Dostlarımızın bize gösterdiği sevgiyi abartmamız, duyduğumuz minnetten değil, takdire ve sevilmeye ne kadar layık olduğumuzu herkese göstermek içindir. LA ROCHEFAUCAULD
Paylaş
"SİYAH BEYAZ İNTİKAM" isimli şiir 7.1.2019 13:24:44 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Siyah beyaz bir ölüm gibiydi Resimdeki zaman canavarının küflü pozu ! Yüzlerimize sıvamıştı özenle Kanserli yapısını kendisinin zaman mefhumu. Kan kusan ve kusturan şivesiyle Tehdit savuruyordu olanca hiddetiyle Pembe mazinin sıcak ikliminden günümüze… +++ Bir elma bahçesinde çektirmişiz bu resmi Bulunduğumuz köy, Toros’ların tam kalbi Ben, annem, kız kardeşim Ve babamla ablam bir de Sonra ki yıllar bu iki atamız bizleri Yaşamın dikenli kucağına emanet edip de, Göçüp gitmişlerdi herkesin gideceği o ahirete... +++ El de üç evlat varken Heyecanlandırmıştı bizleri Dördüncü evlat müjdesi ! Tamamlanmıştı o resmin arkasından Ailenin dördüncü can eksiği… +++ Siyah beyaz yıllarımızın artı kazancı Yeni kardeşimiz olmuştu bizlerin açıkçası Giderayak daha da çoğalmış sayılırdı Böylelike zaman cinayetinin görgü tanıkları !… +++ Anlaşılan mevsim hasat arefesi Ye diyor gibiydiler bizlere sanki, Yıkılırken üstümüzdeki dalların meyveli halleri Poz vermiştik bir ağacın altında hepimiz Fotoğrafçı amcaya Yan dönmüş bakıyordum kameraya Ben altıncı yaşımın o masum pozlarıyla… +++ Suratım asıktı Demek ki duruşum çok sıkıntılı Beden dilim sanki buruk acılıydı Mahzun görüntümün altın da kim bilir, Daha ne tür cefalar kundaklıydı ?... +++ Ta o zamanlar tanışıp kendime Arkadaş edinecektim İleri ki yıllarda belki de, Türlü dertler acemi yüreğime… +++ Annem arkam da, Dağ kadar bir sevgi yumağı ! Sessizliğe gömülmüş yüzlerimizin tüm gülen hatları Bir şeyler dalgalandırmış olmalıydı Süt liman yüzlerimizin gri açıklarını !… +++ Ne sürüklemişti bizleri böylesi bir poza Muhteşem anımızın bu yegane belgesin de ? Tıkış tıkışmış galiba, Puslu yıllarımızın dert bohçası o yıllarda Çözülmüyordu paslı görüntümüzün sırrı Neyin sıkmayı başardığını En sevgi dolu olması gereken çağlar da Bu bir avuç insan yumağının canını !... +++ Köyden inmiş büyük kente Saflık canına kast etmeden önce Babamı yakıştırmış annem neyse ki kendine Erken yaşta çeyiz sandığının içini Doldurmuştu ruh emeğiyle Hasret, keder, umut ve sevgi adlı Göz nuru, el emeği çeyiz işlemeleriyle… +++ Balıklama girmiştim sisli resmin içine Gördüm ki babamın doğallığı bir harika ! Tıpkı düşlediğim gibiydi o aslına Acemice poz verecek değildi ya ? Tıpkı bizler gibi elbette Merhum babam üç çocuktan sonra… +++ Görülüyor ki şık giyinirmiş sağlığında Muntazam tararmış saçlarını Hele ayak ayak üstüne atışıyla da Haykırıyordu bizlere kendi farklılığını; Neden söylemeyeyim hakikat olanı Doğrusu babam bu resimde ki canların En karizmalısıydı !… +++ Ablam zaman mefhumunun Masum yürekli kurbanı ! Saçları beline değin yetişmiş Bir elin de elma dalı Diğer elinde Baba sıcaklığı ! O zarif pozuyla ablam, Sanki bir peri masalından fırlamıştı !... +++ Küçük kız kardeşim tam orta da Anneyle baba sevgisi arasına sıkışmış Unutmuşuz gibi duruyordu kendisini ezik ezik En güvenli yerdeydi o halbu ki Hem yaşı gereği sevgisi bizden daha tazecik ! Hem de dört sevgi arasında garantiliydi üstelik… +++ Ayrı ayrı kentleri kendilerine vatan edinmiş Artıık hasret emekçisi kardeşleriz bizler şimdi Birbirimizi sık sık görmemiz şans eseri Kader hepimize çünkü, Kendi arzu ettiği rolü bizlere zorla üstlendirmişti… +++ Ortak yanımız o solgun resim de Hiç birimizin yüzlerinin gülmemesiydi Usumu ne kadar eşelediysem de şimdi Hatırlayamıyorum bugün oradaki kaderin bize ihanetini Zaman zehir imal eden o çatallı diliyle, Bu şekil ifade ediyordu kendini bizlere Biz kurbanlarının ruhunu tahrip ede ede !... +++ Anlaşılıyordu mazi kükreyişli bu resme baktıkça Zamanın vurdum duymaz zalimliği Acıtan yağmurlar yağdırıyordu bizlerin üzerine Ta o dünlerden, ta bugünlere İki sevgili atamız eksikti siyah beyaz resim de Kim bilir ne zaman ve nerede Hatta ne kadar eksilecektik daha Zaman mefhumunun o sabıkalı ellerin de !….. +++ İ.Hakkı Gürcanok
K Ö Y C E Ğ İ Z
[
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.