Web Zaman Damgası

ağrı

suların soğuk küçük çocukların uyandımı Ağrı
sandık sandık boyalar taşındımı ayaklara
bütün simitleri acı susamıyla çocuklarınmı satmak zorunda
biz yandık senin dağın ağladımı ciğerin fitil fitil yandımı Ağrı

hep bir şeylerin eksik eksikmi kalacak aşkların yarım
üzerinde bir bedduamı gizli niye yıkanmaz kaldırımların
ey bu derelerinde katliamlar geçirmiş soğuk şehir
mahzenlerinde şarap değil nedir kan kırmızı sakladıkların

Ağrı köselerinden kilisesine yasaklı barınak
acıtırmı ki gün görmemiş ana eteklerine yapışan çocuklarının
o telaşlı ve korkak patlama bekleyen gözleri seni
fırın önlerinde sıcak ekmek buğusunda eriyen yürekleri
her kahvehanesinden şimdi kovulma telaşı acıtırmı ki

ey çöplüklerinden hala umut devşirilen şehir
gottikleriyle bir nesli zehirleyen yakarış
her yıl biraz daha çekiliyor suların daha bir çirkinleşiyor kızların
hani dokunsan kendini vuracak kızanların


Ağrı belalı şehir aşkımı gördün mü
yoksa onudamı gömdün o Zilan denilen derin coğrafyana
şimdi çığ düşüreceğim dokunsan yarama
uğraşma matem tutukluğu var tetikte düşüremedin mi?

bir çöplük canın kalmış Ağrı, onuda ben ateşleyeyim mi?