YENİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI HAYIRLI OLSUN

• 13 Eylül 2014 Cumartesi 11:43:15

Tatil bitti ve okullar açıldı. Yeni eğitim-öğretim yılında öğretmen, öğrenci ve veliler için yeni bir heyecanlı dönem başlıyor. Ülkemizin aydınlık geleceğini şekillendirecek olan iyi bir eğitim modelidir. Geleceğe umutla bakabilmenin temelini, sağlam bir eğitimle yetişen nesiller oluşturacaktır. Bu nedenle geleceğimizin, ülkemizin muhteşem ve mutlu olmasını isteyenler, yeni nesillere verilecek eğitimin yerli, milli kültür ve kimliğimizle uyum içersinde olması gerektiğini anlamalıdırlar…

Milletler için istikbal, eğitilmiş nesillerden geçer! İlk eğitim aileden başlayarak okul ve çevreye doğru uzanır. Geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımızı anne karnından başlayarak, helal lokma ile büyüterek inancına, tarihine, kimliğine uygun fert olarak milli, manevi iklimde yetiştirmeliyiz. Gözbebeklerimiz, ciğerparelerimiz olan çocuklarımızla evimiz, barkımız, bahçemiz, arabamız ve birçok işimizle ilgilendiğimizden daha çok ilgilenmeliyiz. Yoksa geleceğimizi kendi ellerimizle karartırız.

Eğitim; İnsanın mensubu bulunduğu milletin değerlerine, insanlığa ve kendisine karşı vazifelerini yerine getirebilmesi için şuur ve beden kabiliyetlerini düzenleyen, geliştiren, disiplinize eden, terbiye ve öğretim faaliyetidir. Başka bir deyişle eğitim; toplumun her alanında kendi değerler bütününe göre ferdi yetiştirme faaliyetidir. Eğitimin ilk görevi kültürünü nakletmek, belli bir gaye uğruna bir taşıma hizmeti yapmaktır. Çünkü eğitim, insanın düşünce, his ve hareketlerine direkt tesir eden bir fonksiyon icra etmektedir. Zira her eğitim kendine has bir insan modeli, bir insan tipi ortaya çıkarmayı hedeflediğinden bir yerli yapıya, modele ve inanca ihtiyaç vardır.

Eğitimin mevzu insandır. Fakat insan aynı zamanda bir milletin vazgeçilmez parçası olduğu için, eğitim topyekûn milleti kucaklamaya mecburdur. Bir eğitim, maddi hırs ve menfaatten önce ahlaki, milli ve manevi değerleri öğretmelidir. Bir toplum kendi özelliklerini, değer yargılarını fertlerine aktaramıyorsa bu toplum için tek son vardır; başka milletlerin yemi olmak, avı olmak ya da fosilleşmek…

Eğitim, insan ve fert hakkında doğru bir fikre haklı bir hayat, kâinat düşüncesine dayanmalıdır ki, onun gelişmesinin, yücelmesinin temel şartlarını sağlasın. İnsanı geliştirmeyen, toplumu yüceltmeyen eğitim sadece prototipler yetiştirir. Yani kişiliği olmayan, kişiliğini belli yerlere, merkezlere, şahıslara bağlayan tipler... Eğitim, insan ve toplumun değişmesine yapılabilecek müdahalelerin en hayati olanlarından birisidir. Eğitmek, yünün yün ipliği haline getirilişinde kullanılan iğ’i, bir ustanın eserini hatırlatır. Eğitim çalışmaları bir bahçıvanın tarlasını, bahçesini sürerek, sulayarak, bakarak tohumdan bir ürün, bir çiçek elde etmesi, anne babanın insan yavrusundan bir insan meydana getirmek için giriştiği bütün çabaları anlatır…

Tarih dinamik ve objektif bir tahlile tabi tutulduğunda milletlerin varlıklarının devamında, eğitimin büyük bir rol oynadığı, fonksiyon icra ettiği görülür. Eğitim, bir milletin varlık ve bekasının temelidir. Toplumların dinamizmi milli ruhtur! Milli ruh ve heyecanı ayağa kaldırmayan bir eğitim sisteminin ne okuyana, ne okutana bir hayrı dokunmaz... Genç beyinlere milli şuuru nasıl kazandıracağımızı, değerlerimizle nasıl barıştıracağımızı, bunu hangi politikayla, hangi müfredatla gerçekleştireceğimizi iyice araştırıp ortaya koymalıyız.

Gelişimin ve yönetimin temelinde iyi bir eğitim vardır. Bu gün yönetim sahipleri bütün güçlerini eğitim meselesine sevk etmelidirler. Önce milli bir müfredat, nitelikli öğretmen ve eğitime adanmış bir eğitim politikası…
Hak’kın, gerçeğin, ilmin mesajını vermeyen, insan şahsiyet ve kabiliyetini geliştirmeyen eğitimden bir fayda beklenemez… Eğitimimizi sözden öze, düşünce planından eyleme dönüştürecek bir yapı ile yaşanabilir ve uygulanabilir hale getirmeliyiz. Yoksa okul farklı sosyal çevre farklı olursa sistemde çatışma başlar.

Yeni bir Türkiye’yi birlikte inşa etmenin gayretinde olmalıyız. Ülkemizin bütün meselelerinin çözümünde eğitimin etken rol aldığını unutmamalıyız. “Okul genç beyinlere insanlığa saygıyı, ulus ve yurt sevgisini, bağımsızlık şerefini öğretir.” “Dinsiz toplum düşünülemeyeceği gibi, din eğitimi vermeyen okul da düşünülemez” "Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum halinde yaşatır, ya da esaret ve sefalete terk eder" diyor Atatürk.

Eğitim, kültürün ve medeniyetin en önemli taşıyıcı unsurudur. Hedef ve idealden yoksun eğitimden istenilen sonuç alınamaz! Bir saadet hayali temennilerle, uygulamaya girmeyen teorik bilgi ve anlatımlarla değil, pratik bir eğitimle, mücadeleyle hayat bulabilir.
Milli bir eğitimle "Türk kültür ve medeniyeti atinin medeniyet ufkunda bir güneş gibi parlayacaktır" Çağlar açmış kapamış bir medeniyetten ilham alınarak, çağdaş medeniyet seviyesinin üzerine çıkaracak, çıtayı yükseltecek sistem kurulmalıdır.
Bilimsel eğitimle kaliteli, liyakatli talim terbiyeyle, kültürümüze uygun bir eğitimle pek çok alanda ilerleme sağlarız… Toplumumuzu yüceltecek, muasır medeniyetin üzerine çıkaracak olan gerçek bir Milli Eğitimdir.

Yerli olmayan, davranışa yansımayan bir eğitimin içi boş ve anlamsızdır… Her yeni nesil kendi kültür değerlerini öğrenmeden yabancı kültürlerin etkisinde kalarak yetişiyorsa o nesilden fayda beklenemez. Öğretmen olarak yetiştirmekte olduğumuz bireyleri; milletimizin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ruhen, bedenen güçlü, ailesini, vatanını, milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan; kendisine, içinde yaşadığı topluma karşı sorumluluklarını farkında olan ve bunları davranış haline getiren bireyler olarak yetiştirmek görevimiz olmalıdır.
Tüm öğretmen, öğrenci ve velilerimizin yeni eğitim öğretim yılının hayırlı, sağlıklı, mutlu ve başarılı geçmesini temenni ediyorum…