- 619 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Mevlana ve Mevlevihane
MANİSA’DA MEVLEVİHANE VE MEVLANA*
Manisa Mevlevi hanesi, Osmanlı Asırlarından da önce, Selçuklu-Beylikler döneminde, Saruhan oğlu İshak Bey zamanında 1368 tarihinde inşa edilmiştir.
Bu dönemde, İslami gaza ve cihat fikri, Alperenlik mefhumu ile birleşmiş, nazari İslam ilmi ve yaşayışının yanı sıra, daha halk tipi ve günlük hayata entegre olmuş, “eline, diline, beline” sahip olma gibi sade prensipler ile yaşam bulmuş tasavvuf ocakları; hem toplum irfanını mayalanmış, hem de Türkmen Boyları arasında birleşme zemini sağlanmıştır.
İşte Manisa Mevlevihanesi de, Moğol istilaları sonucu siyasi ve ekonomik dengeleri bozulmuş Anadolu’nun batısında insanların maneviyatına yön veren tasavvuf ocaklarından birisi olarak kurulup, Konya merkezinden taşra Mevlevihanelerine de siyasi katkıları ile Saruhan Beyliğinin, Selçuklu Devleti ve bakiyeleri ile aralarında kaynaştırıcı bir rol de oynamıştır.
Manisa da 1400’ ler den sonra başlayan Osmanlı yüzyıllarında da Mevlevihane önemini sürdürmüş, hatta Osmanlı tahtına çıkacak şehzadelerin, Manisa Sancağından yetiştiği gibi, Mevleviliğin merkezi kabul edilen Konya Asitanesindeki posta oturacak halifelerin de Manisa Mevlevihanesinde yetişmesi geleneği yerleşmiştir.
Mensuplarına İslam dinini ilahi bir musikinin refakatinde sema ederek yaşatan, birkaç metrekarelik çile hanelerinde tefekkür ve ibadet ile terbiye eden, mutfaklarındaki edep ve erkan ile yoğuran Mevlevhaneler, şiir ve musiki ile bulundukları yerlerde, zamanın güzel sanatlar akademileri misali, kültür hayatına da yön vermişler, 1925 yılındaki Tekke, Dergah ve zaviyelerinin kapatılmasına kadar, bu faaliyetini sürdürmüşlerdir.
1925 yılından itibaren diğer tekke ve dergahlar gibi, tarihi misyonları sona eren Mevlevihanelerden, Mevlana’nın zaman ve mekanları aşan sevgi ve aşk anlayışı; onu sevenlerinin gönüllerine, sohbetlerine ve sanatlarına taşınmıştır.
Tıpkı vaktiyle Mevlana’nın; “Hz. İbrahim’in inşa ettiği Kabe’ye Allah gelip bir gün oturmadı, ama benim gönül Kabe’mden bir gün bile çıkmadı.” Dediği gibi, bu gün Mevlana, sevenlerinin gönlünde yaşamakta, sevgi ve aşk öğretisi ise Akademik toplantı ve merkezlerde terennüm edilmektedir.
Cemil ALTINBİLEK (Manisa Denge Gazetesinde "MEVLANA VE MEVLEVİHANE KONULU AKADEMİK SEMPOZYUM VESİLESİ İLE" yayımlanmıştır.)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.