- 4744 Okunma
- 24 Yorum
- 1 Beğeni
Kaç Kimlikte Sevdim Seni
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
...
Kasım bembeyaz suratıyla şehrimde..
Sokaklarda düş köpükleri, kağıt bir gemide martıların rehberliğinde, yine sana firar ediyor aklım, yüreğim, yedi ceddim..
Yağmur sırnaşıyor saçlarıma, dudaklarıma, şebek gibi gülümsüyorum.
Şımarmayı bile bilmeyen bir çocuk edasıyla.
Kaç kimlikte sevdim seni.
Yetmedi ne bir beden, ne de bir ruha sığdırabildim o okyanus yüreğini.
Ağabey gibi…
Kaybolduğum denizde, kollarını sevdim beni kıyıya çıkaran.Kasırgalarda hırkanı sevdim omzuma bıraktığın.Dokunamadığım, ama gecelerimi aydınlatan gümüş simleri sevdim saçlarındaki yetişemeden
Uçurum kenarlarında yürürken kollarım havada, ellerini sevdim saçlarıma kelebek firketelerini konduran.
Ölüm çiçeklerinden soğutan, sıcacık nefesini sevdim.Bir bodyguard gibi beni korumanı sevdim.
Yetmedi…
Arkadaşım gibi sevdim.Omzunda ağlamayı.Hiç bir şeyimiz yoktu biliyorsun değil mi?
Bize ait ne bir gün, ne bir an.Bir karede bile yan yana gelememiş iki arkadaş.İşte benimle hiçsizliğimizi paylaşmanı sevdim.Sevginden çok, sevginin sunumunu sevdim.Düşünsene, avucunda somut bir şey olmaksızın, yollarıma serdiğin düşlerini sevdim…
Yüreğimi sevmeni sevdim.
Yetmedi…..
Babam gibi sevdim.(işte tam burada ağlıyorum)
Aksiliğini, huysuzluğunu, benimle fikir ç/atışmalarını sevdim.Beni çocuk gibi görmeni, o eksik yanımı gidermeni…Her düşüşümde diz üstü, sana koşmayı sevdim.Soluklanmayı sevdim çay bardağının gölgesinde, ve bir kahve fincanının içinde gözlerine dudaklarımla dokunmayı sevdim.Şefkatini gözyaşlarının...Senin yanında küçülmeyi, ama sana sevgimi büyütmeyi sevdim.
Yetmedi….
Memleket, toprak gibi sevdim.Toprak gibi sevdim evet.Bu benim seninle buluşmam olmalıydı
ölüm muştusuyla.Teselli de ya da avuntu…
Yetmedi...
Kral gibi sevdim.Çocukça işte.Yitik ülkenin sahibi Peter Pan gibi, saçları ömrün tırpanıyla acıtarak taranılmış Rapunzel gibi
Oysa ne kül kedisiydim, ne Polyanna..
Çoğu zaman ilk adımla çağırırdı hayat ana;
-Üveyla...
Ne kötü…Bağırmak, haykırmak istesem de sen bunları hiç bilmiyorsun.Söylesem ya buhar olup uçacaksın yada ebediyen kaybolacaksın.Çünkü mümkün değil seni sevdiğim gibi sevmen beni, ki sen tıpkı emanet bir rüya gibi..
Kaç kimlikte sevdim seni….Ve bundan sonra çoğaltılmış suretlerinle artacaksın bahşedilmiş ömrüme.Yapayalnızca...
Ve şimdi karışıp rüzgara gidiyorum çünkü öğrendin artık çekilince dilimin sürgüleri ve biliyorsun ki tek bir cümle durdurabilir veda eden (sözümona) bir şairi
söz sende!
de_soulmate
YORUMLAR
Bu yazıya çok sevdiğim bir yazıyı yakıştırdım Tüllü :) Bizim gibiler için... Yüreğine sağlık.
Sevginin Türleri
“Dünyada sevilmek istemeyen kişi yok gibidir” diye başlıyor Masuma Tayotome.
”Ama sevgi nedir nerede bulunur biliyor muyuz? ” diye soruyor... Sonra anlatmaya başlıyor...
“Sevgi 3 türlüdür!..
Birincinin adı “Eğer” türü sevgi!..
Belli beklentileri karşılarsak bize verilecek sevgiye bu adı takmış yazar...
Örnekler veriyor;
Eğer iyi olursan baban annen seni sever.
Eğer başarılı ve önemli bir kişi olursan seni severim .
