"SEN BEYAZSIN BEN KARA" isimli şiir 17.12.2018 16:54:12 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
O beni çekip çevirmek istiyor tutumlu, becerikli, evcimen her iş gelir elinden örgü örer, dikiş diker, saç keser her parmağında ayrı hüner...
Yine de biz dırlaşırız arada bir oysa ayrı gayrımız da yok mal da bir para da bir!
Her şey bir tablo yüzünden o istemiyor, ben istiyorum, anlatıyorum anlatıyorum 'Al dedi içimdeki his!' diyorum o bunalmış illâki evde değişiklik istiyor dırlaştık biraz, kızdı gitti bu yüzden üç gün geçmeden geldi geri dedim söyle nedir benim seninle yok bir derdim sevdim seni, gönül verdim ta ilk gençlik döneminden beri ilk aşkımsın benim!
Ben sordum o söyledi o sordu ben söyledim birbirimizi sabırla sonuna kadar dinledik kaç gündür zaten ruhum ufuklar kadar engin berrak su gibi dingin...
Taşkın öfkem duruldu bir inat uğruna neredeyse dağılacaktı yuva; ocak yeniden kuruldu...
Şaka şuka değil ondört yıllık evliyiz köklü bizim sevgimiz yokken bizi var ettik yok olur muyuz vardan tablodan geçerim vazgeçmem yârdan, sen benden geçti isen alır başımı çeker giderim diyardan
Dedim, 'Bütün tabloları indir!' dediğimi yaptı; tüm tabloları özenle aldı tek tek indirdi duvardan, ben yalnızca seyrettim; başka bir şey gelmedi elimden(?) çünkü seviyorum onu hem de çok derinden...
Diyeceksiniz ne iştir; - Hoşuna gitmiyorsa değiştir?!
Önce mekân; ortak mekan duvarlar sade, temiz sadece tabloların yeri değişti salonda değil artık benim odamda, bir süre de böyle deneyeceğiz arada bir dırlaşsak da biz birbirimizi terkedemeyiz...
Hayat belki de bir satranç tahtası taşları yeniden dizdik yeniden kurduk kulis, sahne, dekor her şey yerliyerinde bu bir akıl mantık oyunu en usta oyuncunun bile olabilir elbet bir gün anlık hatası kim yanlış sürerse taşlarını kaybeder; önce piyonu, sonra filler, atlar devrilir, yıkılır kaleler ne taht kalır ne saltanat oyun sonu şah - mat!
Her kim ki hatasını farkeder ezdirmeden kendini daha oyun bitmeden sahasını terk eder!
Nereden nereye geldik oysa evlilikte benim yenmek ya da yenilmek diye bir kaygım da yok benim bütün derdim eşim ile beraberlik(?) ona sevgim, saygım da çok...
Buysa dostça hayat sonuna dek güzel oynamakta onur "Oyun bitince tüm taşlar aynı torbaya konur"
Sözüm halden anlayana oyuncular da öyle belki yanyana belki ayrı ayrı fakat her ikisi de iki metre beyaz kefen boyu kadar çukur ve karanlık simsiyah kara toprağa konur...
Sen beyazsın ben kara gelene hoşgeldin gidene her yol an kara!
Şaban Aktaş 14.12.2018 - 22.11
Fotoğraf: Şaban AKTAŞ Marcus Aurelius ( M.S. 161-180- Roma imparatoru Şair ve Filozof Sagalassos antik kenti buluntusu Burdur Müzesi- TR)
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.