- 413 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
AKŞAM KUR’AN SABAH KUR’AN
Orta yaşlı adamın karısı ölmüş çok geçmeden güzel mi güzel bir ter ü taze ile evlenmiş. Amcamızın varı yoğu din. Dine adanmış bir hayat. Adamın işi gücü Kur’an okumak, sabah namazından sonra rahleyi önüne alıyor, Kur’an’ı açıyor kahvaltıya kadar Kur’an okuyor. Kahvaltıyı yapıyor. Başlıyor kaldığı yerden Kur’an okumaya, öğle yemeğinden sonra yine Kur’an. Namazı kılıyor tekrar Kur’an. İkindi namazının arkasından Kur’an. Akşam yemeğinden sonra Kur’an...
Abdest, namaz, Kur’an üçgeninde haftalar aylar geçip gidiyor. Amcamız karısı ile hiç mi hiç ilgilenmiyor. Çarşı pazar işleri bile kadının üzerine kalyor. Evde söz yok, sohbet yok, muhabbet yok. Kadın açısından sıkıca boğucu bir hayat. Taze kadın, kadın kıymeti bilmez, kadını insan yerine koymaz hoyrat kocanın elinde körpe bir karanfil adeta. Sinirinden stresinden mahvoluyor. Hani sabrın çanağının çatladığı bir an vardır ya.. Öyle bir anına denk geliyor genç kadının:
- Bak herif nedir benim senden çektiğim. Akşam Kur’an sabah Kur’an orusbu olsun bu evde duran diyerek tası tarağı toplayıp nefesi baba ocağında alıyor.