Eğer eş olarak benim beklentilerimi karşılarsan seni severim.
Tayotome “En çok rastlanan sevgi türü budur” diyor.
Bir şarta bağlı sevgi... Karşılık bekleyen sevgi...
“Sevenin istediği bir şeyin sağlanması karşılığı olarak vaat edilen bir sevgi türüdür bu” diyor yazar...
“Nedeni ve şekli bakımından bencildir. Amacı sevgi karşılığı birsek kazanmaktır.”
Yazara göre evliliklerin pek çoğu “Eğer” türü sevgi üzerine kurulduğu için çabuk yıkılıyor. Gençler birbirlerinin o anki gerçek hallerine değil hayallerindeki abartılmış romantik görüntüsüne aşık oluyor ve beklentilere giriyorlar. Beklentiler gerçekleşmediğinde düş kırıklıkları başlıyor. Sevgi giderek nefrete dönüşüyor. Ve maalesef en saf olması gereken anne baba sevgisinde bile “eğer” türüne rastlanıyor. Fakat aslında insanlar ”Eğer” türü sevginin üstünde bir sevgi arayışı içindeler...
İkinci türe geçiyoruz.”Çünkü” türü sevgi...
Toyotome bu sevgiyi şöyle tarif ediyor;
“Bu tür sevgide kişi bir şey olduğu birsele sahip olduğu ya da birsek başardığı için sevilir. Başka birinin onu sevmesi sahip olduğu bir niteliğe yada bir koşula bağlıdır . “Örnek mi?..
“Seni seviyorum. Çünkü çok güzelsin/Yakışıklısın!”
“Seni seviyorum. Çünkü o kadar popüler o kadar zengin o kadar ünlüsün ki ..”
“Seni seviyorum. Çünkü bana o kadar güven veriyorsun ki ..”
Yazar ”Çünkü” türü sevginin ”Eğer” türü sevgiye tercih edileceğini anlatıyor. ”Eğer “ türü sevgi bir beklenti koşuluna bağlı olduğundan büyük ve ağır bir yük haline gelebilir. Oysa zaten sahip olduğumuz bir nitelik yüzünden sevilmemiz hoş bir şeydir egomuzu okşar. Bu tür olduğumuz gibi sevilmektir. İnsanlar oldukları gibi sevilmeyi tercih ederler. Bu tür sevgi onlara yük getirmediği için rahatlatıcıdır.
Ama derin düşünürseniz bu türün ”eğer” türünden pek farklı olmadığını görürsünüz. Kaldı ki bu tür sevgide yükler getirir insana... İnsanlar hep daha çok insan tarafından sevilmek isterler. Hayranlarına yenilerini eklemek için çabalarlar.
Sevilecek niteliklere onlardan biraz daha fazla sahip biri ortaya çıktığı zaman sevenlerinin artık ötekini sevmeye başlayacağından korkarlar. Böylece yaşama sonsuz sevgi kazanma gayretkeşliği ve rekabet girer.
Ailenin en küçük kızı yeni doğan bebeğe içerler.
Sınıfın en güzel kızı yeni gelen güzel kıza içerler.
Üstü açık BMV’si ile hava atan delikanlı Ferrari ile gelene içerler.
Evli kadın kocasının genç ve güzel sekreterine içerler.
“O halde bu tür sevgide güven duygusu bulunabilir mi?” diye soruyor yazar.
“”Çünkü” türü sevgide gerçek ve sağlam sevgi olmaz “diyor.
Bu tür sevginin güven duygusu vermeyişinin iki ayrı sebebi daha var...
Birincisi;
”Acaba bizi seven kişinin düşündüğü kişi miyiz “ korkusu... Tüm insanları en az iki yönü vardır. Biri dışa gösterdikleri ..Öteki yalnızca kendilerinin bildiği...”İnsanlar sandıkları kişi olmadığımızı anlar ve bizi terk ederlerse “ korkusu buradan doğar.
İkincisi de;
“Ya günün birinde değişirsem ve insanlar beni sevmez olurlarsa “ endişesidir.
Japonya’da bir kuru temizleme dükkânında çalışan dünya güzeli bir kızın yüzü patlayan kazan yüzünden parçalanmış. Kız fena halde çirkinleşince nişanlısı nişanı bozup onu terk etmiş. Daha acısı aynı kentte oturan anne ve babası onu artık ziyarete bile gitmemişler... Sahip olduğu sevgi sahip olduğu güzellik temsili üstüne bina edilmiş olduğundan bir günde yok olmuş. Güzellik kalmayınca sevgide kalmamış. Ve kız birkaç ay sonra kahrından ölmüş...
