"GÖNÜL DAVASI" isimli şiir 15.12.2018 20:52:38 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Kör kütük sarhoşum dilime değmedi içki Söyleyin hele bana bu ne yaman çelişki Bu bir oyun mudur, yoksa gaflet şarkısı mı Hiç giymediğim, bir kızılın parkası mı
Gökte ay derman olamamış derdime Asırlardır bir an bile gelemedim kendime Nice kamların duası ensemden eksilmemiş Yaratan bu milleti dermansız bir dert vermiş
İliklerimde hissediyorum sebepsiz acıları Her gün duyuyorum namus âbidesi bacıları Bu ses, bu çile, bu gam nedendir Tanrım İnanır mısın, bu dünyayı kendime tamu sandım
Ulaşamadım, geldiğim Ulu Altay Dağlarına Öz yurdumun balta girmemiş güzel bağlarına Boynumda varken saf demirden zincirler Boğazımdan nasıl geçsin helal olsa da incirler
Gün yakındır, bir titreyiş kendini gösterecek Üç yüz milyon el ele verip cihanı titretecek O eller ki senelerdir kahpece kelepçeliydi Kilit tutmaz, boyun eğmez, bu millet tehlikeliydi.
Bu bir gönül davası, gönülsüzler anlamaz İdrâkı dar olanı, bu dava bağlamaz Tanrı zor sınava, eşsiz mükâfat verir Belki demirden dağlar yeniden eriyiverir!
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.