Web Zaman Damgası

Mavi şafak sancısı

Mavi saçlı tayların
günbatımının nefesiyle yarışan dansından
beyaz kanatlı güvercinler saldım
sevdanın kızıl göklerde tutuşan seyrine

yakamozların sabah selamlığından
cemresini damıttım denizin mercana kesik yüreğine

aşkın çalınan mayasından çığırdım sevdalı türküleri
deniz kabuklarına

sürüklendikçe dalgaların koynundan
bilinmeyen bakir koyların şafaklarından
aşkımın nağmelerini haykırsınlar diye
sabahın yeşil nem tutan zümrüt bakışlarına

sürdüm mavi saçlı tayımı dorukların kızaran saydamlığına
mavi ırmakların kaynağından içtim kana kana
aşkımın saçlarını yıkadım lavantaların nefesiyle
beyaz elbisemin ıslanan eteklerinden
filiz sürdü çekirdeği mavi papatyalar

rüzgarın tenimde dolanan raksından
yağdı sevdalı yağmurlar
okyanus ötesi kumsalların kavrulan kucağına

mavi yürekli yavruları doğdu
salkım saçan sevdamdan güneşin ellerine
mavi şapkalı nilüferler bitti yüreğimin
mercan adalarında

gagası pudralı safir kuşlar uçtular sevdanın coğrafyasından
çorak diyarların kısırlaşmış yanık döngüsüne
aşkımın tohumlarını ektiler
yağmurun kanatlarından damlayan nefesiyle

sonsuza değin
maviye doğsun diye yeniden
sabahın pembeye yüz tutan yüreğine vuran
her şafak sancısından sevdam…