Japon yazar ”Toplumdaki sevgilerin çoğu” Çünkü” türündendir ve bu tür sevgi kalıcılığı konusunda insanı hep kuşkuya düşürür.” Diyor.
Peki o zaman gerçek sevgi ve güvenilecek sevgi ne ?
“Üçüncü tür sevgi ”Rağmen” Adlandırdığım türdür” diyor yazar.
Bir koşula bağlı olmadığı için ve karşılığında birsek beklenmediği için ”Eğer” türü sevgiden farklıdır bu .. Sevilen kişinin çekici bir niteliğe dayanıp böyle bir şeyin varlığını temel olarak almadığından ”Çünkü” türü sevgide değildir bu ..
Bu üçüncü tür sevgide insan “bir şey olduğu için “değil “ bir şey olmasına rağmen” sevilir . Güzelliğe bakar mısınız ?..”Rağmen “ türü sevgi ..!
Esmeralda Qusimodo’yu dünyanın en çirkin en korkunç kamburu olmasına “Rağmen” sever. Yakışıklı ve zengin delikanlı da Esmeralda’yı çingene olmasına “Rağmen” tapar!.. Kişi dünyanın en çirkin en sefil, en zavallı insanı olabilir. Bunlara “Rağmen” sevilebilir. Tabii bu, sevgiyle karşılanması şartı ile ..
Burada insanın iyi çekici başarılı ya da zengin bir konum edinerek sevgiyi kazanması gerekmiyor. Kusurlarına cahilliğine kötü huylarına ya da kötü geçmişine “Rağmen” olduğu gibi o haliyle sevilebiliyor kişi.
Bütünüyle çok değersiz biri gibi görünebiliyor ama değerli gibi sevilebiliyor. Japon yazar “Yüreklerin en çok susadığı sevgi budur” diyor. “Farkında olmasanız da bu tür sevgi sizin için yiyecek içecek giysi aile zenginlik başarı ya da ünden daha önemlidir.”
“Bu gün yaşamınızı sürdürebilmenizin nedeni “ Rağmen” türü sevgiyi şu anda yaşıyor olmanız ya da bir gün bu sevgiyi bulacağınıza inancınızdır”
Son sözlerinde biraz umutsuz Toyotome ;
“Bu gün yaşadığımız toplumda herkesi doyuracak ve mutlu edecek bu sevgiyi bulmak çok zor. Çünkü herkesin sevgiye ihtiyacı var ve başkalarına verecek kadar fazlası kimsede yok!..”
Harika bir yazı yazmışsınız...
Sevmek bundan daha güzel anlatılabilir mi bilmiyorum
Çoklarında olan değersiz şeyler yerine sizde en değerli olan varmış...
"Şebek gibi gülümseme" yi çok hoş buldum...
Yavuz Bülent Bakiler'in "Şaşırdım kaldım işte" şiir aklıma geldi
Şaşırdım kaldım işte, bilmem ki n'emsin?
Bazan kızkardeşimsin, bazan öpöz annemsin,
Sultanımsın susunca, konuşunca kölemsin,
Eksilmeyen çilemsin,
Orda ufuk çizgim, burda yanım yöremsin,
Beni ruh gibi saran sonsuzluk dairemsin,
Çaresizim, çaremsin.
Şaşırdım kaldım işte, bilmem ki n'emsin?
Yagmur Esintisi tarafından 1/31/2013 1:55:18 AM zamanında düzenlenmiştir.
soulmate
teşekkür ederim..Rahmetli babam derdi bana
-"şebek gibi gülümseme kız"...
severim bu tabiri çok..Sağolun onur duydum aslında sade bir yazı yazdığım günü anımsıyorum yıllar önce yazmıştım yağmurlu bir akşam ama sanırım ben bulutlardan daha çok ağlıyordum yazarken..
bazen ne kadar haketmiş acaba diyor muyum yazılanları..
fakat her sevgi kendi yüreğinden sorumludur deyip kendini avutuyorum.
sevgimle dua ile...
Yagmur Esintisi
Belli ki çok iyi bir insanmış...
Babanızı hatırlamanızdan ben onur duydum...
Hep öyle yapın kendi yüreğinizden kendi sevginizden sorumlu olun boşverin gerisini...
Allah yardımcınız olsun...
