"YAĞMURLU BİR AKŞAM GİBİYİM" isimli şiir 8.4.2021 18:45:39 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Bin türlü bilmece Uçuşuyor karanlık kanatlarıyla Buram buram sevdan kokan yüreğim de Sevdam ki; çözümlenemeye, çözümlenemeye Yağmurlu bir akşamdaymışım gibi bıraktı beni böyle Bu hüzün kokan şehrin simsiyah örtüsü içinde… +++ Akıp giderken mahşeri saniyeler Kanatır özlemlerim, kanatır benliğimi delirtircesine ! Ve hala doğacak bir güneş bekler İçimin en derinlerinlerin de ki mabetsi bir yer Saplanırken yalnızlığıma maziden sızan sesizlikler !… +++ İşgüzar yalnızlığımın abidesi gibi olup içimi eşeler Anıların sarmalandığı tüm kıyı köşeler Tekmili birden ruhuma saldırıya geçer Derken başlar ta ötelerden kopup gelen işkenceler Sabrımın ipini tartıyor anılar diye düşünürüm hep ben Canımla pazarlığa girişir önce rıhtım da ki sesler Ve sonra da, Cılız sabrımla konuşan o taş yürekli fener !... +++ Kaybettiklerimi anlatıyorlardı sanki avaz avaz Bu şehir de gördüğüm her şey mazi adına Ölü ışıkları siniyor sokak lambasının is dolu yüreğime Bir mahşer yerine dönüyor şehir fark etti ki Zehirli bir bıçak sıyırıyor iç dünyamı adeta Kör bakışlı aşkımın tam kıyıcığın da O demir vicdanıyla… +++ Böylesi kabuslu zamanlarım da hep tutuşup yanardım Seni düşünmekle cesaretliymişim meğer sevdalım Cesaretliymişim be ben hala ey tatlı vefasızım ! Bunu bu deniz huylu şehir de çok daha iyi anladım… +++ Yağmurlu bir akşam gibiyim ben yine Bu şehrin ıpıslak ve simsiyah örtüsü içinde Aşktan yana yoksul kalan sevgi susuzluğundan ağlar Acılar yaşanır ama anlatılamazlar Sahil kaldırımların da ki sevgi yoksunu ağaçlar Onlara baktıkça yüreğimi koyu bir hüzün sarar Ruhum hep o çıplak dalları kendine yoldaş yapar… +++ Anlatır maziyi ballandıra ballandıra yağmurlar İnerken son hızla öyle iri iri tepeme Bir kamçı görevi üstlenen taneleriyle Bu denli ağrılı çizmeyin yaşamı siz de ? Siz de ne olur yağmurlar, siz de Acıyın şu terk edilmiş ömrüme !… +++ Yağmurlu bir akşam gibiyim yine ben Bu şehrin ıpıslak ve simsiyah örtüsü içinde Temmuz sıcağında bile ruhu tir tir titreyen ! Öyle bir meyveyim ki en çok da severken, Olgunlaşarak yere düşüp ezim ezim ezilen ! Sanki dişlenip dişlenip sonra da kakılıp itilen… +++ Ak karanfiller fısıldardı büyülü kokusuyla bana seni Pembe duygular içinde saklardım bense sana beni Hala sendeyim ilk buluştuğumuz günden beri Bir anlığına bile olsa zaten elim de değil ki; Terk etmez sana olan tiryakiliğim, Terk etmez asla beni !?... +++ Sabırla gezinirken tren rayları üzerin de serinlerdim Senden gelen her acıyı hala seve seve çekmekteyim Seni düşlerken geçerdi lakin her tür ezikliğim Kapkara olurdu kimi zaman, Kapkara olurdu kimi zaman da tren kömürü düşlerim Sana çıkan yolları sana bakmadan keşfedemezdim Bir yokluğundan gelip bir yokluğuma giderdim… +++ Bir şiirim son kıtasın da sana şöyle sesleneceğim; Böylesi yağmurlu akşamlar da, Öylesi gelme usuma ne var diyeceğim. Bilmiş ol seni çok çok yaşayıp çok çok öleceğim ! Ve bu kaskatı yokluğun için sana, Nice yağmurlara dek sitem edeceğim… X İ. HAKKI GÜRCANOK ADANA / Eylül / 2001 ( ATATÜRK PARKI )
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.