"AZRAİL'LE PAZARLIK" isimli şiir 9.12.2022 07:22:14 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Yirmi bir ağustos iki bin dokuz günlerden cuma belenin meşhur cuma pazarı birde tezgah yaptırdım ki ustasına mallar cuk diye yerine oturdu vallahi, iş ki bağırıp çağırmakta müşteriyi çekmekte,durun hele biri usulca yaklaşmaktaydı tezgahın başına hayırlı işler ne satıyorsun evladım, şey hanım teyze ikinci el organ dedim utanarak hiç böyle şey olur mu evladım organ pazar tezgahında satılır mı, benimkisi muhayyer hanım teyze bak gör,dene öyle al yapan usta öyle muazzam yapmıştı ki özenerek bezeyerek lakin kullanmasını bilmek lazım, ben kullanamadım diye satıyorum ya varsın başkası kullansın.
Kırışık ve titrek eliyle gösterek sorar, bu ne evladım? haaa o mu! ciğer hanım teyze taptazecik ciğer, daha cigaradan nefes çekmedi içine imanıma arada bir öksürttüğü oluyordu ama önemsiz ilaç bile kullanmazdı yemin ederim peki bu ne evladım der hanım teyze? ha omu böbrek o böbrek hani şu böğrümüzde bulunan canım soldakine bir şey diyemem ama sağ taraftakini almanızı tavsiye ederim niye soldaki değilde sağ taraftaki evladım dedim ya soldakine biraz bakım yapıldı hanım teyze anlayacağın içinden parça parça taş çıkarıldı. Öyleyse bende şuna bi bakayım evladım doğru seçim diye buna derler ya hani bir çift kara gözde karar kıldınız demek bende işportacı ağzıyla bunlar tezgahımın göz bebeğidir hanım teyze kah hüzünlü bakardı aleme kah gülerdi ama pınarlarından tek damla yaş süzülmedi alacak olursan hanım teyze indirim bile yaparım pekala evladım kaç paradır çifti karagözün şey dedim yutkunarak.niyetim zaman kazanmaktı siz alacaklarınızı alın ben toptan hesaplarım. Sonra şunu soracaktım bu nedir ne işe yarar? kalbim o,tezgahımın bir numarası can damarı saat gibi çalışır tik takları her şey onda toplanır onda biter anlatsam hanım teyze,bir ömür yetmez bakma sen onun karalığına kirine beyazdı oysa hayalleri düşleri hemde bembeyaz kah yeşiline takılırdı kimi zaman ormanın kah maviliğine uzanırdı sonsuz semanın her şey uyur dinlenirken bu var ya bu dur durak bilmez hep çarpmada sanki martı yüklü kanatları fırsatını bulsa çıkacak kafesinden süzülecek sonsuzluğa aniden. Peki evladım bunun fiyatı ne? ne mi dedin,ne mi böyle fiyat ne duyuldu ne de görüldü tamamı iki bin beş yüz lira hanım teyze iki bin beş yüz lira olmaz evladım ikram et biraz alayım hepsini dedim ya hanım teyze kurtarmaz, sana sermayesinden veriyorum sen kaça aldın ki evladım bu fiyata satıyorsun ben mi dedim ve durakladım... oysa ben! tek kuruş sermaye bile harcamadım sattıklarıma bunlar üç günlük dünyanın bir pula satılan malları al ki hanım teyze sonradan gelene kalmaz benden demesi. Tamam tamam senin dediğin olsun be evladım alayım toptan hepsini kurtarayım seni bu illetten güneşin altında boş tezgahı beklemekten sevinmeli mi yoksa üzülmelimiydim ama beni durduran bir şey vardı o belli yandaki tezgaha kaydı bir ara hanım teyzenin keskin gözleri eyvah dedim benden fiyat öğrendi ötekinden alacak sanırım bak dedi,sana son kez soruyorum evladım fiyattan indirim yapacakmısın yoksa gidiyorum ha tamam eyvallah hanım teyze siftahı kırmayalım bari dediğin gibi olsun ver hadi evladım sen yine iyi düşün taşın benim ayağım uğursuzdur,kudümsüzdür bana satarsan başka kimseye mal satamazsın bilesin Aklım iki bin beş yüz liraya takıldı kaldı hanım teyze yutkunarak şey evladım taksitte yaparmısın dedi şaşırdım kaldım, ilk defa bir müşteri taksitle organ alacaktı organ peşin para taksit,taksit kabul her dediğine kabul anasını satayım kırışık eli ilk ciğere uzandı kararsızca gözle böbrek arasında gitti gitti geldi sonra mırıldanarak usulca tamam seni almalıyım dedi hanım teyze hamle yaparak tezgaha kalbe yöneldi kuş gibi çırpınıyordu zavallı kafesinde hoyratça koparıverdi yerinden kırışık elleri ne yaptın bile diyemeden öylece kalakaldım et ve kemik yığını olarak uyan artık ey fani dedi gülerek uyan meğer pazarlık yaptığım hanım teyze Azrail’in ta kendisiymiş merhameti olmayan neyine senin azrail’le pazarlık etmek ey sefil dayana bilirsen dayan gayrı sen yüreğim... Murat Cetin
[ /italik ][ italik ]
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.