Aah bu nasıl sevmektir böyle evet sevdim ama hiç itiraf etmedim kendime bile ,çığlık çığlığa akan gözyaşlarımla boğarak sevdim...
Yüreğin sevgiyle yaşasın şairem tebrikler sevgimle...
soulmate
çok teşekkür ederim içten yorumunuza
saygı
sevgi dua ile...
Kaç kimlikte sevdim seni.
Yetmedi ne bir beden, ne de bir ruha sığdırabildim o okyanus yüreğini.
önce okudum...sonra fon müziğiyle birlikte okudum...seslendirmeyi neden dinleyemiyorum...benim pc den olabilir mi bilmiyorum...şairemin o buğulu sesinden dinlemek muhteşem olurdu eminim...sevmenin bu kadar büyüleyici bir yanı olduğunu yeni keşfettim, ve sevmek acısına rağmen muhteşem bir duygu...ve şairem bunu yazını okuyunca bir kez daha anladım..tebrikler...güne yakışan satırlarına....tebrikler..melek yüreğine...sevgimle...
Uzun zamandır dökememiyorum içimi.Uzun zamandır suskuda yüreğim.Göğünü kaybetmiş bir uçurtma gibi dolanıp duruyordu yüreğim.
İşte tam da bu noktada yakalandım iç dökümünüze...ve olanlar oldu.
Sesinizi duydum,yangınızı hissettim ve ağladım ben...
Harikaydı.
Teşekkür ederim.
Gönlünüze bereket.
Selam ve sevgimle...
soulmate
saygı
sevgi
dua ile....
Ahhh ne yaptın arkadaşım ne yaptın nasıl etkilendim anlatamam :(((((
Ama olmaz ki bu kadar daaa :((
İçim gibi sevdim yazını, yüreğini....
Sağol canım benim sağoll çok sağol.....ağlatsan da :(((((((
Her dem sevgimleeeeeeeeeeeee gülden, cennetten yüreğine.
soulmate
yalnız bırakmadığın için
tüm k a l b i m l e teşekkür ederim..iyi ki varsın...çok sevgim hep dualarım ile...
Bir sayfanın içine girdim ve hiç çıkmak istemedim
Satırlar bitsin
Masal son bulsun istemedim
Kaç kişinin hayatında var ki bir.. Adı konulmayan
Ki var olanlar iyi bilir
Tanıdık yüreğini sevdim
Saygıyla sevgiyle ve de teşekkürlerimle
soulmate
o eşsiz güzellikteki yüreğine Camér
saygı sevgi dua
teşekkürle tüm kalbimle...
sobaya girmiş odundan çıkan çıtırtı sesleri gibi dedim bu içsel güzelliğe...
sevmek desenli bir tabloya uzun uzun bakar gibiydi ne güzel ...
teşekkürler
Serhat AKDENİZ tarafından 11/25/2012 2:39:33 PM zamanında düzenlenmiştir.
soulmate
teşekkür ederim saygı dua ile
Aşkın yazıya dökülmüş hali... Aşkın yürekte bıraktığı duygular... Yaşaması hoş yaşanası arzulanan duygular var aşktan yana yazıda... Okurken "evet, aynen öyle,, dedirten tatlı bir yazı... Esmiş b/adı aşk...
Seçkiyi hakkeden güzel bir yazı... Kaleminizin mürekkebi hiç tükenmesin kalbinizdeki sevgi gibi...
Teşekkürler...
==================================== e d i b / a h m e t
soulmate
saygı selam dua ile...
soulmate
tüm kalbimle
sevgi dua ile...
sevginin bin türlüsü..... bu kalemde şekillenmiş....harikaydı.... saygılar
soulmate
saygı dua ile...
Kelimeler şahlanmış, Sözün bırakıldığı mevki altında kalıp can vermese dileğim. çünkü acısı yine seni bulacak.
Sonra bir ölüyü sevmenin ızdırabıyla tanışacaksın.
Ne diyeyim bilemedim, ama vefadan yana yüreğine, yüreğimi bin kez selama davet ederim.
Üzülme...
soulmate
o güzel yüreğinize binlerce selam da benden..
çok güzeldi yorumunuz ve içtendi..
", Sözün bırakıldığı mevki altında kalıp can vermese dileğim. çünkü acısı yine seni bulacak."
bu kaçınılmaz bir son zaten..
teşekkür ederim tüm kalbimle
sevgi, dua ile...
soulmate
benden de selam olsun engin yüreğine
saygı dua teşekkürle
soulmate
onur verdi yorumunuz
saygı dua
teşekkürle...