler içerisinde izledim." Sizin burada anlattığınız bir filim sahnesi. Aynı konuyla ilgili edepsiz kanallarımızın birinde, üniversiteli öğrencilerle bir tartışma programında üniversiteli kız söz aldı. Konu kadın erkek eşitliği. Laf döndü dolaştı namusa geldi. Kullandığı ifade aynı bahsettiğiniz filimdeki tepkisiz kanı bozuk tiplemelerin yorumu gibi " namus iki bacak arasında değildir" deyince inanın kan beynime fırladı. Üstad biz yönümüzü iyiden iyiye şaşırdık. Bu gidişata ya bir yiğit çıkıp dur diyecek yada bu zavallı kızımızın yaşadığı vahşetin benzerlerini daha çoook kahrede kahrede izlemek zorunda kalacağız.
Duyarlı kaleminiz dert görmesin.,
Selam, dua ve saygılarımla...