BABAANNEME MEKTUPLAR..(12)

• 19 Mart 2012 Pazartesi 13:09:04

Rodopların Asil Kadını....

Bir yaz tatili çiftlikteki mağazanın ikinci katında,dikkatle tütün dizerken;yanına yaklaşıp sormuştum..

Sizlere en büyük işkenceyi Yunanlılar mı yaptı..?

Sorduğum sorunun iç dünyanda,büyük kasırgalar oluşturduğunu gözlerinin çakmak,çakmak bakışından farketmiştim...

Başını bana çevirip ;hayır demiştin...Bizim bölgede en büyük zulmü Bulgarlar yaptı...

Ta 93 Harbine dönüp rahmetli ninenden dinlediğin anılarını anlatmaya başlamıştın...

Yunanlılar nasıl Batılı Güçlü Devletlerin bir sürü hile ve desiseleri ile bağımsızlık kazandı ise;aynı oyunu Bulgarlar için,Ruslar ve arkasındaki İngiltere ve mütttefiklerinin oynadığını belirtmiştin...O güne kadar benim hiç duymadığım,1876 da vukuu bulan Batak Katliamının
bir Rus senaryosu olduğunu;dünyanın dikkatlerini bölgeye çekip,bir oldu bitti ile;Rodopların kuzeyinden Tunaya kadar olan coğrafyayı,kısaca Tuna Vilayetini koparma amacı taşıdığını,bunada 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı ile ulaşıldığını anlatmıştın...

Ninenin hatıralarını gözü yaşlı aktarırken;nasıl Müslüman Kadınlara ve kızlara zorla kiliselerde din değişrttiklerini,kabul etmeyenleri en mahrem yerlerinden kasaturalarla doğrandıklarını,cebirle Bulgarlarla izdivaca itildiklerini belirtmiştin.Sonunda demiştin ki:93 Harbi 2.5 milyon Bulgara,4 milyon Müslümanı; ölü,sakat,muhacir veya özyurtlarında azınlıkta bırakmanın savaşıdır...Ruslar,Bulgarlarla bu zülmü birlikte
yaptılar...

Babanneciğim bugünkü bilgilerimle dahi anlattıklarının üzerine zor çıkıyorum...Hele 1912
de bizzat yaşadığın Balkan Harbindeki anılarını senden dinlerken ne kadar büyük dehşete düştüğümü sen müşahede etmiştin...Yaşadığınız beldede ki akşam karartmalarını ,evdeki pencereleri ışık sızmalarına önlem için nasıl sıkı sıkıya kapattığınızı,Bulgar askerlerinin ve Bulgar Çetelerin sizleri bulmamaları uğruna,yerinizin belirlenmemesi için katlandığınız zorlukları bir bir paylaşmıştın.İlave etmiştin:Mevlanın yardımı ile dağlık bir bölgede oluşumuz çok büyük acıları yaşamamızı engelledi....

Özellikle;Kavalada,Dramada,Sarışabanda,İskeçede yaşanan vahşetlerin sizleri oldukça üzdüğünü,Bulgar askerlerin ve çetelerin önlerinde Rum Metropolitlerinin katliama mihmandarlık yapmalarının;Haçlı Yobazlığının insanlıktan ne kadar yoksun olduklarının ifadesi olduğunu belirtmiştin...

Camiye doldurulup yakılan kadın ve çocukların acıklı hikayesini,meydanlarda kurşuna dizilen genç erkekleri,süngü ile karnı delinip bebeği parçalanan hamile kadınları,kısaca zulmün en bilinmeyeninin Bulgarlar tarafından sizin neslinize uygulandığını açıklamıştın.

Zulüm kuzeyde dağlara çarpar Tunaya dökülür..
Güneyde zulüm yankılanır Rodoplarda,
Alkanlar Sarosa ılık ılık süzülür....

Belkide tarihe düşecek şu sözleri sarfetmiştin...’Ninem derdi ki:Sözde Batak Katliamı;Çarlık Rusyasının,Bulgar Krallığına şah damarlarından zerkettiği Müslüman düşmanlığının adıdır....’

Evet Babaanneciğim ,bugün seni daha iyi anlıyoruz ki;Avusturyalı iki bilim insanı Prof.Dr.Martina Baleva ve Prof.Dr.Ulf Barunbauer Batak Katliamının bir düzmece olduğunu belirttiler...Üstelik Sofyada Bulgar Yöneticilerin histeri nöbetleri altında...

Olan sadece milyonlarca mazluma oldu...
Zulüm tarihin kör delhizleride,ürküten şekli ile donuk kalsa da...
Önemli olan ders alabilmek tarihten...

Selam ve dua ile...
Mektuplarım sana olacak...İnşallah...

Not;Yazının başındaki tablo ,Polonyalı ressam Antoni Piotrovski tarafaından sözde Batak Katliamından takriben on yıl sonra yapılmıştır..Tıpkı Sakız Adası Katliamı tabloları ile hazırlanan batı dünyası gibi, batı kamuoyu Bulgar zulmüne hazırlanmıştır...