- 170 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Veraset (Kalıtım) ve Çevre 1
Yeri gelmişken huyun değişip değişmeyeceğine geçmeden önce huya etki eden veraset ve çevrenin üzerinde durmak istiyorum.
Bizi tavşan, kedi, köpek veya yılan değil de insan yapan, kimimizi erkek kimimizi kadın yapan nedir? Acaba neden ana ve babamıza ve yakın akrabalarımıza daha çok benziyoruz da diğer insanlara o kadar benzemiyoruz? Bizi biz yapan özellikler nelerdir? Niçin diğer insanlara tıpa tıp benzemiyoruz, onlar gibi davran mıyoruz? Bütün bu ayrılıklar nasıl oluşuyor, kim oluşturuyor? İşte bütün bu soruların cevabını verebilmek için insanı çeşitli yönleriyle tanımamız gerekiyor.
İnsanın hayatına etki eden iki faktör vardır. Veraset ve çevre.Acaba nereye kadar verasettir,nereden sonra çevre başlamaktadır? Ve insan üzerindeki etkileri ne denli önemlidir?
İnsan soya çekimle atalarına has özellikleri taşır. İnsanda kalıtımla kuşaktan kuşağa aktarılan bu özellikler anne ve babadan gelen gen guruplarıyla bedeni ve ruhi yaşamının alt yapısını oluşturur. Fakat şu da göz ardı edilmemeli, veraset yalnızca anne ve babaya benzerlik olarak ifade edilecek olursa bu yanlış olur. Çünkü bazı çocuklar anne,babasına benzemedikleri halde, geriye doğru akrabalarından herhangi birine de benzeye bilir,onun özelliklerini taşıyabilirler. Mesela, sarışın olan anne ve babanın siyah saçlı çocukları doğabilir.Çocuk soya çekimle anne ve babasının atalarından birine her hangi bir yönüyle benzeyebilir.
Ayrıca kalıtım bireyde doğuşta bulunan özellikler olarak da açıklanamaz. Çünkü,çocukta doğuştan bulunan özelliklerin bir kısmı ana rahminde ya da doğuş sırasında edinilmiş olabilir;hamile annenin ateşli bir hastalık geçirmesinden,doğum sırasında olagelen bir takım arızalardan ötürü meydana gelen bazı zeka gerilikleri gibi.Biyolojik kalıtım,en iyi çoğalma süreci sırasında bir takım özelliklerin genler yoluyla bir kuşaktan ötekine geçmesi olarak tanımlanabilir. Yani kalıtım, genlerle saptanan bütün özelliklerdir.
İnsan, özelliklerini veraset yoluyla almaktadır.Veraseti de tayin eden kromozomlardır. İnsanlarda bunlar 46 tanedir. Her bir insan anne ve babasından 23’er kromozom almaktadır. Veraset yoluyla geçen sayısız özellikler hep bu 46 kromozomda mevcuttur. İnsanın saçının telinden,tırnağına kadar bütün sahip olduğu özelikler,bu kromozomlarda şifrelenmiştir.
Demek ki, veraset deyince insanın soya çekimle atalarından elde ettikleri anlaşılmaktadır. İnsanın hayatındaki etkisine göre acaba verasetin mi, yoksa çevrenin mi etkisi daha fazladır? Bu soruya cevap verebilmek için hangi safhaya kadar veraset, hangi safhadan sonra çevrenin devreye girdiğinin bilinmesi gerekmektedir.
Anne rahmine gelen erkek yumurta hücresi (sperm) ile veraset intikal eder. Çocuğun anne rahminde gelişmesi doğumu ve devamı bütün hadiseler çevre faktörüne girmektedir.
Doğum öncesi çevrede meydana gelen aksaklıklar, çocuğun sakat veya anormal doğmasına sebep olabilir.Annedeki bazı hastalıkların tesiri vardır. Mesela şeker hastası ise, rahimdeki pankreas bezi çok çalışır.Çocuğu tesiri olur. Doğumdan sonra çocukta pankreasın fazla çalışması glikojen yetmezliğine sebep olur ve çocuk ölür. Ayrıca doğumun zor olması neticesinde beyin zedelenmesi olabilir. İşte bütün bu hadiseler çevre faktörünü devreye geçirir, verasetin bunlarla hiçbir ilgisi yok gibi iddia edilebilir. Fakat aynı çevrede oldukları halde çocukların ayrı özelliklere sahip olması ve farklı davranışları göstermesi veraset dışında ne ile izah edilebilir?
Veraset faktörünün ve çevrenin beden, zeka, kişilik veya diğer karakteristik vasıflar üzerine ne kadar tesir ettiğini tayinde bulunacak tek bilimsel metot, çevreyi değiştirip çevreyi sabit tutmak yoludur.Fakat bu gibi deneyler insanlar üzerinde yapılamaz.Çünkü insanların çevresini sabit tutamayız.Dıştan aynı gibi görülen çevre,psikolojik bakımdan aynı değildir.
Ahmet TULGANER
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.