- 960 Okunma
- 5 Yorum
- 1 Beğeni
"KEFENSİZ HAYATLAR " Taceddin YILDIRIM
Her kitap umuda açılan kapıdır bana göre. O kitapta yazarına ait izler bulunur. Her ne kadar kitabın çeşidi değişse de yazarını ele veren, ona ait bir ip ucu vardır.
Yaklaşık beş yıla yakın zamandır ailem dediğim “ Edebiyat Defteri sitesi” nin değerli dostlarım sırayla yürek döküntülerini okuyucuyla buluşturdular. Edebiyat Defteri sayesinde tanıdığım ve her iki cihanda “ Ağabey “ kategorisine girmiş, değerli nadir insanlardan biri olan Taceddin Yıldırım’ ın “ Kefensiz Hayatlar “ Kitabı elime geçeli uzun zaman olmasına rağmen bir türlü ona dair düşüncelerimi kaleme alamadım. O ki, hiç yüzünü görmediğim halde yüreğinin temizliğini, kalbinin insan sevgisiyle dolu olduğunu kelimelerinden tanımış biriyim. Zaten insanları tanımak için illa yüz yüze görüşmek gerektiğine de inanmıyorum açıkçası.
İki yıl önceydi sanırım, Mustafa Sakarya, çok güzel bir teklif sundu bana. Edebiyat Defteri yazarlarının katılımıyla bir kütüphane açmamızı önerdi. Ve o değerli düşüncenin sonuçlarını, sizlerin katkılarını hem yazılarla, hem de fotoğraflarla sizlere de sunmuştuk. Bizim o ortak düşüncemize ilk destek veren insanlardan biridir Taceddin ağabeyim. Hatta bir kitapseverin en son yapabileceği şeyi yaparak kırk yıl emek verip bir araya getirdiği kütüphanesini bozarak, Bolu Yunus Emre İlköğretim Okulu kütüphanesine göndermişti. Tabii ki bunu konumuz Tacettin ağabeyim olduğu için anlatıyorum. Şimdi Yunus Emre İlköğretim okulunun kütüphanesindeki raflarda sizlere ait kitaplar, öğrencilere sizleri anlatıyorlar.
Kitabı ilk elime aldığımda çok heyecanlandım. Nam- ı diğer “ Gomutanım “ Diye de hitap edilen Taceddin ağabeymin kitabı meslek hayatının anılarına adamış. Tıpkı hayatına mesleğine adadığı gibi, anıları süslemiş nadide eserini. Tam otuz sekiz adet öykü sığdırmış. Ama az önce de dediğim gibi otuz sekiz hikayenin içinde acısıyla tatlısıyla iş yaşamının çetin, acımasız anılarla dolu. Öyküleri okurken içine dalıyorsunuz ve anı birlikte yaşıyorsunuz.
Beni en çok etkileyen öykülerden biri “ İrin dolu Yaralar ve Yusuf Yüzlüm “ onları okurken boğazıma bir şeylerin tıkandığını hissettim. Otuz sekiz hikayenin her biri birbirinden değerli.
Kd Yayınları tarafından yayına hazırlanan kitap, yüz kırk sayfadan oluşuyor. Kapağın arka sayfasındaki künyedeki yazı aslında kitabı anlatıyor.
“Yatağına kıvrılıp kalan der top olmuş biri duruyordu.Sese doğru yürüdüm. Doğrulmak istedi, yana düştü. Toparlanmak istedi, beceremedi. Sesi titrek ağlamaklı ;
“ Kusura bakma Komutanım ayağa kalkacağım ayaklarım yok. Selam duracağım sağ kolum yok. Sana bakacağım, gözlerim yok. “
Başka söze gerek var mı ? Teşekkürler Taceddin Ağabey. Bu ülke sana minnettar, bu ülke varsa sizlerin sayesinde var. Ben de tüm kalbimle önünde saygıyla eğiliyor, başarılarının devamını diliyorum.
YORUMLAR
çok merak ettim şimdi ,Tacettin abinin kitabını nereden bulabiliriz ki ? Benimde çok sevdiğim bir abim Tacettin abi .İyi insanlar sanal da tanışınca bile belli oluyor şükür..TebriklerTacetin abi.Sizi de tebrik ediyorum bu güzel yazı için .Güzele güzel demeli ki ,.kötüler ve çirkinler bir adım geri çıksın.Selamlar
evet edebiyat defterinin saygı değer bir üyesi
ve ben kardeş edindiğim kardeşim dediğim çok iyi bir dost
bende kitabını elime aldığı zaman nasıl duygulandım anlatamam o aralar intim olmayan bir yerdeydim hemen cevap yazamadım
sonra teşekkür edebildim
kitaplarımın arasında yer alan çok değerli bir kitapbir ömür boyu unutulmayacak anılar
ve sen kızım bizlere buradan duyurduğun için çok teşekkürler sağ ol annemmmmmmm
saygımlasın herdaim bitanem