"KULELİ ŞİİRKAYELERİ (2)" isimli şiir 22.8.2019 22:33:44 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Çatı altı yatakhane; Kuytu ve dar dört kol omuz-omuza kenetlenmiş uzun koridorlar, ağaç çeröeveli ince camlarla çep-çevre orta avluya bakar. Bu avludan sızan cılız bir ay ışığı aydınlatıyor ortalığı. Yalarken karşı yüksek duvarı, yan-yana seyrek aralıklarla duran kalın ahşap kenarlı iki kanatlı karanlık kapılar nemli ve loş bir koğuşa açıldılar.
Kapı ardı Yatakhane. Tek bir öğrenci tam giyim nöbette. Uyku sessiz-kuytu ve uzun bu salhanede, bitişik iki katlı ranzalarda, demir atmış salınıyor yan-yana. Derin uyku arasından fırtına gibi patlayan [ italik ]"Tat-taaa rit ta, rit-ta-taaa!"[ /italik ] borazan sesi duyuldu; NİZAM! Kuytu dar koridorlar bu uğultuyla doldu, Şanlı Urfa'lı hızla yatağından doğruldu. Biliyordu; [ italik ]"Bu borazan çaldığında iki elin kanda olsada, herşeyi bırakacaksın ve hemen giyinip-tam kuşam sancağın altında olacaksın!"[ /italik ]
Van'lı Kasım, Konya Akçehir'den Ahmet. Tunceli'den Sami ve diğerleri Nizam'da taburlarındaki yerlerini tam techizatla aldılar, ve Hazırol'da durdular. Sınıf ve koğuş arkadaşı bu 4 delikanlı -bilinmez neden- birbirlerine ilk günden kanları kaynaşmıştı birden. Şanlı Urfa'lı Rüstem, Hazırol'da bayrak-ardı mermer büste baktı ve şaşa-kaldı. Açıldı 'Deşirmen Taşı' gibi henüz uykuya doymamış gözleri, az kalsın yuvarlarından dışarı fırlayacaktı; Saud-i Arap Kıralı kırmızı-beyaz kareli 'Şamağ' Baş Örtüsü ile ve burma-siyah-kordonlu simit-Egal'i başında duruyordu karşısında.
Biliyordu Rüstem Kurtuluş Savaşı Dersi'nden; 1911 yılında İtalyan'lar Trablus'u işgal ederken, böyle bir yerli kıyafet giyip, derne'ye gidip, ince altın işlemeli dik yakalı Kısfe'siyle Atatürk'ün fotoğraf çektirdiğini; "Bu düşde bununla ilişkili olmalı mutlaka." diye düşündükten sonra başını yukarı kaldırdı ve bayrak direğine baktı; "A, a? " Türkçe değilde Arapça bir okul sancağı sallanıyordu direk üstünde; "Aman sıkı dur Rüstem..." dedi içinden. Çünki bu adam kendini bildi-bileli düş görürdü durmadan, yani sırıl-sıklam Hayal-Perest idi.
"Desturrrrr!" dedi bir ses, Dikkat Emri vereceğine, şaşırmıştı herkes, Rüstem kulaklarına inanamadı bu kez. Tekmil veren Nizam Subayı Bahri Üstteğmen değil de, uzun beyaz eteklikli bir Debevi idi ve; "Bismillah!" diye elindeki sopayı tak-tak-tak yere vurarak karşılarında tempo tuttu, Kuleli Askeri Lisesi Marşı'nın ilk kıtası da böylece bu tempo eşliğinde tek-bir-ağız'dan duyuldu; [ italik ]"Ey şerefli şanlı yuva Kuleli, hedefidir bütün çarpan elleri. Deniz senin, toprak senin, gök senin zafer olsun ey mukaddes emelin. Çağlayanlar gibi köpür arşa taş, ufuklarından yüksel, şahikalar aş."[ /italik ] Aynı an; "Ta-taaaaaa..." 'Kalk!' emrini verdi borazan, uyandı Şanlı Urfa'lı uykusundan, hızla doğruldu ranzasından. Yatakhane penceresinden camdan dışar baktı; Ona emanet edilen sıra-sıra gökdelen Boğaz'dan ona 'Günaydın' selamını çaktı. Ama bunun düş olduğunu bilen Şanlı Urfa'lı Rüstem aldırmadı buna vede selama karşılık vermedi; "Hayırdır İnşallah!" dedi, ranzasından aşşağıya indi. Kuleli Askeri Lisesi Marşı ikinci kıtasının mırıltısıyla; [ italik ]"Ey şerefli şanlı Kuleli, hedefindir bütün Cihan, ileri!"[ /italik ] diyerek yıkanmak için banyoya gitti.
Ve(*) böylece bu Şiirkaye'nin de birinci bölümü bitti.
(*) ŞİİRKAYE terimini daha iyi anlayabilmeniz için; Lütfen benim FATİH ATPAZARI ve HAYDARPAŞA GAR OTELİ şiirkayelerimi okuyunuz.
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.